Afganistan, Pakistan, İran İslam Cumhuriyeti dahil bölgedeki tüm İslam ülkeleri hatta, Suudi Arabistan gibi bölgedeki Arap ülkeleri de, Hamas’ın işgal topraklarındaki operasyonu destekleyerek, Filistinliler’in gasıp Siyonist rejim karşısında kendilerini savunmanın meşru bir hak olduğunu vurguladılar. Siyonistler, ABD’nin askeri himayeleri altında cam evlerinde huzur içinde yaşayıp, bazı bölge ülkeleriyle normalleşme sürecini ileri doğru taşımakla denklemleri kendi lehine değiştirmekte olduklarını zannettikleri sırada Filistinli mücahitler, işgal topraklarında hızlı bir operasyon tertip edip, aralarında üst düzey komutanlar dahil çok sayıda Siyonist’i esir almak suretiyle Siyonistler’in tüm hesaplarının hata olduğunu ve onların işgal evlerinde huzur bulmayacaklarını ortaya koymuş oldular.

Bölge gelişmelerini takip eden uzmanlardan Ali Hazai bu bağlamda şöyle diyor:

Siyonistler’in Filistinli mücahitler karşısındaki yüksek kaybı ve esir sayısı, işgal rejiminin modern askeri ekipman ve teçhizatlarla donatılmış olmalarına rağmen örümcek yuvasında yaşadıklarını kanıtladı. Şimdi Filistinli direnişçiler düzenledikleri baskınla Siyonist rejimin güvenlik ve istihbarat sistemleri ve destekçilerinin Filistinliler’in çelik iradesi karşısında ne kadar aciz olduklarını ortaya koydular.

Filistinli direnişçilerin işgal topraklarına yönelik saldırısına Ürdün ve Irak başta olmak üzere geniş çaplı bölgesel ve uluslararası destek,  Filistin meselesi hakkında belirleyici olup denklemleri çizen şeyin, İslam ülkeleri başta olmak üzere kamuoyunun Siyonist rejim konusundaki görüşüdür.

Filistinli mücahitlerin işgal topraklarında başlattığı operasyon, Siyonistler’in zihinsel ve sanrısal denklemlerini ciddi şekilde değiştirdi. İşgalciler bundan önce işgal topraklarında kendi konumlarını güçlendirip, bölge ülkeleriyle normalleşmeye girdiklerini zannediyorlardı.

Hamas’ın Tahran Temsilcisi Halid Kaddumi bu bağlamda şöyle diyor:

Kimseye Filistinliler’in haklarını çiğnemesine ve bu haklarla oynamasına izin vermeyiz, Bu nedenle direnişçiler el Aksa Tufanı operasyonunu başlatıp, çatışma sürecinde yeni denklemler oluşturdular ve çeşitli orduların yapamadığını sahada hayata geçirdiler.

Sonuç itibarıyla Filistinli direnişçiler, Siyonistler’in askeri planları ve silahlarından ve destekçilerin tam teşekküllü yardımlarından hiçbir zaman yılmadıklarını kanıtladılar ve gelinen aşamada uzlaşmacı yöneticiler de Filistin meselesi ve Siyonistler’in varlığı konusunda yanlış değerlendirme yaptıklarını anlamış oldular. El Aksa Tufanı Operasyonu mutlaka bölgede özellikle Filistin meselesi konusunda yeni siyasi ve askeri denklemler oluşturacak. Bu operasyona yönelik geniş çaplı destekle Filistin’in işgalden kurtarılması için koşullar değişecektir.

parstoday