İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, ülkesinin nükleer tesislerine yönelik herhangi bir saldırının, İran’ın gelecekteki yönelimini derinden etkileyebileceğini söyledi.
YDH'nin haberine göre, El-Arabi el-Cedid gazetesine verdiği röportajda konuşan Arakçi, ABD’nin İran’ın Hayber Şiken füzeleriyle verdiği karşılığın ardından, arabulucular üzerinden ateşkes önerdiğini belirtti.
Arakçi, Washington’un çatışmaya doğrudan dahil olmasının, İsrail’in askeri olarak yalnız başına ayakta kalamayacağını açıkça ortaya koyduğunu savundu. Üçüncü nesil Hayber Şiken füzeleriyle verilen yanıtın kararlılığını gören ABD’nin, geri adım attığını ifade etti. “ABD, İran’ın güçlü yanıtı karşısında savaşı sürdürmenin maliyetli olacağını fark etti ve arabulucular vasıtasıyla ateşkes teklif etti” dedi.
Arakçi ayrıca, hem saldırıdan önce hem de sonrasında ABD’den çeşitli mesajlar aldıklarını, bu mesajların taraflar arasında dolaylı iletişim kanalları aracılığıyla iletildiğini ve yanıtların da aynı yollarla verildiğini söyledi. Bu tür temasların diplomatik pratikte, gerilimi tırmandırmamak ve pozisyonları netleştirmek amacıyla yapıldığını kaydetti.
İran ile Avrupa arasındaki mevcut görüşmelere dair değerlendirmede bulunan Arakçi, bu sürecin “müzakere” değil, “diyalog” olduğunu vurguladı. “Müzakereler, bir anlaşmaya varmak amacı taşır. Fakat biz şu anda Avrupa ile herhangi bir anlaşma zemini aramıyoruz. Zira onların, İran’a uygulanan yaptırımları kaldırabilecek bir kapasitesi yok” diye konuştu.
ABD’ye yönelik mesajlarının da açık olduğunu söyleyen Arakçi, Washington’un bölgeyi istikrarsızlaştırmak amacıyla üçüncü ülkelerin topraklarını güvenli alan olarak kullanamayacağını net şekilde ifade ettiklerini belirtti. “Bu konuyu geçtiğimiz pazar günü yapılan İslam İşbirliği Teşkilatı dışişleri bakanları toplantısında da dile getirdim” açıklamasında bulundu.
Arakçi, İran’ın yıllarca Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Antlaşması’na (NPT) sadık kalmaya çalıştığını ancak bu bağlılığın İran’a herhangi bir koruma sağlamadığını ve bu nedenle bölgede algının değiştiğini ifade etti. Geçmişte İran’ın bir tehdit gibi gösterilmeye çalışıldığını, ancak artık bu algının değiştiğini belirtti. “Gerçek düşmanın kim olduğu bugün çok daha net biçimde görülüyor. İsrail, bu algıyı yıllarca tersine çevirmeye çalıştı ama başarılı olamadı” dedi.