Lübnan'daki Hizbullah Genel Sekreter Yardımcısı Şeyh Naim Kasım, Siyonist rejimin Filistin halkına karşı işlediği barbarca suçlara değinerek, müstekbir dünya ve bunların başındaki Amerika, Filistin'de, Gazze'de ve tüm bölgede çocuklara ve kadınlara yönelik baskı ve cinayetler yolunda Siyonist düşmanın suçlarıyla birleşti, öyleyse neden adaletin tecelli etmesini istemiyoruz? Bu zulme karşı çıkıp Filistin halkını destekleyip korumak Siyonizmin kanser tümörünün, ülkenin ve bölgemizin geleceğinin kökünü kazıdıktan sonra birlik olmamız gerekmez mi?
Şeyh Naim Kasım şunları ekledi: Çocukları ve masum insanları zulme ve öldürme yolunda kibirlilerin tüm olanaklarıyla ve büyük harcamalarıyla birleşme hakkı varken, bizim birbirimizle birleşip zalimlere karşı birlik olma hakkımız yok mu?
Bu Hizbullah yetkilisi şunu vurguladı: Filistin'de yaşananlar sadece Filistin ile sınırlı değil, bu olaylar tüm bölgeye yayılacak ve bölge gençlerinin bugünden itibaren dikkatli olmaları, bu kanser tümörünün (Siyonist rejim) yok edilmesine kendilerini hazırlanmaları ve Filistin halkı ile birlik olmaları gerekir.
Naim Kasım şunları vurguladı: Gazze'ye destek verdiğimizde aslında vatanımıza destek vermiş oluyoruz ve Filistin'den gelen vahşeti ve işgalini tüm bölgeye yaymak ve bölgeye hakim olmak isteyen barbar Siyonist rejime karşı kendi nesillerimizi koruyoruz. Bazıları uluslararası kararların bizi koruyabileceğini söylüyor ama biz onlara, dünyayı zalimlerin çıkardığı tüm uluslararası kararların tamamen taraflı ve Siyonistlerin çıkarlarını destekleme doğrultusunda olduğunu söylüyoruz.
Düşman saldırganlığıyla başa çıkmanın tek yolu direniştir
Şeyh Naim Kasım şöyle devam etti: Son 75 yıldan bu yana Filistin'le ilgili birçok karar çıktı ve bu kararların bir tanesi bile İsrail'e yönelik olarak hayata geçirilmedi. Lübnan ile ilgili alınan kararlar kağıt parçası gibi kalmış, 1701 sayılı kararın üzerinden 17 yıl geçmesine rağmen Siyonist rejim bu kararın bir maddesini bile uygulamamış, hiçbir taraf da bu rejime uyma talebinde bulunmamıştır.
Hizbullah Genel Sekreter Yardımcısı ayrıca şunları söyledi: Bu kararların yayınlanmasına rağmen Siyonist düşman Lübnan topraklarına tecavüz etmeye devam ediyor. Peki bu kararların bizi koruyabileceğini nasıl söyleyebiliriz? Düşmanın saldırganlığına karşı tek çözüm direniştir ve direniş her şeyden önce uluslararası bir çözüm olduğunu ve ister Lübnan'ın özgürleşmesi, ister Gazze'nin olsun hakkı sahiplerine iade edebileceğini kanıtlamıştır;
Şeyh Naim Kasım şöyle devam etti: Düşmana karşı bu başarıları ancak direnişle elde edebileceğimizi tüm deliller kanıtlıyor ve bu nedenle direnişimizi sürdürüyoruz ve sahada her zamankinden daha güçlü, daha silahlı ve tam hazırlıklıyız. Direnişimizi daha da büyüteceğiz ve birilerinin bizim eksenimize karşı durmasından da korkmuyoruz.
Naim Kasım konuşmasının sonunda şunu vurguladı: Müstekbir dünyaya karşı duran, hiçbir şeyden korkmayan güçlü ve istikrarlı bir direnişe sahip olursak bölgemizi düşmanlardan kurtarabiliriz. Düşmanlara bizi tehdit etmemelerini söylüyorum; zira bizi tehdit ettiğinizde düştüğünüz aşağılık durumun ve zilletin boyutlarını anlıyoruz. En azından kendinize saygı gösterin ve yapmak istediğinizi yapın; biz de istediğimizi yapacağız.
Tesnim