Zuheyr Andraos

Raialyoum

Hizbullah'ın geçtiğimiz hafta Lübnan'a kadar uzanan sınır boyunca nitelikli operasyonlar yürütmesini Tel Aviv'deki güvenlik kaynakları geniş ve ayrıntılı bir şekilde ele aldı. İsrail medyasının çeşitli yönleriyle uzun uzadıya gündeme taşıdığı operasyon hakkında Siyonist liderliği ise sessizliğini korudu.

İşgalci İsrail'in yarı resmi televizyon kanalı olan Kanal11, Siyonist Güvenlik Bakanı Naftali Bennet'in başka bir konuyu değerlendirmek üzere katıldığı bir program sırasında fırsattan istifade, Lübnan sınırında Hizbullah ile yaşanan son tırmanmayı sordu. Sağcı bakan soru karşısında şaşkınlığını gizleyemedi. Bazı üstü örtülü meselelerin perdesini medya önünde aralamak istemediğini söyleyen bakan Bennet adeta bir tavus kuşu gibi sallandığı konuşması sırasında, İsrail'in Hizbullah'ın kışkırtmalarına cevap veremediği gerçeğini yalanlayarak İran'ın Ortadoğu'daki yayılmasına karşı gizli operasyonlar yaptıklarını ifade etti.

İsrail sığınak liderleri sessizliğini korurken, Arap medyasının ağırlık merkezi olarak görülen Körfez medyasının Amerikan New York Times gazetesi tarafından yayınlanan İsrail hikâyesini aktarması da dikkat çekti. İsrailli ve Ortadoğulu yetkililere dayandırılan haberde, İsrail'in Suriye'deki Hizbullah unsurlarının konvoylarını hedef almadan önce, can kaybından ve Lübnan ile savaş riskinden kaçındıkları için uyarma politikası uyguladığı iddia edildi. Aynı hikâye, İsrail medyası tarafından da resmi açıklama olarak yayınlanmıştı. Bu durum karşısında Körfez medyası ve sosyal medya hesapları İsrail ile Hizbullah arasında bir koordinasyon ve işbirliği olduğunu öne sürecek kadar ileri gitti.

Bunun yanı sıra, Siyonist Kanal13 televizyonu askeri analisti Alon ben David Maariv gazetesinde yazdığı bir makalede, İsrail'in Lübnan'dan çıkışının üzerinden 20 yıl geçtikten sonra, geçen haftanın sonunda Siyonist varlığın Hizbullah ile arasında gelişen karşılıklı ve hassas caydırıcılık dengesini tekrar hatırladığını vurguladı. Makalede, aynı zamanda Hizbullah örgütünün o zamandan bu yana çok büyüdüğü ve bir ülkenin yeteneklerine sahip olan bir orduya dönüştüğüne dikkat çekildi.

Her şeyi gölgesinde bırakan salgın günlerinde, işgal topraklarındaki sınır çitlerinin delinmesi olayının verdiği tehlikeli mesajın kaybolduğuna işaret eden Siyonist analist, İsrail'in Hizbullah'a keskin ve caydırıcı bir mesaj gönderme girişiminin Hizbullah tarafından gelen cesur bir yanıtla sonlandırıldığını belirterek “bizim caydırıldığımızı unutmayalım” dedi.

Analist, Şam-Beyrut yolu üzerinde saldırıya uğrayan Hizbullah eylemcilerinin aracına da değinerek, aracın içindeki 4 Hizbullah unsurunun Suriye'den Lübnan'a geçerek İran'dan gelişmiş malzeme kaçakçılığını yaptığını ifade etti. Makalede, henüz Suriye topraklarında olan aracın yakınlarına füze fırlatıldığını ve bu sayede aracın içerisindeki dört Hizbullah unsurunun kenara çekerek inmeye fırsat bulduktan iki dakika sonra araca ikinci bir füze fırlatılarak imha edildiği öne sürüldü.

Siyonist analist ayrıca saldırıda aracın içindeki unsurlara zarar vermeme düşüncesinin Hizbullah'ın geçen Ağustos ayından beri sürdürdüğü denklemin bir parçası olarak varsayılabileceğini öne sürdü: Suriye topraklarında gerçeklemiş olsa bile, Lübnanlıların kuzey sırındaki tüm ihlallerine ölümcül bir cevap veriliyor. Ancak saldırı filmini izlemek diğer endişe verici yönleri de beraberinde getiriyor. Yanlarına bir füze düşen insanların çoğu, düşünmeden korkuyla arabadan kaçar. Ne var ki bu dört kişinin arabadan soğukkanlı bir şekilde indiği ve hiç paniğe kapılmadan rahat bir şekilde oradan uzaklaştığı ortaya çıktı. Bu durum, füze haberinin onları şaşırtmadığını gösteriyor. Şaşırmak şöyle dursun, patlamadan birkaç saniye sonra hiçbir baskı olmadan arabaya geri dönen Hizbullah unsurları, aracın içindeki eşyalarını aldılar.

Analist Hizbullah'ın operasyona verdiği cevabın 48 saat sürdüğüne dikkat çekerek, cumartesi gecesi Hizbullah'tan üç grubun sınıra doğru gizli yollardan ilerlediği, sınır çitlerinde 3 ayrı delik açtıktan sonra arkalarında sadece elektrikli telleri kestikleri aletlerin kalıntılarını bırakarak yok olduklarına dikkat çekti. İsrail güçleri hızla bölgeye ulaşsa da kimseyi bulamadı.

Ben David, Hizbullah'ın İsrail'in gözlem noktalarındaki ölü noktaları analiz etme yeteneğinden ve çitlere iz bırakmadan yaklaşmalarından dolayı şaşırmaya gerek olmadığını çünkü Hizbullah askerlerinin çoğunluğunun bölgedeki her yolu, vadiyi ve köyleri iyi bildiğini belirtti. Analiste göre Hizbullah'ın verdiği mesaj ise şöyle: Eğer istersek İsrail yerleşimlerine ulaşabiliriz. Buna göre İsrail'in kuzey sınırına yerleştirdiği çok sayıda kamera ve gözlem aracına rağmen burada hâlâ onlarca noktada boşluklar bulunuyor. Bu ölü alanlar izini belli etmeden sınır çitlerine ulaşmalarına izin verdi.

Taktiksel açıdan İsrail ordusunun bölgedeki kamera ve diğer stratejik gözlem araçlarını tekrar düzenlemesi gerektiği sonucuna varan analist, stratejik açıdan ise bu olayın İsrail ordusuna Hizbullah ve unsurlarına yönelik eylem politikasını tekrar düşünmesi gerektiğini gösterdiğini söyledi. Analist makalesinin sonunda, Hizbullah'a saldırı politikasını risksiz yönetmenin çok zor olduğunu vurgulayarak, Hizbullah'ın hassas füze üretme hırsının Yahudi devleti için stratejik bir tehdit oluşturduğunu ekledi.

Çeviri: Merve Soydaş

Medya Şafak