Siyonist İsrail Başbakanı katil Benyamin Netanyahu, beş ay aradan sonra düzenlediği basın toplantısında, Gazze savaşının sona ermesi için koşullarını sıraladı.
YDH'nin haberine göre, katil Netanyahu, savaşın bitmesi için öncelikli şartın, eski ABD Başkanı Donald Trump’ın Gazze'deki sivillerin tehcirini öngören planının hayata geçirilmesi olduğunu vurguladı.
Netanyahu, Trump’ın söz konusu planını “parlak” ve “Orta Doğu’nun kaderini değiştirebilecek güçte” olarak nitelendirdi. Bu çerçevede Gazze’ye dair net hedefleri olduğunu ifade eden Netanyahu, savaşın sonunda bölgenin tamamen İsrail’in güvenlik kontrolü altında olması gerektiğini savundu.
Savaşın Sona Ermesi İçin Beş Şart
Netanyahu’nun açıklamasına göre İsrail’in hedefleri arasında Hamas’ın etkisiz hale getirilmesi, tüm esirlerin serbest bırakılması ve Gazze’nin gelecekte İsrail için bir tehdit unsuru olmaktan çıkarılması yer alıyor. Savaşın sona ermesi için sıraladığı şartlar ise şu şekilde:
-
Tüm esirlerin serbest bırakılması
-
Hamas’ın silah bırakması ve iktidardan çekilmesi
-
Hamas liderliğinin Gazze'den sürgün edilmesi
-
Gazze'nin tamamen silahsızlandırılması
-
Trump’ın tehcir planının uygulanması
Netanyahu, bu şartların sağlanması halinde yalnızca geçici bir ateşkese açık olabileceklerini, ancak bunun kalıcı bir barış anlamına gelmediğini belirtti.
“Gazze’de Yeni Bir Gelecek Kuracağız”
İsrail'in Gazze'deki askeri operasyonlarının planlı ve kararlı şekilde ilerlediğini dile getiren Netanyahu, “Kazanacağız ve bu, bir buçuk yıl sürmeyecek. Sonuca ulaşacağız ve Gazze’de farklı bir gelecek inşa edeceğiz” dedi.
Netanyahu ayrıca, Katar’ın İsrail için dost bir ülke olmadığını söyledi. Katar’ın Hamas’a mali destek sağladığını, bu desteklerin ise Şin Bet ve Mossad'ın önerisiyle gerçekleştiğini iddia etti. İsrail hükümetinin, Katar’ı “terörü destekleyen ülke” ilan etmeye yönelik bir yasa tasarısını gündeme aldığını da aktardı.
7 Ekim ve Tartışmalı Açıklamalar
Times of Israel’in haberine göre Netanyahu, Hamas’ın 7 Ekim saldırılarına ilişkin “parmak arası terlik giyen militanlar ve AK-47’lerle yapılan saldırılar” ifadesini kullandı. Ancak yayın organı, saldırıya katılan binlerce Hamas mensubunun aslında iyi organize olmuş ve ağır silahlarla donatılmış olduğuna dikkat çekti.
Netanyahu, 7 Ekim’de yaşanan istihbarat ve güvenlik zaaflarının araştırılması gerektiğini kabul etti. Ancak şu an için bir soruşturma komisyonu kurulmasının zamanlamasının uygun olmadığını savundu. Ayrıca Kibbutz Ein HaShlosha’nın saldırıya uğramadığını iddia etti. Ancak kibbutz sakinleri bu iddiayı yalanlayarak, dört kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı.
ABD ve Avrupa’ya Mesajlar
Netanyahu, son günlerde Trump ve ABD Başkan Yardımcısı JD Vance ile gerçekleştirdiği görüşmelere atıfta bulunarak, “ABD’nin İsrail’e olan mutlak desteğini” dile getirdi. Arap ülkeleriyle ilişkilerin geliştirilmesinin, “İbrahim Anlaşmaları”nın genişletilmesine katkı sağlayacağını ifade etti.
Avrupa ülkelerinin Gazze’deki savaşa son verilmesi ve insani yardımların artırılması yönündeki çağrılarını ise reddeden Netanyahu, İsrail’in güvenlik politikalarının “Avrupa’dan etkilenmeyeceğini” söyledi. Avrupa ülkelerinin Filistin devletini tanıma yönündeki eğilimini ise “teröre ödül” olarak değerlendirdi.
Muhalefetten Sert Tepki
Netanyahu’nun açıklamalarına muhalefet cephesinden de tepki geldi. Eski Genelkurmay Başkan Yardımcısı ve Demokratlar Partisi lideri Yair Golan, İsrail’in Filistinli çocukları “spor olsun diye öldürdüğü” yönündeki sözlerine Netanyahu’nun “korkunç” tepkisini eleştirdi. Golan, saldırının sorumluluğunu hükümetin söyleminde aramak gerektiğini savundu.
Ana muhalefet lideri Yair Lapid ise Netanyahu’nun savaş sonrası “vizyonunun”, Gazze üzerinde uzun yıllar sürecek bir askeri yönetimi meşrulaştırmak anlamına geldiğini belirtti. Lapid, Netanyahu’nun ABD yönetimiyle tam uyum içinde olduğu yönündeki açıklamalarını da “gerçek dışı” olarak nitelendirdi ve Trump’ın desteğini kaybettiğini öne sürdü.
