Ziyad Bahis, dini siyonizmin gerçek zaferin Mescid-i Aksa’da kazanılacağına inandığını, Aksa’nın kontrolünün ele geçirilmesinin daha sonra Batı Şeria, Gazze ve Filistin topraklarının geri kalanına da yansıtılacağını savundu.
Kudüs işleri uzmanı araştırmacı Ziyad Bahis, Mescid-i Aksa’da bugün yaşanan kazı çalışmaları, Yahudi kimliğini dayatma girişimleri ve mekânsal-zamansal bölme çabalarının, Aksa’yı tamamen ortadan kaldırmayı ve onun yerine iddia edilen “Tapınak”ı inşa etmeyi hedefleyen daha geniş bir yerleşim projesinin yalnızca “ara bir safhası” olduğunu söyledi.
Aksa'yı Yahudileştirme Planı 3 Aşamada Yürüyor
Bahis, Şehab Haber Ajansı’na verdiği demeçte, “İsrail işgali Mescid-i Aksa’yı Filistin davasındaki nihai karar kapısı olarak görüyor” dedi ve dini siyonizmin Aksa üzerinde tam kontrolü, Kudüs’ün artık ‘Uruşalim’ olduğunun ve Filistin’in sonsuza dek İsrail’e dönüştüğünün pekiştirilmesi adımı olarak gördüğünü belirtti.
Bahis, Aksa’nın Yahudileştirilmesi planının üç aşama veya kapsam halinde ilerlediğini aktardı: Birinci kapsam yeraltı; 180 yıldır yürütülen düzenli kazılar yoluyla; bu çalışmaların şu anda Aksa çevresini, Tevrat anlatısını destekleyecek tüneller ağına dönüştürmeyi ve mekânın İslami ve tarihsel kimliğini görünmez kılmayı hedeflediğini söyledi.
Mescidin Doğu Avlusu Sinagog'a Dönüştürülüyor
İkinci kapsam ise yerüstü; işgal güçlerinin Mescid-i Aksa’da zamansal ve mekânsal bir bölünmeyi dayatmaya çalıştığını, yerleşimcilerin belirli zamanlarda girişlerine izin verilip Müslüman cemaatlerin Yahudi bayramları sırasında girişinin engellendiğini, aynı şekilde mescidin doğu avlularının günlük Tevrat ibadetlerinin yapıldığı ilan edilmemiş bir sinagoga dönüştürülmeye çalışıldığını vurguladı.
Bahis, en büyük tehlikenin Mescid-i Aksa’nın güneybatı bölgesinde olduğunu; burayı “çökme tehdidi en yüksek” alan olarak niteleyerek, kazıların çevre toprakları boşaltıp Emevi ve Roma dönemlerine ait eski temelleri zayıflattığını söyledi. “Herhangi küçük bir deprem ya da yoğun yağmur bu bölümün çökmesine yol açabilir” dedi.
Mesci-i Aksa'yı Tevratçı Bir Tapınak Haline Getirmek İstiyorlar
Üçüncü kapsamda ise Bahis, işgalci İsrail'in Aksa’yı “Tevratın Ateşi Müzesi” ve “Tapınak Enstitüsü” gibi yeni Yahudileştirici unsurlarla çevreleyerek, mescidin “kutsal bir Yahudi şehrinin” merkezinde olduğu imajını yerleştirmeye çalıştığını ve bu tedbirlerin Mescid’in İslami kimliğini ortadan kaldırıp onu tamamen Tevratçı bir tapınak haline getirmeyi amaçladığını söyledi.
Bahis, dini siyonizmin gerçek zaferin Mescid-i Aksa’da kazanılacağına inandığını, Aksa’nın kontrolünün ele geçirilmesinin daha sonra Batı Şeria, Gazze ve Filistin topraklarının geri kalanına da yansıtılacağını savundu. İşgalin, mescidin içinde çoğu Tevrat ritüelini dayattıktan sonra fiziksel olarak Tapınak’ın kurulmasına yönelik altyapı aşamasına fiilen geçtiğini; geriye sadece Tevrat ruloları ve sandukaları ile kurban aletleri gibi tam dini gereçlerin yerleştirilmesinin kaldığını ifade etti.
Bahis, bir sonraki çatışmanın kapısının Mescid-i Aksa’dan açılacağı uyarısında bulunarak, tarihsel olarak Aksa’ya yönelik saldırıların her zaman Filistin devrimleri ve ayaklanmalarının kıvılcımı olduğunu vurguladı. “İşgalciler Gazze’yi etkisizleştirdiklerini, Batı Şeria üzerindeki kontrolü sağladıklarını sanıyor olabilir, fakat Mescid-i Aksa bütün İslam ümmetini harekete geçiren kıvılcım olmaya devam edecek” dedi.
www.kudusgunu.com