Kudüs Valiliği, İsrail’in uzun süredir askıya alınan “E1” yerleşim projesini yeniden hayata geçirme kararını sert bir dille eleştirdi.
Kudüs Valiliği'ne göre bu plan, Kudüs’ün çevresindeki Filistin topraklarını daraltmayı, şehrin ulusal kimliğini dönüştürmeyi ve geniş çaplı Yahudileştirme politikalarını hızlandırmayı hedefliyor. Proje kapsamında Kudüs ile Maali Edumim arasına 3 bin 412 yeni konut inşa edilmesi öngörülüyor.
YDH'nin Snd News Agency’den aktardığına göre, perşembe günü yayımlanan açıklamada Kudüs Valiliği, bu adımın Batı Şeria’nın kuzeyi ile güneyini birbirinden koparacağını, Kudüs’ü Arap dünyasından izole edeceğini ve Filistin devletinin oluşmadan önce hayati damarlarını keseceğini belirtti. Açıklama, planların ilanını “Filistin toprakları ve kimliğine karşı açılmış kapsamlı bir savaş” olarak nitelendirdi.
Valilik, İsrail hükümetinin attığı bu adımların uluslararası hukuk ve BM Güvenlik Konseyi’nin özellikle 2334 sayılı, yerleşimleri yasa dışı sayan kararıyla açıkça çeliştiğini ve savaş suçu kapsamına girdiğini ifade etti. Ayrıca planların, Han el-Ahmar ve çevresindeki Bedevi yerleşimlerinin zorla tahliyesine yol açabileceği uyarısında bulunuldu. Bu bağlamda “yakılmış toprak” politikasının, yıkım, el koyma ve arazi düzenleme gibi uygulamalarla geri dönüşü imkânsız bir yerleşim gerçekliği oluşturmayı amaçladığı vurgulandı.
Açıklamada, “Hayatın Dokusu” adı verilen yol projesinin, E1 bölgesinde yaşayan Filistinlilerin hareket alanını daraltan bir kolonileştirme mekanizmasının parçası olduğu belirtildi. Cebel el-Meşarif üzerine inşa edilmesi planlanan yerleşim parkının ise Kudüs’teki mevcut yerleşimleri E1 bölgesine bağlamayı hedeflediği aktarıldı. Bu durumun et-Tur ve el-İseviye mahallelerini sıkıştırarak doğal büyümelerini engelleyeceği ifade edildi.
Valilik, Maali Edumim’de onaylanan planların detaylarını şu şekilde paylaştı:
Plan 420/1/7/59/1: 1.120 konut ile kamu ve ticari tesisler; toplam alan 1.330,5 dönüm.
Plan 420/1/7/59/2: 944 konut ile kamu ve ticari tesisler; toplam alan 680,241 dönüm.
Plan 420/1/7/59/3: 1.108 konut ile kamu, ticari ve sanayi tesisleri; toplam alan 476,652 dönüm.
Ayrıca, İsrail güçlerinin son günlerde el-Azariya ve çevresindeki Bedevi yerleşimlerine çok sayıda yıkım emri gönderdiği, bunun “Büyük Kudüs” planının hayata geçirilmesi için bir hazırlık olduğu kaydedildi. Bu plan, işgal altındaki Kudüs belediye sınırlarını doğuda Eriha’ya, güneyde Beytüllahim’e kadar genişleterek 1967’den bu yana görülen en büyük ilhak operasyonunu gerçekleştirmeyi amaçlıyor.
Kudüs Valiliği, uluslararası sessizliğin İsrail’in yerleşim politikalarına dolaylı destek anlamına geldiğini belirterek, Birleşmiş Milletler, Uluslararası Ceza Mahkemesi ve insan hakları örgütlerini acilen harekete geçmeye, genişleme projelerini durdurmaya ve işgal devletine yaptırım uygulamaya çağırdı. Valilik, bu yerleşim planlarının Kudüs’ün ulusal kimliğini değiştirmeyi, Arap ve İslami-Hristiyan varlığını silmeyi, Filistin devletinin coğrafi bütünlüğünü parçalamayı ve İsrail egemenliğini zorla dayatmayı amaçladığını; bunun da Kudüs ve çevresindeki Filistinliler için bir etnik temizlik projesi anlamına geldiğini vurguladı.
