GÜRKAN DEMİR YAZDI: DİRENİŞİN KALESİ FİLİSTİN

Çünkü bağımsızlığa inanan halk vaÇünkü güçsüzleşen işgalci var. Çünkü direniş var ve Filistin’de insanlık yaklaşık 78 yıldır direniyor. Sapanla başlayan mücadele, füzelerle, dronlarla, gelişmiş silahlarla yeni bir evreye taşındı. Silahların, kıskaç altında olan gruplara ulaştırılmasında İran Devrim Muhafızları Ordusu Kudüs Gücü Komutanı Şehit Kasım Süleymani’nin yaptıkları hala Hafızalarda. 

Görüntülenme: 1154 Tarih: 17 Nisan 2023 15:13
GÜRKAN DEMİR YAZDI: DİRENİŞİN KALESİ FİLİSTİN

Filistin’de bir gerçekle yüzleşiyoruz. 1945 yılından bugüne kadar adım adım işgal edildi, toprakları çalındı, kaynakları sömürüldü, insanları katledildi. Bağımsız bir vatan toprağı olmayınca, yediğin yemeğe, içtiğin çay-kahveye, kıldığın namaza kadar müdahale ile karşılaşıyorsun. Gözüne uyku girmiyor. Yatağa silahına sarılarak giriyorsun. Çocuklar savaşın ortasına doğuyor.  İçtiğin su acı, yediğin yemek zehir oluyor. Ailecek sofraya oturuyorsun, tam ortasına bombalar düşüyor. Gözünü saniyelik kapatıp açıyorsun, aile fertlerin eksiliyor ya da uzuv kaybı yaşıyorsun. Gülüşlerin yarım kalıyor. Kendi topraklarındaki Kudüs’te Mescid-i Aksa’da namaza duruyorsun ama eli ve botları kanlı İsrail güvenlik güçleri Ramazan Ayında bile saldırıyor. Kısaca bağımsız bir vatan toprağın olmayınca hayatın her açıdan işkenceye dönüyor.O nedenle emperyalizm mahv ve nabut oluncaya dek savaşmak boyun borcudur!

Şüphesiz, şu an durağanlaşan İsrail siyonizmi ve ABD emperyalizminin Filistin’deki ilerleyişi sonsuza kadar sürmeyecek. Çocukların kırlarda özgürce koşturduğu, dini ibadetlerin tam manasıyla yerine getirildiği, güle oynaya pikniklerin yapıldığı, bağımsız bir Filistin uzakta değil. Çünkü bağımsızlığa inanan halk vaÇünkü güçsüzleşen işgalci var. Çünkü direniş var ve Filistin’de insanlık yaklaşık 78 yıldır direniyor. Sapanla başlayan mücadele, füzelerle, dronlarla, gelişmiş silahlarla yeni bir evreye taşındı. Silahların, kıskaç altında olan gruplara ulaştırılmasında İran Devrim Muhafızları Ordusu Kudüs Gücü Komutanı Şehit Kasım Süleymani’nin yaptıkları hala hafızalarda.Askeri donanımı gün geçtikçe artan direniş gruplarının birlikteliği de bu süreçte çelikleşti. İsrail’in “dillere destan” koruma kalkanı “Demir Kubbe” etkisiz kalmaya başladı. Son örneğini geçen yıl Ağustos ayında yaşadık. Fırlatılan yüzlerce füzenin önemli bir bölümü İsrail’in savunma kalkanını yararak hedefine ulaştı. Uzun yıllar sonra oluşturulan birlik sayesinde ortak operasyon merkezinden yürütülen yoğun ve etkili füze bombardımanı karşısında İsrail neye uğradığını şaşırdı. Buradaki başarı umutları büyüttü. 

