ŞAKİR TARIM YAZDI: İSRAİL İLE NORMALLEŞİLMEZ

 

Görüntülenme: 1159 Tarih: 22 Şubat 2022 12:43
ŞAKİR TARIM YAZDI: İSRAİL İLE NORMALLEŞİLMEZ

TÜRKİYE kamuoyunu bir aydır meşgul eden konuların başında İsrail Cumhurbaşkanı Yitzak Herzog’un Türkiye’yi ziyaret edecek olması geliyor. Ankara’nın; 9-10 Mart günleri Antalya’daki bir toplantıya davet ettiği Herzog, aile boyu Siyonist bir kökenden geliyor. İşgal, terör, saldırı ve katliamları ile anılan İsrailli bir yetkilinin Türkiye’ye davet edilmesi düşündürücüdür. İşgalcinin yaptıklarını meşrulaştırmak anlamına gelir. Zalim, zulmettiği ile kalmamalıdır.

     Hükümetin; İsrail’in Filistin’de yaptığı saldırı, katliam, Mescid-i Aksa’ya baskınlar düzenlemesi karşısındaki “one minute” ve hançerelerini yırtarcasına seslendirdiği diğer söylemlerini hatırlayın! Şimdi, İsrail’in çıkarlarını gözettiklerine göre, o sözleri halkımıza karşı “kahramanlık gösterisi” olarak mı söylemişlerdi, dersiniz?

O sert sözlerden sonra, İsrail’de ne değişti de, böyle bir farklılık ortaya koydular? İsrail mi değişti; hükümet mi? İsrail, 5785 yıllık tarihinden bu yana ideallerinden hiç geri adım atmadı. Arz-ı Mev’ûd idealinden vazgeçmedi. Türkiye topraklarında gözü var. Doğu ve Güneydoğu Anadolu topraklarının önemli bir bölümü Arz-ı Mev’ûd haritası içindedir. Siyonist tehlikeye karşı devamlı dikkatli ve uyanık olmak zorundayız.

     İsrail, işgal sonucu Filistin topraklarına yerleşti. Hâlbuki o topraklar 2 bin senedir Filistinlilere aitti. Çeşitli oyunlarla, başka ülkelerdeki Yahudileri Filistin topraklarına yerleştirdiler. Filistinlileri kendi öz topraklarında parya haline getirdiler. Bölge, 72 senedir bomba, tank ve silah sesleriyle anılıyor. Mazlum Filistinli kardeşlerimiz kan, acı ve gözyaşına boğuldu.   

 

HERZOG’A DİKKAT!

  SİYONİST zihniyet hep aynıdır. Ariel Şaron, Netanyahu neyse, Herzog da öyledir. Üçü de katı Siyonist emeller taşıyor! Herzog da Siyonist emelleri olan bir aileden geliyor. Dedesi, Siyonizm’in hedefine ulaşması için istihbarat görevleri yapmış. 1949’da şehit edilen Müslüman Kardeşler teşkilâtının kurucusu Hasan el-Benna’nın bu süreçte şehâdete yürüdüğü biliniyor. Babası da terör işlerini yürütmüş bir Siyonist. Herzog ve yönetimine karşı çok dikkatli olmalıyız.

Peres, 2008’de TBMM’de konuşturulurken Cahit Sıtkı’nın “Memleket İsterim” şiirini okumuştu. Siyonistler kendilerini sembol ve rumuzlarla ifade ederler. Peres’in istediği “memleket”in Türkiye olmadığından emin misiniz? Hep; işgal, terör, saldırı ve katliamlarla anılan bir kişinin Meclis’te konuşturulup milletvekillerine, elleri patlarcasına ayakta alkışlatılması Türkiye’ye yakışmayan bir görüntü idi. Ümit ederim, benzeri bir ayıbı tekrar yaşamak zorunda kalmayız.

  ABD ve Avrupa ülkeleri İsrail’in güvenliğini savunmayı vazgeçilmez görev olarak görüyorlar. Bölgede işgal, terör ve saldırıları ile tanınan bir gücün İslâm dünyasını sürekli huzursuz etmesini sömürgeci emellerine uygun görüyorlar. Türkiye yöneticileri Batı ülkelerine gittikçe, onlara “İsrail’le normalleşme” telkin ediliyor. Bunu yapmazlarsa soğuk davranıyorlar. Hükümetin işgalciye karşı sıcak ve yumuşak mesaj vermesi bu yüzden!

   Türkiye “dayatılmış” bir dış politika izleyemez. Dış politikasını kendisi oluşturur. İsrail’le normalleşmeyi kabul etmek, bizim “normal olmadığımız” anlamına gelir. Türkiye buna alıştırılmak isteniyor. Hiçbir zaman ülkemizin bağımsızlığını tehlikeye atamayız.

 

ÖNCE İÇ BARIŞ

   TÜRKİYE Hükümeti, içte diğer siyasi partilerle normalleşemediği halde, İsrail’le normalleşme adımları atarsa, bu durum Türkiye’nin güvenliği hakkında endişeler oluşturur. Hükümet hayırlı bir iş yapacaksa, önce iç barışı sağlamalı; kutuplaştırma ve ayrıştırmaya fırsat vermemeli; birlik ve bütünlüğümüzü pekiştirmelidir.

     Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, “Filistinlilere yapılan zulümler zirveye çıktı” diyerek, hükümete Herzog uyarısı yaptı: “Dünya barışının önündeki en büyük sorun Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) olarak anılan Büyük İsrail Projesi’dir (BİP). Yahudiler zorla başka ülkelerden göç ettirilerek Filistin bölgesine yerleştirilip İsrail’i kurdurdular. Zulüm dendiği zaman mangalda kül bırakmayanlar, terör pazarlayıcısı Herzog’u Türkiye’ye çağırıyor.” (16.02.2022)

     Herzog’un Türkiye ziyaretinin asıl sebebi, İsrail’in Filistin’den gasp ettiği doğalgazı Türkiye üzerinden Avrupa’ya pazarlatmak. Yani, Türkiye’yi İsrail adına taşeronluk yaptırmak! Türkiye, önce Filistin ve İslâm dünyası ile normalleşsin de, doğalgaz konusunda malın sahibi Filistinlilerle anlaştıktan sonra pazarlamaya girişsin. Dış politikada “İslâm Birliği” vizyonuna sahip olmanın zorunluluğu açık değil mi?

 İşgal, terör ve saldırıları ile anılan zalimlerle normalleşmek, hak ve adaletle anılan şerefli tarihimize bir lekedir. Abdülhamit Han’ın Siyonizm hassasiyetini yok saymaktır. Ömrünü huzur ve barış dünyasının kurulmasına adayan; bu sebeple Siyonizm’in bütün planlarını deşifre eden Millî Görüş Lideri Necmettin Erbakan’ın mücadelesi ve Filistin davasına ihanettir. Tarihî misyonumuz mazlum ve haklıların yanında yer almayı gerektirir.

ŞAKİR TARIM/MİLLİ GAZETE

Yorumlar