Filistin direniş hareketleri, Aksa Tufanı Operasyonu’nun ikinci yıldönümünde yayımladıkları ortak bildiride, siyonist İsrail’e karşı mücadelenin tek meşru yolunun direniş olduğunu vurguladı.
YDH'nin haberine göre, örgütler, bu mücadelenin kuşaktan kuşağa süreceğini ve direniş silahının hiçbir koşulda terk edilmeyeceğini belirtti.
Bildiride, Filistin halkının elindeki silahın kimse tarafından bırakılmaya zorlanamayacağı ve buna hiçbir şekilde izin verilmeyeceği ifade edildi. Direnişin meşruiyetinin uluslararası yasalar ve sözleşmelerle güvence altına alındığı hatırlatılarak, bu silahın Filistin halkının özgürlüğe ve haklarına kavuşuncaya kadar korunacağı vurgulandı.
Açıklamada, Aksa Tufanı Operasyonu’nun, Siyonist işgalin Filistin davasını tasfiye etmeye dönük planlarına karşı doğal bir tepki olarak ortaya çıktığı kaydedildi. Operasyonun, İsrail’in yürüttüğü yalan ve kara propaganda kampanyalarını çökerttiği ve işgalcinin ilan ettiği hedeflerde başarısızlığa uğradığı belirtildi.
Filistin Direniş grupları, Gazze halkının yazdığı kahramanlık destanıyla gurur duyduklarını ifade ederek, bu direnişin Siyonist düşmanın bütün planlarını boşa çıkaran sarsılmaz bir irade sembolü haline geldiğini dile getirdi.
Bildiride ayrıca, Arap ve İslam halklarına çağrıda bulunularak, başkentlerde ve şehirlerde sokaklara çıkıp Filistin direnişine destek vermeleri, Filistin halkının yanında durmaları ve İsrail’in işlediği katliam ile soykırım suçlarına karşı ses yükseltmeleri istendi.
Son bölümde, Yemen, Lübnan, Irak ve İran’daki destek cephelerine selam gönderildi. Direniş grupları, tüm cephelerde hayatını kaybeden şehitleri, direnişin planlayıcılarını ve Aksa Tufanı Operasyonu’nun öncü komutanlarını rahmetle andı.
