Seyyid Hasan Nasrallah bereketli ömrü boyunca, Lübnan'ın ve İslam Ümmetinin izzeti ve onuru için her türlü fedakarlığı yaparak 'Ümmetin Şehidi' ünvanını alan büyük bir İslam alimi ve komutanıdır.
Bismi Rabbi Şuheda
Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah'ın şehadetinin üzerinden tam bir yıl geçti. Bu yazıyı onun kabrinin başında yazdım. Seyyid'in 1. şehadet yıl dönümü merasimine katılmak da nasip oldu. Tıpkı teşyi merasiminde olduğu gibi, şehadetinin 1. seneyi devriyesindeki merasim de dünyanın değişik ülkelerinden gelen Müslümanların ve yine Lübnan'ın farklı din ve mezhep mensuplarından halkın katılımıyla görkemli bir şekilde gerçekleşti. Seyyid Hasan Nasrallah Lübnan'da ve İslam dünyasında 'Ümmetin Şehidi' olarak anılıyor. Kendisi özellikle Hizbullah genel sekreterliğine geldiği günden bu yana İslam dünyasına, İslam ümmetine yaptığı hizmetlerle gerçekten bu ünvanı almaya hak kazanmış bir lider.
Çünkü O, herkesin değişik bahanelerle elini taşın altına koymaktan çekindiği kritik bir dönemde İslam ümmetinin birincil davası olan Filistin'e, Kudüs'e ve Mescid-i Aksa'ya sahip çıkma yolunda Aksa Tufanı savaşına katılarak canını cömert bir şekilde bu kutsal davaya takdim etti. Filistinli direniş gruplarının hem onun sağlığında hem de şehadetinden sonra defalarca belirttikleri gibi, şehit Nasrallah hiçbir yerden emir veya teklif gelmeden 8 Ekim tarihinde yani Aksa Tufanı operasyonu başladıktan bir gün sonra bu kutsal savaşa her yönüyle dahil oldu ve üzerine düşeni hakkıyla yaptı.
Nasrallah liderliğindeki Hizbullah, 2000 ve 2006 yıllarındaki savaşlarda da siyonist İsrail'in burnunu yere sürterek Lübnan'a ve İslam ümmetine zaferler kazandırmıştı.
Seyyid Hasan Nasrullah, 90'lı yılların başındaki Bosna Savaşı'nda da üzerine düşeni yapmış, Bosnalı kardeşlerimize askeri eğitim vermek ve Bosna cephesinde savaşmak için Hizbullah'ın en seçkin komutanlarını Bosna'ya göndermişti.
Yine Suudi Amerika önderliğindeki emperyalist güçlerin Yemen'e saldırısında Nasrallah, Ensarullah'ın imdadına bir Hızır gibi yetişmiş, seçkin komutanlarını Yemen'e göndererek vazifesini yerine getirmişti.
Nasrallah, Irak'ta IŞİD'in birçok şehri kontrolü altına almasının ardından Şehit Kasım Süleymani'nin talebi üzerine yine en seçkin güçlerini Irak'a göndermiş ve IŞİD'in önünün alınmasında önemli bir rol oynamıştır.
Nasrallah, Suriye'de de derin siyasi basireti ile Esat yönetiminin büyük şeytan Amerika, siyonist İsrail, Avrupa ülkeleri ve bölgedeki işbirlikçi rejimler eliyle tekfirci güçler tarafından devrilmesini önlemek için bu bölgeye güçlerini göndermiş ve Suriye'nin düşmesini geciktirmiştir. Bugün gelinen noktada, Esat yönetiminin devrilmesinin ardından Colani liderliğindeki HTŞ'nin siyonist rejim karşısındaki teslimiyeti Nasrallah’ın haklılığını ortaya çıkarmıştır.
Seyyid Hasan Nasrallah bereketli ömrü boyunca, Lübnan'ın ve İslam Ümmetinin izzeti ve onuru için her türlü fedakarlığı yaparak 'Ümmetin Şehidi' ünvanını alan büyük bir İslam alimi ve komutanıdır. Ruhu şad ve kutlu yolu daim olsun inşallah.
Kemal Kemahlı