YDH'nin haberine göre, Ensarullah Hareketi lideri Seyyid Abdülmelik El-Husi, yaptığı son konuşmada ABD’nin Yemen’e yönelik askeri operasyonlarının hedefine ulaşamadığını ve bu saldırıların hareketin direniş gücünü daha da pekiştirdiğini vurguladı.

El-Husi’nin açıklamasına göre Yemen Silahlı Kuvvetleri, nisan ayında toplamda 78 operasyon gerçekleştirdi. Bu operasyonlarda toplam 171 füze ve insansız hava aracı (İHA) kullanıldı; bunlar arasında balistik, güdümlü ve hipersonik füzeler de yer aldı.

Lider Husi, bu harekâtların 33’ünün özellikle ABD uçak gemisi Truman ve ona eşlik eden savaş gemilerini hedef aldığını belirtti. Söz konusu saldırılarda 122 füze ve İHA kullanıldığını aktaran el-Husi, bu eylemlerin Truman’ın Kızıldeniz’deki etkisini neredeyse ortadan kaldırdığını ve ABD’yi yeni bir uçak gemisi bölgeye göndermek zorunda bıraktığını söyledi.

El-Husi, Truman’ın artık yalnızca savunma pozisyonunda olduğunu dile getirerek, ABD’nin İsrail’e ait deniz taşımacılığını güvence altına alma çabalarının başarısız olduğunu ifade etti.

ABD’nin yeni bir uçak gemisi konuşlandırmasının, Truman’ın yetersiz kaldığının bir göstergesi olduğunu savunan el-Husi, ABD’ye ait dört farklı askeri unsurun –istihbarat, yakıt ikmali ve savaş uçaklarının– Kudüs füzeleriyle hedef alındığını kaydetti.

Ayrıca, ABD’ye ait görünmez (hayalet) uçaklara yönelik 11’den fazla müdahale gerçekleştirildiğini ve bu operasyonların pek çok girişimi etkisiz hale getirdiğini de ekledi.

El-Husi, işgal altındaki Filistin topraklarına yönelik olarak 30 füze ve İHA ile toplam 26 saldırı düzenlendiğini belirtti. ABD’nin Yemen’e yönelik saldırılarının ise Ensarullah’ın savunma kapasitesini artırdığına dikkat çekti ve Yemen’in Filistin halkına verdiği desteğin dünya nezdinde meşru bir duruş olarak kabul gördüğünü dile getirdi.

"ABD ne kadar büyük bir saldırı yürütürse, bizim zaferimiz de o oranda daha büyük, kapsamlı ve etkili olacaktır," diyen el-Husi, ABD’nin bu ay Yemen’in farklı bölgelerine 900'den fazla hava saldırısı düzenlemesine rağmen hedeflerine ulaşamadığını da vurguladı.

Lübnan Üzerindeki İsrail Baskısı

Konuşmasında Lübnan’daki duruma da değinen el-Husi, İsrail’in bu ülke üzerindeki kontrolünü artırma niyeti taşıdığını belirtti. İsrail’in, Litani Nehri’ni ele geçirmeyi hedeflediğini ve bu durumun açık bir tehdit olduğunu ifade eden Ensarullah lideri, İsrail’in saldırgan tutumunun ciddi bir tehlike yarattığına dikkat çekti.

El-Husi, Hizbullah’ın bu bağlamda Lübnan’ın savunmasında merkezi bir rol üstlenmesi gerektiğini vurgulayarak, direnişin kaybedilmesinin ülkenin işgali ve bağımsızlığının yitirilmesi anlamına gelebileceği uyarısında bulundu.

Lübnan’ın önceliğinin, işgal altındaki topraklardan İsrail’in çıkarılması, saldırıların sonlandırılması ve güneydeki yıkımın yeniden inşası olması gerektiğini dile getiren el-Husi, direnişin silahsızlandırılması yönündeki taleplerin İsrail’in çıkarlarına hizmet ettiğini belirterek bu tür yaklaşımlara karşı uyarıda bulundu.

Filistin’e Destek ve Refah Uyarısı

Gazze’ye yönelik saldırıların yoğunlaşmasına da değinen el-Husi, İsrail’in Refah şehrini tümüyle işgal etmeye yönelik planlarının, yalnızca Gazze’yi değil, Mısır’ın ulusal güvenliğini de tehdit ettiğini söyledi. Bu girişimin, İsrail-Mısır anlaşmasının doğrudan ihlali anlamına geldiğini belirtti.

Esir değişimi konusunda ise İsrail’in isteksizliğini eleştiren el-Husi, Tel Aviv yönetiminin mevcut anlaşmaları dikkate almaksızın esirleri serbest bırakma çağrılarıyla Filistinlilere baskı yaptığını savundu. İsrail’in, ABD ile birlikte bu konuyu manipüle etmeye çalıştığını dile getirerek, bunun bir tür şantaj olduğunu ifade etti.