4 Kasım 1979'da Amerikan casusluk yuvasının İmam'ın çizgisinde olan Müslüman öğrenciler tarafından ele geçirilmesi ve 53 Amerikan vatandaşının tutuklanmasının ardından ABD'nin itibarına ağır bir darbe indirildi ve Beyaz Saray sorunu  çözmeye çalıştı. Diplomatik çabalar, ekonomik yaptırımlar vb. girişimlerle birlikte İslam Cumhuriyeti'ne yönelik askeri saldırı konusu gündeme getirildi.

Tahran'daki Amerikan büyükelçiliğinin ele geçirildiği ilk günlerden itibaren Amerika rehineleri kurtarma planları yapmaya başladı ve doksan Amerikan komandosu Arizona çölüne gönderildi ve 5 aydan fazla özel ve yoğun bir eğitimden geçtiler. Amerika'nın krizi çözmeye yönelik tüm çabalarının başarısız olmasının ardından sıra askeri operasyona geldi.

24 Nisan 1980 Perşembe akşamı başlayan operasyonda altı adet 130-c uçağı ve Delta Forces olarak bilinen doksan Amerikan komandosu Kahire'den Umman Denizi'ndeki Nimitz uçak gemisine nakledildi. Plana göre uçakların 8 helikopterle birlikte Tebes çölüne inmesi, ardından helikopterlerin Tahran çevresine komandoları taşıması ve oradan da önceden hazırlanan kamyon ve arabalarla çevre bölgelere nakledilmesi planlanmıştı. Bunlar Amerika'nın içeriye sızdırdığı ajanlar vasıtasıyla casus evine nakledilecekti. Ancak helikopterlerden biri İslami İran topraklarına girdikten sonra teknik arıza yaşadı ve yolcuları başka bir helikopterle Nimtiz gemisine geri götürüldü, böylece altı uçak ve altı helikopter Tebes çölüne indi, operasyonun bir sonraki aşaması için  yakıt ikmali yapıldığı sırada başka bir helikopterde teknik arıza yaşandı ve planların aksamasıyla Başkan Carter, Kartal Pençesi Operasyonu adı verilen operasyonun durdurulmasını ve geri çekilmelerini emretti, ancak geri dönmek üzereyken bir kum fırtınası çıktı ve bu sırada bir uçak ve bir helikopter çarpıştı ve ikisi de alev aldı ve çıkan yangında 8 Amerikalı yandı.

Tebes olayı Amerika'nın tarihi bir rezalete imza attığını anımsatan bir olaydır. Bu mucizevi olay, Yüce ALLAH’ın iradesinin ve gaybi yardımlarının tüm maddi ve askeri unsurlardan daha etkin olduğunu gösteren bir olaydı. Bu mucizevi olay, İran İslam İnkılabı’nın yüce ALLAH’ın iradesi ve gaybi destekler ile ALLAH düşmanları karşısında desteklendiğini gösteren bir örnektir. Onlar görüp akıl etmiyor!

Mehdi Mazlum