Siyonist İsrail'in Gazze'deki katliamlarını genişletme sürecinde, yedek askerlerin yeniden göreve çağrılmasıyla birlikte, askerlerin ruh sağlığına dair endişeler artıyor.
Tel Aviv Üniversitesi'nde yürütülen bir araştırmaya göre, Gazze'de görev yapan yedek askerlerin yaklaşık %12'si, şiddetli travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) belirtileri gösteriyor ve bu durum, onların yeniden göreve dönmelerini engelliyor. Ayrıca, benzer oranda asker, klinik TSSB tanısı almasa da, psikolojik sıkıntılar nedeniyle hizmete dönme motivasyonlarının ve kapasitelerinin etkilendiğini belirtiyor.
YDH'nin haberine göre, araştırma, Mart 2019'da düzenli hizmete katılan piyade askerleri üzerinde beş yıl boyunca yapılan takiplerle gerçekleştirildi. Bu süreçte, 7 Ekim'de başlayan Gazze operasyonunun askerlerin ruhsal durumunu olumsuz etkilediği tespit edildi. Savaşın başında yedek askerlerin %100'ü çağrılara yanıt verirken, bu oran %75–80'e düştü. Bu düşüşün nedenleri arasında maddi ve mesleki yük, aile hayatındaki zorluklar, liderliğe duyulan güvensizlik, askeri yükün eşitsiz dağılması nedeniyle oluşan öfke ve savaşın süregelmesiyle hedeflerine dair belirsizliklerin yarattığı motivasyon kaybı yer alıyor.
İsrail Travma ve Dayanıklılık Merkezi (NATAL), savaşın başlangıcından bu yana yaklaşık 6.000 yedek askeri tedavi etti ve şu anda yaklaşık 2.500 askerle çalışıyor. Anma Haftası boyunca merkezin yardım hattına yapılan başvurularda %100'ün üzerinde bir artış oldu; arayanların %60'ı terhis edilmiş ya da yedek askerdi. NATAL'ın klinik biriminin başkanı Irit Aloni, mevcut yedek çağrısının da yardım hattına yoğun başvurulara neden olduğunu belirtiyor. Aloni'ye göre, birçok asker önceki görevlerinden sonra toparlanmak için yeterli zamana sahip değil.
Bu gelişmeler, ırkçı İsrail ordusunun yedek askerlerin ruh sağlığına yönelik daha kapsamlı destek mekanizmaları oluşturması gerektiğini ortaya koyuyor. Uzmanlar, askerlerin psikolojik iyileşme süreçlerinin tamamlanmadan yeniden göreve çağrılmasının, hem bireysel hem de operasyonel düzeyde riskler taşıdığını vurguluyor.