Savaşın üzerinden 7 ay geçmesiyle birlikte Gazze yanlısı cephelerin stratejisinde önemli bir değişikliğe ve operasyonlarının tamamen ileri bir aşamaya girmesiyle eş zamanlı olarak işgal rejimi medyası tarafından yayımlanan analiz ve raporlar, Siyonist rejimin çeşitli direniş gruplarına karşı durumu hakkında çeşitli direniş cephelerinin Aks Tufanı savaşına girmesinin sonuçlarıyla ilgili derin endişesini ifade ediyor.
Nasrallah işgal altındaki Filistin'in kuzeyinde karar verici
Bu arada Lübnan direnişi, bu operasyonun ikinci gününde Aksa Tufanı savaşına girerek işgal altındaki Filistin'in kuzey cephesini farklı düzeylerde neredeyse tamamen felç etti ve durum işgal altındaki Filistin'in kuzey yerleşimlerindeki Siyonist yetkililerin şunları itiraf ettiği bir noktaya ulaştı: ‘Bu cephenin kontrolü Hizbullah'ın elindedir ve kuzey İsrail (işgal altındaki Filistin) ile ilgili kararları veren de Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'tır.’
Siyonist uzmanların analizlerine göre, Hizbullah'ın İsrail'le savaşa tamamen hazır olduğunu gösteriyor ve son dönemde İsrail ordusunun mevzilerine yönelik operasyonlarında önemli ölçüde kullandığı patlayıcı insansız hava araçları, İsraillileri büyük endişeye sevk ediyor. Ayrıca Hizbullah son dönemde İsrail'e karşı istihbarat ve operasyon alanında da büyük başarılar elde etmiş, saha savaşının yanı sıra bu rejime karşı psikolojik savaşı da iyi yönetmiştir.
Hizbullah'ın işgal altındaki Filistin'in kuzeyindeki Siyonistlere karşı operasyonlarının hem nicelik hem de nitelik açısından yoğunlaşması, bu rejimin yerleşimcileri ve yetkilileri de dahil olmak üzere İsrailliler arasında kaos ve kaygının artmasına yol açtı. İsrailli uzman ve analistlerin son dönemdeki analiz ve raporlarında, Hizbullah'ın, özellikle de özel birimi Rıdvan’ın yeteneklerinin geliştirilmesi konusunda sürekli uyarıda bulunduklarını ve ‘Bu birlik dilediği zaman İsrail'e saldırabilir. Bu analizler aynı zamanda Hizbullah'ın özellikle nokta atışlı füze kabiliyetinin de geliştiğini gösteriyor’ uyarılarını yaptıklarını görüyoruz.
Hizbullah'ın gelişmiş insansız hava araçları, işgal altındaki Filistin'in kuzey cephesindeki Siyonistler için bir başka endişe kaynağı ve Siyonist analistler, Nasrallah'ın İsrail ordusuna yeni denklemler dayatmayı başardığını ifade ediyor.
Rıdvan Tugayları hazır
İbranice yayın yapan Makur Rishon sitesi şunları yazdı: Geçtiğimiz hafta Knesset'in Dış İlişkiler ve Güvenlik Komitesi'nde gerçekleştirilen gizli görüşmede Knesset üyeleri, İsrail'in kuzey sınırlarından (İşgal Altındaki Filistin) alınan bazı gizli bilgileri tartıştı. Bu bağlamda İsrail ordusunun askeri istihbarat dairesi temsilcisi (Aman) şunu söyledi: Lübnan'la yapılan anlaşma (Batılı ve Amerikalı delegasyonların Lübnan'ı Hizbullah'ın güneydeki operasyonlarını durdurmaya ikna etme çabalarına atıfta bulunarak), bölgede aktif olan Hizbullah güçlerinin açık askeri varlığını etkileyebilir. Ama özellikle Rıdvan Özel Kuvvetlerinin varlığı onları tamamen ortadan kaldırmayacak. Hizbullah, askeri güçlerini bazı sınır köylerine her zaman İsrail (İşgal Altındaki Filistin) sınırına yakın olacak şekilde konuşlandırdı.
Ayrıca Siyonist rejim gazetesi Israel Hayom da Rıdvan Hizbullah güçlerinin hazırlık durumuna ilişkin bir haber hazırlayarak şu noktaya dikkat çekti: 7 ay süren çatışmaların ardından bu birimin operasyonel gücüne herhangi bir zarar gelmemiş olup, İsrail'i işgal etmek için tutarlı bir askeri operasyon gerçekleştirebilirler.
