BURKAN FÜZESİ SİYONİST REJİMİ KORKUTUYOR (ANALİZ)

Dün Seyyid Hasan Nasrallah, en önemli özelliği yaklaşık 500 kg ağırlığındaki savaş başlığının yüksek yıkıcı gücü olan Burkan Füzelerinin Siyonist rejimin üslerine karşı kullanılacağını duyurdu 

Görüntülenme: 753 Tarih: 12 Kasım 2023 18:23
BURKAN FÜZESİ SİYONİST REJİMİ KORKUTUYOR (ANALİZ)

Devrim Muhafızları Kendine Yeten Cihad Örgütü başında bulunan Tümgeneral Hasan Tehrani Mukaddem ve çok sayıda meslektaşı 12 yıl önce bu gün İslam Devrim Muhafızları'nın el-Gadir kışlasında meydana gelen patlama nedeniyle şehit oldu.

Ancak bu olayda yaşananlar, bir Devrim Muhafızı komutanının şehadetinin çok ötesindeydi. Bu olayda aslında İran İslam Cumhuriyeti'nin füzesinin babası ve İran'ın füze gücünü kuran kişi şehit oldu.

Tümgeneral Tehrani Mukaddem’in şehadeti ile bazıları İran'ın artık eski gücüyle füze programına devam edemeyeceğini düşünmüş, ancak bu düşüncenin aksine o günden bu yana dost ve yoldaşlar tarafından ülkemizin füze gücünü yükseltme programı başlatılmıştır. Hasan Mukaddem’in izi yolunda füze inşası güçlü bir şekilde ilerledi ve neredeyse her yıl yeni bir roket tanıtılıyor.

Bugün İran İslam Cumhuriyeti, çok çeşitli balistik füzelere sahip olmasıyla bölgedeki ilk füze gücü ve dünyanın en büyük füze güçlerinden biri haline geldi.

Dün Hizbullah'ın Lübnan'daki Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah, 500 kg'lık savaş başlıklı yeni Burkan füzesinin Siyonist rejimin üslerine karşı kullanılacağını duyurdu. Bu da bölgedeki direniş cephesinin füze gücünün ve İran İslam Cumhuriyeti'nin füze gücünün İslam savaşçıları tarafından elde edilmesindeki rolünün araştırılmasına bir sebep oldu.

2006 yılından bu yana ve Hizbullah'ın 33 gün süren savaşının ardından direniş cephesinin füze kabiliyeti ortaya çıkmış ve aynı zamanda İran'ın direniş cephesi güçleriyle füze sahasında işbirliği yapacağı yönünde gündemler konuşulmaya başlamıştır.

O tarihten bu yana direniş cephesinin elindeki füzelerin pek çok fotoğrafı yayınlandı ve bunların çoğu İran'ın balistik ve seyir füzeleriyle benzerlik taşıyor.

Filistin direnişinin Siyonist rejime karşı mücadelesi ve Fecr 5 füzesinin kullanımı sırasında bu spekülasyon daha da güçlendi, ta ki 2013 yılında Lübnan Hizbullahı genel sekreter yardımcısı Şeyh Naim Kasım, tüm roketlerin Lübnan'ın elinde olduğunu şu şekilde açıkça açıklayana kadar: ‘Lübnan Hizbullahı'nın elindeki füzelerin tamamı İran'a aittir ve 2006'dan beri bu grubun elinde Fatih 110 füzeleri bulunmaktadır.’

2018 yılının Ağustos ayında, 33 yıl süren 33 gün savaşının ardından, Lübnan Hizbullahı bu savaşta İsrail'in Sa'ar-5 fırkateynini hedef alan bir fotoğraf yayınladı; buna göre Hizbullah, bu operasyonda İran'ın Nur füzesi benzeri 120 km menzilli gemisavar seyir füzesini kullandı.

Böylece açıkça ortaya çıktı ki Lübnan Hizbullah'ı balistik ve seyir füzeleriyle donatılmış olup işgal altındaki topraklardaki en uzak noktaları hedef alabilmektedir.

Birkaç yıl sonra Suriye ordusunun "Tişrin" adlı füzeyi test ettiği görüntüler yayınlandı. Bu da bu füzenin İran'ın Fatih-110 füzesine çok benzediğini gösterdi.

Bununla birlikte, Suudi koalisyonunun Yemen'i işgal etmesi, ordunun füze birimlerinin ve Yemen halk komitelerinin Suudi Arabistan ve BAE'ye karşı gerçekleştirdiği sayısız operasyonların olduğu süreçte  geçtiğimiz günlerde Yemen silahlı kuvvetlerinin düzenlediği geçit töreninde, İran İslam Cumhuriyeti silahlı kuvvetlerinde benzer örnekleri bulunan füzeler görücüye çıkarılmış ve kullanılmıştı. Bu durum, İran ile Yemen direniş cephesi arasında füze alanında işbirliği yapılacağı yönündeki söylemleri güçlendirdi.

Yemenliler yavaş yavaş yeni füze tasarlama ve üretme alanına girdiler. Bu sayede Yemen silahlı kuvvetleri ve halk komiteleri, sıvı yakıt ve katı yakıt alanında Zülfikar, Hatem, Kasim, Felak ve Falak füzeleri gibi gelişmiş füzeler inşa etti.

