DİRENİŞ CEPHESİ'NİN FÜZE VE İHA GÜCÜ (ANALİZ)

Bölgedeki stratejik boğazlar, İran ve bölgedeki müttefiklerinin entegre füze ve insansız hava aracı (İHA) ağının menzili içinde bulunuyor. 

Görüntülenme: 828 Tarih: 21 Ocak 2023 12:06
DİRENİŞ CEPHESİ'NİN FÜZE VE İHA GÜCÜ (ANALİZ)

2 Ocak'ta İslam Devrim Muhafızları Genel Komutanı Tümgeneral Hüseyin Selami, Dışişleri Bakanlığı'nda düzenlenen Şehit General Kasım Süleymani'yi anma töreninde yaptığı konuşmada İran İslam Cumhuriyeti'nin savunma gücüne atıfta bulunarak; "Yapay zeka teknolojisiyle donatılan ve uzaktaki okyanusların her noktasına uçarak stratejik öneme sahip noktaları etkileyecek güce sahip insansız hava araçlarımız var. Elbette ki kimseyi tehdit etmiyoruz ancak ulusal çıkarlarımızı savunacağız." dedi.

Geçtiğimiz sene Tümgeneral Selami, Devrim Muhafızları Ordusunun 7000 km menzile sahip insansız hava araçları geliştirdiğini açıklamıştı.

Devrim Muhafızları Ordusu İHA'ları için 7000 kilometrelik menzil bölgede Amerikan güçlerine meydan okumak anlamına gelir.

Tümgeneral Selami konuşmalarını İran Silahlı Kuvvetlerinin İHA gücünün hızla arttığı süreçte yapmıştır. Bu alandaki ihtiyaçlarını karşılamanın yanı sıra bölge genelindeki direniş güçlerini her türlü silah ve İHA ile donatan İran İslam Cumhuriyeti, bölgedeki müttefikleri arasında entegre bir İHA ağı oluşturmuştur.

Direniş Cephesi’nin entegre ağı, ABD ve bölgedeki müttefikleri için ana sorunlardan biri haline geldi.

Amerikalıların itiraflarına göre, bu ağın insansız hava araçlarının sayısız operasyonu nedeniyle ABD'nin bölgedeki hava üstünlüğünü kaybetmesine yol açmıştır.

Yemen savaşı sırasında ABD'nin Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) gibi müttefikleri ve aynı zamanda Lübnan Hizbullah Hareketi ve Filistinli direniş gruplarıyla karşı karşıya gelen Siyonist İsrail, hayati öneme sahip kaynaklarını savunamaz hale geldiği için Direniş Cephesinin talepleri karşısında geri çekilmek zorunda kaldılar.

Öte yandan İran İslam Cumhuriyeti'nin son yıllarda direniş gruplarını başta gemisavar füzeler olmak üzere her türlü seyir ve balistik füzelerle donatarak Batı Asya bölgesindeki stratejik derinliğini güçlendirmeye çalıştığı görülmektedir.
Bölge haritasına bakıldığında, İran'ın müttefiklerini füzeler, insansız hava araçları ve diğer silahlarla donatma çabalarının boşuna olmadığını ve dünyanın en önemli stratejik deniz ticaret yollarının İran ve müttefiklerinin çevresinde bulunduğunu görebiliriz. Dünyanın büyük orandaki enerji ve ticaretin yapıldığı su yollarının güvenli olup olmadığı, küresel ticareti ciddi şekilde etkileyebilir.

Artık stratejik boğazlar, İran ve bölgedeki müttefiklerinin entegre füze ve İHA ağının menzili içinde bulunuyor.
Bu nedenle İran İslam Cumhuriyeti, müttefiklerinin yardımıyla Hürmüz Boğazı'ndan Babü'l-Mendeb Boğazı ve Süveyş Kanalı'na kadar etkin güce sahiptir ve ulusal çıkarları ile müttefiklerine yapılan herhangi bir tehdide karşılık vermek için bu kapasiteyi kullanabilir.

İran Ordusu'nun geçtiğimiz günlerde düzenlenen geniş kapsamlı Zülfikar 1401 tatbikatında bu gücünün bir kısmını gösterdi. Bu askeri tatbikatta işgal altındaki toprakların güneyindeki Eylat limanının temsili maketi Araş intihar insansız hava araçlarıyla hedef alındı.

Daha önce İran Devrim Muhafızları Ordusu tarafından ülkenin güneyinde düzenlenen "Büyük Peygamber (s.a.v) 17" adlı askeri tatbikatta Siyonist İsrail'in Dimona Nükleer Tesisi'nin temsili maketi 16 balistik füze ve 5 insansız hava aracı (İHA) ile vuruldu.

Bu girişimleriyle Batı Asya'nın önemli bölgesindeki gücünü ve nüfuzunu artıran İran’ın dünyanın en önemli su yollarını da etkileyebilecek gibi görünüyor.
Daha önce Yemen savaşı sırasında Suudi Arabistan’a ait savaş gemisinin Yemen halk güçleri tarafından hedef alınması ve 2006’da Lübnan’da yaşanan çatışmada İsrail'e ait savaş gemisi Sair'in Hizbullahı tarafından vurulması direnişin etkisini göstermiştir. 

Şimdi birkaç yıl sonra, daha gelişmiş silahlara sahip olan direniş sahadaki gücünü gösterebilir.

tesnim

Yorumlar