Suudi Arabistan'daki Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebi Genel Müdürlüğü birkaç gün önce,  Arefe Günü namazını ve duasını gerçekleştirmesi için Kibar’ul Ulema (Kıdemli Âlimler) Yönetim Kurulu Üyesi ve İslam Dünyası Birliği Genel Sekreteri Muhammed bin Abdülkerim Al-i İsa’yı seçtiğini açıkladı.

Abdülkerim Al-i İsa'nın Arefe Günü için seçilmesi pek çok eleştiriyi de beraberinde getirdi. Çünkü o, geçici Siyonist rejimi desteklemek için eylemlerde bulunan kişilerdendi ve birçok uzman onun Tel Aviv-Riyad ilişkilerinin normalleşmesinin önünü açacak kişi olduğunu düşünüyor.

Konuyla ilgili olarak Siyonist rejim Tv Kanallarından Kanal 12'nin Arap dünyası meselelerinin analisti Ehud Yaari bu tercih hakkında şunları söyledi: ‘Arabistan, İsrail ile gelecekteki ilişkilerine ilişkin bir sinyal verdi.’

Suudi Leaks haber sitesi de Yaari'den naklen şu ifadelerde bulundu: ‘Suudi Arabistan, Arefe Gününde, İslam'ın en büyük gününün vaazını, İslam dininin en kutsal yerinde vermesi için Al-i İsa’yı- bu Siyonist şeyhi seçtiğinde bu sinyali göndermiştir.’

Suudi Arabistan'ın Haremeyn-i Şerifeyn yönetiminin uluslararası denetim kurulu, Al-i İsa’nın seçilmesine tepki göstererek, bu konunun İslam ülkeleri tarafından geniş çapta protesto edildiğini vurguladı.

Bu kurul şu ifadelerde bulundu: ‘Suudi yetkililer bu protestoları asla dikkate almadı ve fiili olarak Muhammed Al-i İsa’nın bu merasimin hatibi olmasını engellemedi. Bu nedenle, Riyad'ın Ali-İsa'yı seçmekte ısrar etmesi, Al-i Suud yöneticilerinin iki milyar Müslümanın kutsallarını ve duygularını görmezden geldiğini gösteriyor.

Al-i İsa hutbesinde gayrimüslimlerle ilişkilerden bahsetti, ancak Suudi Arabistan'da hapsedilen hiçbir Müslüman âlimden bahsetmedi ve aynı zamanda Müslümanların meseleleri hakkında hiçbir şey konuşmadı.

Bu önemli merasim için Al-i İsa’nın tercih edilmesi, onun Suudi rejiminin İsrail'e yakın olma politikasını desteklemesi ve İsrail ile ilişkilerin normalleşmesi için koşulları hazırlaması nedeniyledir. ‘

El-Cezire Haber Ajansı da şu açıklamalarda bulundu: ‘Siyonistler Al-i İsa’nın seçilmesinden çok mutlular. Çünkü Al-i İsa, Suudi rejiminin takipçilerinden biridir ve dini ve propaganda alanlarında Siyonist rejimle normalleşme ve onun çıkarları doğrultusunda çalışır ve bu alana dini ve inanç kapısından girer.’ 

rasthaber