Yemenliler seyir alanında ayrıca Kuds kara saldırı seyir füzeleri ile Mendeb ve Rubeij  gemisavar seyir füzeleri gibi füzeler de elde etti.

Tufan ve Akil sıvı yakıtlı füzeler, Hatem katı yakıtlı füze ve Küdüs seyir füzesi Yemen Ensarullah füzelerine örnektir.

Geçtiğimiz günlerde Yemen'de düzenlenen geçit töreninde İran'ın Gadir füzesine benzeyen Tufan isimli füzeleri ve İran'ın Kıyam füzesinin optimize edilmiş örneğine benzeyen Akil füzesini sergilediler ve füze kabiliyetlerinin bir başka sayfasını daha gözler önüne serdiler.

Ancak Aksa Tufanı operasyonu sırasında direniş cephesinin füze gücünün daha önce medyada yer almayan yeni yüzü faaliyete geçti. Bu operasyon sırasında Irak'taki İslami direniş, Aksa-1 füzelerinin ve seyir füzesinin tanıtılmasıyla ilk kez füze gücünü ortaya koydu. Yemen'in Kudüs seyir füzelerine ve İran'ın "Pave" füzelerine benziyordu. İran'ın Fatih füzelerine benzeyen bölgedeki Amerikan üslerini hedef alan Aksa-1 füzesinin resimlerini de yayınladı.

*el-Aksa-1 seyir füzesi ve Irak İslami Direniş seyir füzesi

Diğer taraftan Yemen, işgal altındaki toprakların güneyinde yer alan Eilat limanına yönelik çok sayıda füze ve drone operasyonu gerçekleştirerek, her türlü balistik ve seyir füzesi ile intihar drone'larını ateşleyerek bu tür operasyonları gerçekleştirebilecek ve Siyonistlere karşı yeni bir cephe açabilecek yeteneğini sergiledi.

Her ne kadar Siyonistler bu füze ve insansız hava araçlarından bazılarını etkisiz hale getirmeyi başarmış olsa da Ensarullah'ın saldırıları, İsrail, savunma yeteneklerinin bir kısmını işgal ettiği toprakların güneyine odakladı ve Yemen güçlerinin saldırılarına karşı koymak için tek bir cepheye yoğunlaşmamasını sağladı.

*Zülfikar balistik füzeleri, Kudüs seyir füzesi ve Samad intihar drone'unun kullanıldığı Ensarullah operasyonu fotoğrafları

Direniş Cephesi'nin  füze alanındaki bu yükselişi geçtiğimiz gün Hizbullah'ın Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah’ın konuşmasında yeni bir konuya değinmesiyle zirveye taşındı. Bu da "Burkan" füzesinin işgal altındaki Filistin'in kuzeyinde Siyonist rejimin ordusunun üslerini hedef almak için kullanılmasıydı.

Kısa bir süre önce Hizbullah'ın İsrail üssüne yönelik operasyonunu gösteren bir videonun yayınlanması, Hizbullah'ın Burkan füzelerini kullandığı yönündeki söylemleri güçlendirmişti.

* Hizbullah güçlerinin İsrail üslerinden birine ateş ettiği Burkan roketinin görüntüsü

Şimdi Hizbullah, Burkan'ın roket atışlarını gösteren bir video yayınlayarak bunu kanıtladı. Son savaşta ilk kez bu roketleri Hunin-Ramim üssünü hedef almak için kullandı.

Burkan roketleri oldukça basit yapıya sahip bir tür topçu füzesidir. Bu füze, savaş başlığı ve itici yakıt olmak üzere iki ana parçadan oluşmakta olup, güdüm ve kontrol sistemine sahip değildir. Bu füzenin savaş başlığı 300 ila 500 kg arasında patlayıcı içeriyor ve yaklaşık 7 kilometre menzile sahip olduğu tahmin ediliyor. Ayrıca yayınlanan görüntülerde Burkan füzelerinin "Felak" roketleriyle aynı itici gücü kullandığı görülüyor. Bu roketler güçlü savaş başlıkları ile yüksek yıkıcı güce sahiptir. Dolayısıyla Lübnan ile işgal altındaki Filistin arasındaki sınır duvarındaki İsrail üslerinin hedef alınması için uygun bir seçenektir.

*Filistin İslami Cihadının 400 kg savaş başlığına sahip Kasım roketi

Yayınlanan görüntülerde Burkan'ın benzer örnekleri diğer direniş gruplarına da sunduğu görülüyor. İslami Cihad grubunun "Kasım" roketi ve Irak Halk Seferberlik Güçlerinin elinde bulunan "Aştar" roketi bu rokete örnektir.

* Son yıllarda üretilen Filistin direniş roketlerinden örnekler

Şimdi, 22 gün süren savaşın son haftalarında şehit Hasan Tehrani Mukaddem’in kendi elleriyle yazıp Filistinli savaşçılara gönderdiği mektupla onlara yeni roket ve füze yapmayı öğretmesinden bu yana yaklaşık 14 yıl geçti. Direniş cephesi ise Şehid Tehrani Mukaddem’in oluşturduğu füze bilgisine dayanarak yüksek düzeyde füze kabiliyetine ulaşmayı başarabildi. Kendi içinde entegre bir füze ağı oluşturarak bölgedeki güç dengesini değiştirecek ve arzusu İsrail'i yok etmek olan adamın dileğini yerine getirecek bir sisteme imza attı.

tesnim

Yorumlar