Geldiğimiz noktada Filistin davası, sadece Filistinlilerin olmaktan çıktı ve tüm emperyalizme direnen halkların bir kavga meydanı ve bütün insanlığın ön cephesi oldu. Filistin düşerse, Lübnan, Suriye, Irak düşer, Türkiye, İran sarsılır. Asya cephesi zayıflar. Kudüs Günü’ne bu bilinçle giriyoruz. Ve bu yıl zafere bir adım daha yakınlaşıyoruz. Kendi içinde kaos yaşayan, gün geçtikçe güç kaybına uğrayan, Dimyata pirince giderken evdeki bulguru kaybetmek üzere olan bir İsrail ve onunla birlikte kolu kanadı kırılmaya başlayan bir ABD var karşımızda. ABD emperyalizminin Batı Asya’da istediği gibi at koşturduğu günleri geride bırakıyoruz. İran-Suudi Arabistan yakınlaşması, İran’ın son yıkıcı eylemlerin de üstesinden gelmesi, İran’ın Şangay İşbirliği Örgütü’ne üye olması, Suudi Arabistan’ın ŞİÖ’ye katılım iradesi göstermesi, Çin’in bölgeye etkili ve sonuç alıcı bir şekilde giriş yapması, Katar’a diş geçirilememesi, Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad’ın ayakta kalması, Lübnan Hizbullahı’nın güçlenmesi, Ukrayna üzerinden NATO’nun genişletilememesi, Türkiye’de 15 Temmuz’un başarıya ulaşmaması, Türkiye’nin 3 büyük askeri operasyonla ikinci İsrail projesinin sekteye uğratılması, Astana masasının kurulması ve Ankara-Şam hattında dostluk köprüsünün temellerinin atılması, Karabağ Zaferi, Washington’un Afganistan hezimeti, Venezuela’da başarısız darbe girişimleri ve Latin Amerika’yı şekillendirme projelerinin hüsrana uğraması, dünyanın ekonomik sarkacının Asya’ya kayması, başta Yuan olmak üzere yerli paralarla ticaretin yaygınlaşması, dolar hegemonyasının gerilemesi, ABD’de “koca koca” bankaların iflas bayrağı çekmesi gibi gelişmeler ABD emperyalizminin yaklaşan mağlubiyet gerçeğini bize sunuyor. Yıllardır Batı Asya’yı kan gölüne çeviren ABD emperyalizminin sırtını yere getirmek Filistin’i de bağımsızlığa kavuşturacak biricik olgudur. 

MUTLAK ZAFERİN ANAHTARI 

Ancak mutlak zafer için, bölge ülkelerinin yapması gereken ödevler var. Bugünden yarına, bir sabah uykudan uyandığımızda emperyalizmin sırtı yere gelmeyecek. Kınama mesajlarıyla da bunu başaramazsınız. O halde bu gerçeğe uygun, mücadeleyi birçok cephede güçlendirmemiz gerekiyor. Özgür Kudüs, Bağımsız bir Filistin’in için yükselen Asya cephesinin öncü kuvvetleri olan başta Türkiye, İran, Rusya ve Çin’in atması gereken adımları şöyle sıralamak mümkün;
-Astana sürecinin hızla başarıya ulaştırılması, Türkiye-Suriye dostluğunun hızlandırılması,
-Suriye’deki başta PKK/PYD olmak üzere tüm terör örgütlerinin tamamen temizlenmesi, 
-ABD’nin bölgeden çıkartılması,
-Suriye merkezli, Irak, İran ve Türkiye’nin topraklarının bir kısmını kapsayan “İkinci İsrail” hedefinin tamamen ortadan kaldırılması,
-Irak’ın birliğinin perçinlenmesi, 
-Doğu Akdeniz cephesini güçlendirmek için Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin dost ülkelerce tanınmasının sağlanması, 
-Doğu Akdeniz ve Ege Denizi’ndeki ABD’nin askeri yığınağına karşı Türkiye, İran, Rusya ve Çin birlikteliğinin güçlendirilmesi, Mısır ile diplomatik ilişkilerin seviyesinin yükseltilmesi, 
-Bölgede ortak askeri tatbikatlar icra edilmesi, 
-Türkiye ve İran’ın var olan iş birliği alanlarını geliştirmesi, 
-Türkiye’nin ABD’nin İran’a yönelik uyguladığı ambargoların istisnasız hiçbirine uymaması, 
-Azerbaycan ve İran arasındaki görüş ayrılıklarının giderilmesi, iki ülkenin ortak iş birliği alanlarına odaklanması,
-Türkiye’nin ABD kullanımında bulunan Kürecik ve İncirlik askeri üslerini tamamen kontrol altına alması, ABD’yi bu üslerden ve ülkeden çıkartması
-Körfez’de İran ve Suudi Arabistan’ın masaya oturmasıyla esen bahar rüzgârlarının desteklenmesi ve kuvvetlendirilmesi,
-Körfez ülkelerinin ABD’ye karşı başkaldırıda cesaretlendirilmesi,
-Filistin direniş gruplarının maddi ve askeri teçhizat açısından desteklenmesi, 
-İsrail’in diplomatik ilişkilerinin sınırlandırılması, 
-Asya, Latin Amerika ve Afrika’da ABD emperyalizmine başkaldıran ülkeleri Filistin için bir araya getirerek ortak yol haritası belirlemek,
-Başta Birleşmiş Milletler çatısı altında olmak üzere uluslararası alanda İsrail ve ABD’yi Filistin’deki zulümden dolayı mahkûm etmek.

Gürkan Demir/ ulusal kanal İran temsilcisi

tesnim

Yorumlar