İran’daki İslami Cihad Hareketi Temsilcisi Nasır Ebu Şerif, ABD eski Başkanı Donald Trump’ın Gazze savaşı sonrasında gündeme getirdiği ateşkes planının, İsrail’i yaşadığı krizden kurtarma girişimi olduğunu söyledi.
Nasır Ebu Şerif’e göre, Filistin halkının sarsılmaz direnişi, bölgesel dayanışma ve dünya genelinde artan bilinçlenme, ateşkesin korunmasının en güçlü güvencelerini oluşturuyor.
Tesnim'in haberine göre, Trump’ın önerdiği planın açıklanmasıyla birlikte, Gazze’deki ateşkesin geleceği, bu sürecin nasıl kalıcı hale getirileceği ve Trump’ı böyle bir adım atmaya iten nedenler uluslararası kamuoyunda geniş yankı buldu. Bu tartışmaların gölgesinde, Tahran’da düzenlenen “İslami Uyanış Uzmanlar Toplantısı” sırasında, İslami Cihad Hareketi’nin İran Temsilcisi Ebu Şerif, muhabirimize özel değerlendirmelerde bulundu.
Ebu Şerif, konuşmasının başında Trump’ın planını hedef alarak, bu girişimin asıl amacının Siyonist esirlerin serbest bırakılması olduğunu belirtti. Şöyle konuştu: “ABD Başkanı Donald Trump ve İsrail Başbakanı Netanyahu’nun planı tamamen işgal rejiminin çıkarlarını korumaya yöneliktir. Trump, işgal zindanlarında yıllardır tutulan 11 bin Filistinli mahkûmdan tek bir kelimeyle bile söz etmedi. Aksine, her gün yeni Filistinliler tutuklanmaya devam ediyor.”
Ebu Şerif, Trump’ın ikinci hedefinin, İsrail’i iki yıldır süren savaşın ardından içine düştüğü siyasi ve toplumsal krizden çıkarmak olduğunu dile getirdi. “Görünüşte bazı taktiksel kazanımlar elde etmiş olsalar da, gerçekte İsrail bu savaşın kaybeden tarafıdır,” dedi.
İslami Cihad temsilcisi, İsrail’in uluslararası alanda giderek yalnızlaştığına dikkat çekerek, “Bugün İsrail dünya kamuoyu önünde nefret edilen bir rejim haline gelmiştir. Meşruiyetini yitirmiş, ahlaki değerlerini kaybetmiş ve iç yapısında siyasi, askeri, ekonomik ve güvenlik alanlarında ciddi çöküş yaşamaktadır,” ifadelerini kullandı.
Ebu Şerif’e göre Trump’ın planı, İsrail’i bu çöküşten kurtarma amacı taşımaktadır. “Gazze’deki önceki planı, etnik temizlik ve nüfusun sürülmesi üzerine kuruluydu. Ancak Filistin halkının sarsılmaz direnişi, bölgesel dayanışma ve dünyada yükselen vicdani farkındalık bu denklemi değiştirdi. Bugün Gazze’deki ateşkesin sürdürülmesini sağlayacak en önemli güvence, işte bu direnişin kendisidir,” dedi.
Ebu Şerif, küresel kamuoyunun da artık Gazze’de kalıcı barış talep ettiğini belirterek, “Dünya halkları bugün Gazze’deki suçların ve soykırımın sona ermesini istiyor. Bu küresel baskı, ateşkesin en sağlam teminatıdır,” değerlendirmesinde bulundu.
Röportajın sonunda, ateşkes anlaşmasının temel başlıklarına değinen Ebu Şerif, “Gazze’de ateşkesin sağlanması, İsrail saldırılarının tamamen durdurulması, esir değişimi, bölgenin yeniden inşası ve insani yardımların ulaştırılması, bu sürecin ana hedefleridir. Allah’ın izniyle, bu adımlar diplomatik yollarla aşamalı biçimde hayata geçirilecektir,” ifadelerini kullandı.
Tesnim Haber Ajansı’nın aktardığına göre, “İslami Uyanış Uzmanlar Toplantısı: Filistin Direnişindeki Son Gelişmelerin Değerlendirilmesi” başlıklı oturum, 11 Ekim Cumartesi günü Tahran’da, İslami Uyanış Dünya Meclisi üyeleri ile uluslararası konukların katılımıyla gerçekleştirildi. Toplantıya, İslami Uyanış Meclisi Genel Sekreter Yardımcısı Ayetullah Ahtari, İslami Cihad Hareketi Temsilcisi Nasır Ebu Şerif, İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Mehdi Şuşteri ve İran’ın eski Irak Büyükelçisi Hasan Kazımi Kumi katıldı.