Hizbullah İsrail için büyük tehlike
Ayrıca işgal altındaki Filistin'in kuzey cephesinde uzmanlaşan Siyonist rejimin Alma araştırma merkezi, geçtiğimiz perşembe günü İsrail ordusu ile Hizbullah arasındaki mevcut çatışmanın görüşüldüğü bir konferans düzenledi. Bu merkezin araştırma bölümünün başkanı Tel Pari, ‘hedefleri ve yetenekleri arasında Hizbullah’ başlıklı yuvarlak masa toplantısında şunları belirtti: Şu anda İsrail'in asıl sorunu Hizbullah'ın 350 kilometreye kadar menzile sahip noktadan noktaya füze projesi ve Hizbullah bu füzeleri kullanırsa Tel Aviv'deki bir arabayı rahatlıkla hedef alabiliyor. Ayrıca Hizbullah'ın hedefi çok isabetli vuran 65 bin kısa menzilli füzeyi de cephaneliğine eklemesi İsrail açısından endişe verici. Değerlendirmeler Hizbullah'ın 250.000 roketinin çoğunun hassas güdümlü olduğunu gösteriyor ve ayrıca Lübnan'ın uzun menzilli füzeleri fırlatmak için yer altı tünellerine sahip olduğunu da tahmin ediyoruz.
Bu yuvarlak masa toplantısında Alma Araştırma Merkezi müdürü Albay Sarit Zehavi de şunları söyledi: Hizbullah'ın askeri ve sivil kolları hiçbir zaman birbirinden ayrı değildir ve Hizbullah bir direniş toplumu yaratmıştır. Dolayısıyla Hizbullah'ın sivil kesimi İsrail için ciddi bir tehdit oluşturuyor çünkü Hizbullah'ın kendine ait bir sivil yapısı var ve halkla doğrudan temas halinde olduğunda halk da onu destekliyor. Bu, Hizbullah'ın kendi değerlerini ve ideolojisini aralarında oluşturmasına olanak tanıyor ve dolayısıyla Hizbullah'ın kendisini destekleyen güçlü bir halk topluluğu var.
İsrail'in Hizbullah'ın insansız hava araçları karşısında bir çıkışı yok
İbranice yayın yapan Ma'ariv, yakın tarihli bir haberinde Hizbullah'ın insansız hava aracı silahlarına ve onun Siyonist orduyla devam eden savaşta oynadığı role dikkat çekerek şunları yazdı: Hizbullah'ın insansız hava araçları, İsrail'in şu anda çözüm bulamadığı yeni silahlardır. Hizbullah, insansız hava aracı silahını iyi bir şekilde kullanarak sınır çiti yakınında ateş ediyor ve geçtiğimiz hafta ve günlerde bu insansız hava araçlarını etkili bir şekilde kullanmayı başardı. Ayrıca Hizbullah'ın insansız hava aracı operasyonlarındaki ana odak noktası, özellikle terk edilmiş sınır kasabalarındaki İsrail ordusunun piyadeleri.
Öte yandan işgal rejimi gazetelerinden Israel Hayom, İsrail hava savunmasının Hizbullah'a ait insansız hava araçlarıyla mücadelede yaşadığı kafa karışıklığına değinerek şunları kaydetti: İsrail ordusunun Hizbullah'a ait insansız hava araçlarına karşı yaşadığı temel sorunlardan biri, radar kesit alanı düşük küçük insansız hava araçlarının tespit edilmesi. Bu sayede bu araçların takip edilmesi oldukça zorlaşıyor.
Aynı zamanda Siyonist rejimin Kanal-12’si de hazırladığı raporda, İsrail hava savunmasının kısa mesafeden ve alçak irtifadan ateşlenen patlayıcı insansız hava araçlarıyla mücadele etme konusunda yüzde yüz bir önleyici kabiliyete sahip olmadığını itiraf etti.
Bu kanalın işgal altındaki Filistin'in kuzeyindeki muhabiri Guy Faron şunları belirtti: Hizbullah'ın birkaç gün önce el-Metula mevzisine yönelik insansız hava aracı saldırısı çok hassastı ve İsrail'in (İşgal Altındaki Filistin) hava sahasına giren çok sayıda Hizbullah insansız hava aracı herhangi bir engel olmadan kayda alıyor ve bilgi topluyor.
