El-Cezire televizyonunun kendisiyle 02 Ocak 2022 Pazar akşamı yaptığı ve Quds Press Ajansı'nın takip edip yayınladığı etraflı röportajda ikinci önceliğin Filistin direnişinin alanını genişletip, hem Gazze hem de Batı Şeria’da yaymak olduğunu ifade etti.

Heniyye devamla, “Üçüncü önceliğimiz, bütün Filistinlilerin katılımını sağlayacak, ortak bir siyasi program üzerinde ittifak etmeyi temin edecek, yerleşim işgaline karşı devrimci bir stratejiyi sağlayacak, dönüş hakkının düşürülmesine mani olacak olan Filistin uzlaşısını ve Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ)’nün yeniden yapılandırılmasını sağlamaktır.” dedi. 

Hareketin dördüncü önceliğini de ifade eden Hamas lideri Heniyye, “Dördüncü önceliğimiz ise esirlerin özgürleştirilmesidir. Kassam Tugayları'nın elinde dört İsrailli esir asker var. Celbu’ (Gilboa) Cezaevi'nden (özgürlük tüneliyle) kaçan ve daha sonra tutuklanan esirler de muhtemel bir esir takas anlaşmasının bir parçası olacaklardır. Filistin direnişi, işgalci İsrail’i esir takas anlaşması için zorlama gücüne sahiptir.” ifadesini kullandı. 

El-Cezire Televizyonunun Hamas Siyasi Birimi Başkanı İsmail Heniyye ile Yaptığı Röportajdan Satır Başları:

Kudüs Kılıcı
Hamas Siyasi Birimi Başkanı İsmail Heniyye verdiği röportajda, Filistin direnişinin Kudüs Kılıcı Savaşı'nda işgalciyi hayatın her alanında felç ettiğini söyledi. 

Direnişin İsrail’in caydırıcı stratejisine karşı zafer kazandığını ve işgal rejiminin ekonomisine büyük zarar verdiğini belirten Hamas lideri Heniyye, direnişin son savaşta gösterdiği gücün, 34 yıllık bir çalışmanın neticesi olduğunu, bunun da onun özgürlük, dönüş hakkı ve işgalciyi Filistin’den kovma projesini başarıya ulaştırma düşüncesini yansıttığını söyledi.

Heniyye değerlendirmesinde; “Silahlı mücadele, Filistin direnişinin yapacağı operasyonların hep başında  yer alacaktır. Taş atmayla başlayan direniş, istişhad eylemleriyle devam etti ve düşmanla savaşma aşamasına gelindi. Roket ve füze konusunda da büyük bir ilerleme kaydeden direniş, önceleri çok basit imkânlarla kısa menzilli füzeler yaparken, şimdi daha uzun mesafelere ulaşan füzeler geliştirdi.” dedi.

2009 yılından beri yerel imkânlarla füzeleri geliştirme çabalarının sürdüğünü ve daha uzun menzilli füzelerin yapımı, işgal tanklarıyla diğer askeri imkânlarına karşı silahlarla saldırı amaçlı tünellerin hazırlanması için stratejik kararlar alındığını hatırlatan Heniyye, bu çabaların sonucunda füzelerin işgal altındaki Tel Aviv’e ulaştığını ifade etti.

Heniyye devamla; “2012 savaşından sonra direnişin savaşlardaki durumunu değerlendirdik. Bunun sonucunda işgalcinin Gazze’deki direnişi yok etme çabalarına karşı durmak için daha fazla güç toplama ve düşmana daha fazla acı verecek araç ve imkânlara sahip olmamız gerektiğini fark ettik.” dedi.

Direniş güçlerinin kazandığı zaferlerin işgale karşı gösterdiği direnişle ona karşı durma ve işgal güçlerinin heybetini kırdıktan sonra geldiğini belirten Hamas lideri İsmail Heniyye, Kudüs Kılıcı Savaşı'nın özgürlük için adeta bir prova olduğunu söyledi.

Batı Yaka’da meydana gelen ve gittikçe artan çatışmalarla işgalcinin Mescidi Aksa’yı esir alma girişimlerine bakarak yakın zamanda bir savaşı uzak bir ihtimal olarak görmediğini hatırlatan Heniyye,  Filistin direnişinin Filistin topraklarında Filistinlilerin öngürdüğü şekilde işgalci İsrail’in varlığına karşı faaliyetlerini sürdürdüğüne dikkat çekti.

Herkese açığız

Hamas’ın içinde bölünme ve ihtilafın olduğunu kesin bir dille reddeden Heniyye, Hamas hareketinin kimliğine, stratejik ilkelerine bağlı olduğunu, siyasi değişimlerle muamelede son derece uyumlu olduğunu, Hamas’ın İran ile ilişkisinin ise stratejik olduğunu ve bu ilişkinin hareketin bölgedeki güç dengelerini anlamanın bir sonucu olduğunu ifade etti.

Suudi Arabistan ve Mısır ile ilişkisine de açıklık getiren Heniyye “Suudi Arabistan ile ilişkimiz çok iyiydi. Kral ve veliahdına birkaç kez mektup gönderdik. Mısır’la ilişkimiz de iyidir. 2012-2016 yıllarında gördüğü muameleye rağmen Mısır, Hamas’ın siyasi ilişkileri açısından sağlam bir yer olmuştur.” dedi. 

Mısır’ın Filistin uzlaşısı, esir takası anlaşması, Rafah kapısının açılması ve Gazze imarı gibi önemli dosyaların sorumluluğunu üstlendiğini belirten Heniyye, Hamas’ın ilişkileri geliştirmek istediğini söyledi.

Hamas hareketinin kararlarını bağımsız aldığını belirten Heniyye, “Hamas’ın bazı ülkelerle ilişkisi, bölgede başka ülkelere karşı pakt kurmak amaçlı değildir. Ümmetin düşmanıyla karşı karşıya olan Filistin halkını mezhep çatışmalarına sokmamak gerekir.” dedi. 

Hamas hareketinin dış ilişkilerine de değinen Hamas lideri Heniyye, “Yüzyılın Anlaşması'nın ortaya çıkması, İsrail’in normalleşmeyle bölgeye sızması Filistinlilerin bu engellere karşı herkese açılmalarını zorunlu kılmaktadır.” ifadesini kullandı.

İngiltere’nin Hamas hareketini terör örgütü ilan etmesine de değinen Heniyye, İngiltere’nin İsrail’in baskı ve şantajlarına boyun eğdiğini ve bu kararın İngiliz halkının Hamas hareketine ve Filistin davasına olan ilgi ve dayanışmasına bir tepki olduğunu kaydetti.

Hamas hareketinin şimdiki durumuna da değinen Heniyye, hareketin ilkeleri üzerinde dimdik ayakta durduğunu ve asla eğilmeyeceğini kaydetti.

Filistin Enformasyon Merkezi