Yemen Ensarullah Hareketi lideri Seyyid Abdülmelik el-Husi, siyonist rejimin Gazze’de sürdürdüğü suçlara dikkat çekerek, Tel Aviv’in bu bölgedeki nüfusun büyük bölümünü yok etmeyi hedeflediğini söyledi.
Mehrnews'ün El-Mesira televizyonuna dayandırılan haberine göre Seyyid Abdulmelik El Husi, “Düşman Siyonist rejim her hafta tüm imkanlarını kullanarak Gazze halkını katlediyor, açlıkla yok etmeye çalışıyor. Dünya, bu rejimin taşkınlığını, cinayetlerini, kan dökmesini ve nesilleri yok edişini izliyor. Siviller, Siyonistlerin en büyük hedefi olmuş durumda ve vahşice saldırıya uğruyorlar. Bu rejim artık tüm sınırları aştı ve dizginlenemez hale geldi” dedi.
El Husi, Arap ve İslam ülkelerinin Tel Aviv’in vahşi suçlarını kabul etmesinin bir felaket olduğunu belirterek, “Siyonist rejimin tüm planları kutsallara, milletlerin kimliğine ve insan hayatına saldırı üzerine kuruludur. Gazze’ye saldırıların başından bu yana hastaneler, işgalcilerin en öncelikli hedefi oldu çünkü bu düşman insanlığa düşmandır. Şifa, Endonezya ve diğer hastanelere saldırılar devam ediyor. Doktorlar ve yardım ekipleri katlediliyor, kaçırılıyor. Dünyanın gözleri önünde yardım görevlileri ve gazeteciler bile hedef alındı” ifadelerini kullandı.
Ensarullah lideri, İsrail askerlerinin itiraflarının, Nasır hastanesine yapılan vahşi saldırının planlı bir operasyon olduğunu ortaya koyduğunu kaydetti. ABD’nin de dahil olduğu ölüm tuzaklarının, insanları yok etmeye yönelik bir taktik olarak sürdüğünü belirten El Husi, “Gıda almak için bu tuzaklara gidenler öldürülüyor. Gazze’deki tarımsal altyapının yüzde 98’i yok edildi, bu nedenle halk gıda ihtiyacını karşılayamaz hale geldi. Tel Aviv, balıkçılığı bile engelliyor. Batı uygarlığı, siyonist rejimin en büyük destekçisi ve suçlarının ortağıdır” dedi.
Açıklamasında Mescid-i Aksa ve Kudüs’teki saldırılara da değinen El Husi, “Tel Aviv geniş çaplı kazılara rağmen buranın altında bir mabedin varlığına dair tek bir kanıt bulamadı. Amaç, Mescid-i Aksa’yı yıkmaktır. Buna karşılık Filistin Yönetimi’nin işgalcilerle işbirliği yaptığını görüyoruz. Siyonistlerin hedefi, bu işbirliği modelini tüm Arap ülkelerine yaymaktır. Aynı plan Suriye ve Lübnan için de uygulanmak isteniyor” dedi.
El Husi, Netanyahu’nun Lübnan yönetiminin dayatmalara verdiği olumlu cevaplardan memnuniyet duyduğunu belirterek, “Bu açıklamalar, Netanyahu’nun ‘Büyük İsrail’ planına ilişkin sözleriyle aynı zamana denk geldi. Lübnan hükümeti ve bazı Arap rejimleri direnişi silahsızlandırmaya çalışıyor. Oysa ki siyonistler aynı ülkeleri hedef alıyor. Bu büyük bir gaflet ve ahlaki çöküştür” değerlendirmesinde bulundu.
Ensarullah lideri ayrıca, 45 yıl önce basılan İsrail paralarının üzerinde tüm Filistin, Ürdün, Lübnan, Suriye’nin üçte ikisi, Mısır’ın Nil’e kadar doğusu, Irak’ın batısı ve Hicaz’ın kuzeyi ile Medine’ye kadar olan bölgelerin işaretli olduğunu hatırlattı. El Husi, “Bugün siyonistlerin nüfuzu Şam kırsalına ve başkente kadar uzanmış durumda. Son günlerde Şam’ın kırsalındaki Beyt Cin’e girdiler. Tel Aviv, Suriye’nin su kaynaklarının peşinde. Güney Suriye su kaynaklarıyla doludur. Belki bir gün Suriye halkı, kendi nehirlerinden bir damla suyu bile yüksek bedeller ödeyerek almak zorunda kalacak. Su, halkı baskı altına almak için kullanılan bir silaha dönüşüyor. Suriye’deki yönetimlerin tavrı, Filistin Yönetimi’nin işgalcilerle işbirliğiyle aynı çizgide” diye konuştu.
Son olarak Yemen’in füze gücüne değinen El Husi, “Yemen’in füze birimi, düşmanı kaygılandıran özel bir başarıya imza attı. Filistin-2 füzesi için çok başlıklı savaş başlıkları üretildi. Bu başlıklar birden fazla savaş yüküne ayrılabiliyor. Bu, büyük bir kazanımdır. Siyonist rejimin Yemen’e saldırısı başarısızlığa uğradı” dedi.
www.kudusgunu.com