Bu Siyonist gazeteci, Hizbullah'ın hava operasyonlarındaki yetenek ve taktiklerine dikkat çekerek, 7 aydır işgal altındaki Filistin'in kuzeyinde görev yapan Siyonist rejim ordusunun yedek birlik üyelerinden alıntılar yaparak şunları söyledi: Pek çok küçük insansız hava aracı kuzeydeki İsrail kuvvetlerinin üzerinde uçuyor, ardından da patlayıcı taşıyan büyük insansız hava araçları geliyor.
İşgal altındaki Filistin'in kuzeyinde konuşlanan Siyonist rejimin yedek güçleri, bu televizyon kanalının muhabiriyle yaptığı görüşmede İsrail ordusunun bu cephedeki performansını eleştirerek şunları dediler: İsrail'in drone saldırılarına gerçek bir tepkisi yok ve drone'lar defalarca İsrail hava sahasına (İşgal Altındaki Filistin) hiçbir uyarıda bulunmadan girdi.
İşgal altındaki Filistin'in kuzeyindeki Siyonist rejimin Kan ağının muhabiri Rabi Hammerschlag, Hizbullah'ın insansız hava araçlarının bu bağlamdaki durumuna ilişkin şunları söyledi: Hizbullah insansız hava araçları İsrail ordusunun Kuzey Komutanlığının en büyük kabuslarından biri. Burası çok sayıda İsrail ordusunun kuzeyde konuşlandığı yer yani bu da kuzey bölge komutanlığı için bir zayıflık anlamına geliyor.
Siyonist rejimin Kanal-14 askeri muhabiri Hellel Betun Rosen da konuyla ilgili şunları ifade etti: Hizbullah, İsrail ordusunun toplandığı her yeri yakından takip ediyor ve operasyonlarını buralara yöneltiyor. Hizbullah, İsrail ordusuna göre çok daha az gelişmiş teknolojiye sahip olmasına rağmen şu ana kadar İsrail ordusunun hareketlerini izlemeyi başardı ve onları tam olarak istediği yerde hedefliyor ve bunu defalarca yapmayı başarıyor. İsrail'in şu anda hem Hizbullah'ın operasyonlarını tahmin etmek ve bunlara ilişkin uyarılarda bulunmak açısından hem de insansız hava araçlarını takip etmek açısından bu tehditle baş edebilecek yeterli yeteneği yok.
Nasrallah ve yeni savaş denklemleri
İbranice yayın yapan Maariv'in askeri muhabiri Avi Aşkenazi bir raporda şunları duyurdu: Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah, geçtiğimiz 7 Ekim'den bu yana yeni bir savaş denklemi kurma hedefine ulaşmayı başardı. Öyleki İsrail'in Lübnan'daki Nebatiye ve Beka'ya saldırısı, Hizbullah'ın karşı tepkisine ve İsrail'in Meron stratejik üssünün füze yağmuruna tutulmasına yol açtı. Yine İsrail ordusunun Nebatiye'de bir evi hedef almasının ardından Hizbullah'ın Kiryat Shmona kasabasına 20-30 füze attığını gördük. Diğer operasyonlar da aynı şekilde devam etti ve Hizbullah, İsrail'e ‘göze göz’ denklemiyle karşılık verdi.
Bu işgal rejimi analisti şunları dedi: ‘İsrail artık kapana kısılmış durumda ve kuzey sınırlarında sonu görünmeyen savaşın yanı sıra, İsrail'in bir saat bile yaşayamayacağı yeni bir terör dengesi var’
Şabak'ın eski yetkilisi Victor Ben Aami ise Siyonist rejim televizyonu Kanal-14’e yaptığı açıklamada, Hizbullah'ın operasyonlarının etkinliğinin arttığına dikkat çekerek: ‘Hizbullah'ın operasyonlarının seviyesinde bir artışa, İsrail ordusunun operasyonlarının seviyesinde ise bir düşüşe tanık oluyoruz’ dedi.
Siyonist ordusunun 504'üncü birliğinden yedek albay Marco Moreno da bu bağlamda şunları söyledi: Hizbullah'ın halihazırda kullanmakta olduğu taktiklerini değiştirerek büyük bir stratejik değişiklik yapabileceğini düşünüyorum. Son günlerde Hizbullah saldırılarını yoğunlaştırdı ve neredeyse her gün İsrail ordusunun kayıp verdiğine ve askerlerinin yaralandığına şahit oluyoruz. İsrail kuzeyde kontrolü kaybediyor ve 70.000 kişi bölgeyi boşaltmak zorunda kaldı ve geri dönüp dönemeyecekleri de belli değil.
tesnim