Son iki yılda BAE, Arap dünyasında Siyonist rejimle ilişkilerin geliştirilmesinde öncü olmuştur. Hatırlanacağı üzere Bahreyn ile birlikte Birleşik Arap Emirlikleri ve korsan rejim İsrail arasında varılan "ilişkilerin normalleştirilmesine" yönelik anlaşmalar,  eylül 2020’de Beyaz Saray'da imzalandı. İmza törenine eski Amerika başkanı Donald  Trump'ın yanı sıra, İsrail rejimi dönem Başbakanı Binyamin Netanyahu, BAE Dışişleri Bakanı Abdullah bin Zayid Al Nahyan ve Bahreyn Dışişleri Bakanı Abdullatif bin Raşid ez-Zeyani katıldı.
 BAE Dışişleri Bakanı Abdullah bin Zayid Al Nahyan imzanın ardından bu anlaşmanın daha önce Arap ülkelerinin İsrail rejimi ile imzaladığı anlaşmalarla uyumlu olduğunu iddia ederken, Batı Asya’nın tamamına yayılmasını ve bölgeye barış getirmesini beklediklerini söyledi.
Bu arada BAE, Tel Aviv'deki büyükelçiliğini açmaya ilaveten Başkan Ishaq Herzog da dahil olmak üzere çeşitli siyonist yetkilileri ağırladı. Diğer yandan BAE, diğer Arap ülkelerini İsrail ile ilişkileri normalleştirmeye teşvik etmeye çalışırken öbür yandan Abraham anlaşmasını canlı tutmak için Siyonist yetkililer ve rejimle diplomatik ilişkileri olan Arap ülkelerinden yetkililerle toplantılar düzenliyor.
Bu bağlamda BAE, Mısır’ın  Şarm El-Şeyh toplantısına ve Negeb Çölü toplantısına katıldı. BAE, böyle bir yaklaşımın bölgede ve de Siyonist rejim ve Filistin arasında barışın yayılmasına yol açacağını iddia ediyor. 
Fakat geçen yıl 11 günlük savaş, korsan rejimin arada bir saldırıları ayrıca işgal edilen topraklarda ve Filistin’de Filistinlilere karşı şiddetin devam etmesi ise Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkelerin korsan rejime karşı tutumlarının barışın yayılmasına sebep olamazken aynı zamanda bu rejimin Filistinlilere karşı baskı ve şiddetinin de artması için ortam hazırladığını gösteriyor.
Bu bağlamda, mübarek Ramazan ayının başından bu yana İsrail rejimi ordusu tarafından yaklaşık 17 Filistinli şehit olurken korsan rejimin özellikle batı yakanın kuzeyinde olan Cenin’de şiddetinin zirveye ulaştığını gösteriyor.
Irkçı rejim askerleri geçen Cuma günü Mescid-i Aksa’ya saldırarak 450’den fazla Filistinliyi yaralarken en az 400’ünü tutukladı. 
BAE Dışişleri Bakanlığı geçen Cuma günü İsrail'in Filistinlilere yönelik askeri saldırısını kınadı fakat bu kınamanın yalnızca göstermelik bir politika olduğu ve BAE hükümetinin uygulamada farklı davranacağı açıktı. Abu Dabi hükümeti bu bağlamda iki girişimde bulundu.
İlk adımda, 8.000 kapasiteli bir siyonist yerleşim bölgenin kurulmasını kabul etti. Hali hazırda 2500 Yahudi, BAE’de bulunuyor ve Fars Körfezi Yahudiler topluluğu başkanı haham Eli İbadi, bu sayının gelecek 5 yılda 4 katına çıkacağını tahmin ettiler.
İkinci adım, BAE'nin 15 Mayıs'ta Siyonist rejimin kuruluşunun 74. yıldönümü kutlamalarına katılma kararıdır. Filistinlilerin, ana vatan topraklarının gasp edilişi yıldönümü olduğu için Filistinlilerin Nekbe günü olarak adlandırdıkları 15 Mayıs tarihinde, Birleşik Arap Emirlikleri bu yıl korsan rejimin kuruluş yıl dönümü kutlamalarına katılacaktır, böylece Filistin ülküleri ve çıkarlarına bir darbe daha indirecektir.
BAE’nin utanç verici her iki eylemi ise bu ülkenin bir yandan Arap ve Müslüman olma kimliğini aşarak korsan rejim sahasında oynamaya karar verdiğini, diğer yandan ise Abu Dabi’nin Siyonist rejimin Filistinlilere karşı geniş çaplı şiddetini umursamadığını gözler önüne seriyor.

parstoday