İsrailli yedek general Gershon Hacohen, Lübnan İslami Direnişi Hizbullah’ın Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah’ın savaş sürecindeki rolü hakkında dikkat çekici değerlendirmelerde bulundu. Hacohen, Nasrallah’ın Hamas'a yardım etme sözünü tuttuğunu ve aynı zamanda, Hizbullah'ın bölgesel bir güç olarak konumunu yükseltme fırsatı aradığını vurguladı. İsrail’in Lübnan’ın güneyinden çekildiği 2000’li yılları, “Hizbullah'ın tüm bölgeyi etkilemeye kararlı, yüksek bir stratejik kimliği benimsemeye başladığı an” olarak değerlendiren Hacohen, direniş hareketinin 7 Ekim'den sonra bu yeni kimliği daha da sağlamlaştırmayı ve etkili bir bölgesel güç haline getirmeyi başardığını kaydetti. İsrailli general ayrıca, Hizbullah’ın, “ABD’nin bölgesel savaş korkusunu” avantaja çevirip, Lübnan'ın güvenliğini ve savaşın risklerinden korunmasını sağlayacak şekilde, çatışmayı kısıtlayan bir savaş formülü yarattığını kaydetti. Bu strateji üzerinden açıklamalarda bulunan Hacohen, “Nasrallah, en az 70.000 yerleşimciyi dışarı çıkmaya zorladıktan sonra kuzey cephesini aktif bir savaş alanına ve ön cephedeki yerleşim yerlerini, hayalet komplekslere dönüştürmeyi başardı” dedi. Ayrıca Nasrallah’ın, kuzey arenasında istikrarın kilidini açmak için elinde tuttuğu anahtarı kullanarak, Amerikalı ve Fransız siyasi arabuluculara bölge için İsrail’in daha önce dile getirmediği taleplerde bulunduğunu vurgulayan Hacohen, İslami direniş liderini "çatışma ve savaşmayı yönetme ustası" olarak nitelendirdi. Hacohen, savaşın kuzey cephesinde ilerleyişi üzerine yaptığı değerlendirmede ise Hizbullah'ın İsrail’i bir çıkmaza soktuğunu ve işgal güçleri ile Hizbullah arasında ateşkes sağlansa bile yerleşimcilerin kuzeydeki evlerine dönmesinin zorlaştığını kaydetti.

Kudüs Haber Ajansı - KHA | kudushaber.com.tr