KUDÜS GÜNÜ’NDE MEYDANLARI DOLDURALIM

KUDÜS GÜNÜ’NDE MEYDANLARI DOLDURALIM

Bismillahinnur.

         ‘’ Ayetlerimizden bir kısmını kendisine gösterelim diye kulunu geceleyin Mescid-i Haram’dan çevresini kutlu kıldığımız Mescid-i Aksa’ya götüren (Allah), her eksiklikten uzaktır. O işitendir, görendir.’’ [İsra Suresi 1. Ayet]

         Aziz Müslümanlar ! Yine bir Kudüs Günü’nün daha arifesinde  bulunuyoruz. Rahmetli İmam’ın, İslam Dünyası’nın ve insanlığın geleceğini düşünen ve planlayan bir alim ve lider olarak, bundan 37 yıl önce mübarek  Ramazan ayının son cuması olarak ilan etmiş olduğu ‘Dünya Kudüs Günü’ bu sene 10 Temmuz’da tüm dünyada geniş katılımlı yürüyüşler, kitlesel basın açıklamaları, cami ve  salon toplantılarıyla idrak ve ihya edilecek İnşallah.

         Bu yazımızda ilk kıblemiz olan Mescid-i Aksa’nın ve Kudüs’ün bizim için ne kadar önemli olduğunu uzun uzun anlatmayı gerekli görmüyorum. Zaten yukarıdaki ayet-i kerime meali fazla söze hacet bırakmıyor. Camilere ve dini sohbetlere katılıpta  Mescid-i Aksa’nın ve Kudüs’ün  İslam Dini açısından ne kadar önemli olduğunu bilmeyen hiçbir Müslüman yoktur diye düşünüyorum.

         Peki! Hangi mezhepten hangi ırktan hangi cemaatten hangi partiden olursa olsun tüm Müslümanlar Kudüs’ün ve Mescid’i Aksa’nın önemini biliyor olmasına rağmen, neden hala bu mübarek mescidin ve beldenin Siyonistlerin işgali altında olduğunu hiç düşündük mü acaba? Bugün sayısı neredeyse  1.5 milyara ulaşan İslam alemi neden bu ağır zilletin altında ezilmektedir, hiç sorguladık mı? Dünya Müslümanlarının yüzde kaçının Mescid-i Aksa’yı özgürlüğüne kavuşturmak diye bir derdi vardır?  Ya da Mescid-i Aksa ve Kudüs’ün kurtuluşu için mücadele eden Filistinli kardeşlerimize maddi ve manevi destek veren Müslüman ülke, kuruluş, cemaat, parti sayısı kaç tanedir sizce?

         İşte! Dünya Kudüs Günü’nün arifesinde bu sorularla yüzleşmek ve bu mübarek mescidin ve beldenin Siyonist işgalden kurtarılması için neler yapabileceğimizi konuşma ve eyleme geçme vaktidir şimdi!

         Bunun başlangıç noktası da 10 Temmuz’da idrak edeceğimiz Dünya Kudüs Günü’nü önemine ve şanına yakışır şekilde ihya etmektir.

         Bugünde on yıllardan beri yapıla gelen etkinlikler herkesin malumudur. Fakat kanaatimce bugünde yapılacak etkinliklerin en hayırlısı Cuma namazı çıkışlarında geniş halk kitlelerinin katıldığı yürüyüşler ve kitlesel basın açıklamalarıdır. Cuma namazı çıkışlarında cemaatin hep birlikte atacağı ‘’ KAHROLSUN  İSRAİL , YAŞASIN KUDÜS’’ sloganları Siyonistlerin kafasına balyoz gibi inecek ve Kudüs’ümüzün kurtuluşunu müjdeleyecektir bizlere ve tüm insanlığa.

         Bazı kardeşlerimizin Kudüs Günü’nde değişik bahanelerin arkasına saklanarak meydanlara çıkmaktan kaçındıklarını görmekteyiz üzülerek. Özellikle de bu önemli güne herkesten daha çok sahip çıkması gereken bazı Müslümanlar bu konuda üzerlerine düşen vazifeyi hakkıyla yerine getirmiyorlar. Halbuki, her şehirde görüşleri birbirine yakın STK’ların rahatlıkla  kurabileceği Kudüs Günü Platformlarıyla meydanlara çıkılıp kitlesel basın açıklamaları ve yürüyüşler yapılabilir. İstanbul’da kurulmuş olan ‘’Kudüs Günü Platformu’’ bu konuda tüm Müslümanlara güzel bir örnektir diye düşünüyorum. Değişik STK’lardan fakat hepsi de Kudüs sevdalısı Müslümanlar senelerden beri muazzam bir disiplin ve şuurla Dünya Kudüs Günü’nü Fatih Camii’nde ve Saraçhane Parkı’nda  ihya ediyorlar. Kendilerini bir kez daha tebrik ediyorum. Rabbimiz birlik ve beraberliklerini daha da bereketlendirsin İnşallah amin.

         Peki ya Ankara’daki Müslümanlar Kudüs Günü’nde ne yapıyorlar? Mazlumder’in, Siyonist Rejim’in konutu önünde yıllardan beri büyük bir özveriyle yaptığı iftar ve basın açıklamasının dışında Ankara’daki Müslümanlar ne yapıyorlar Allah aşkına? Niyetim kimseyi incitmek değil lütfen kimse beni yanlış anlamasın. Fakat ülkemin başkentinde Kocatepe Camii’nde Cuma namazını eda ettikten sonra Siyonist İsrail Elçiliği Konutu’na veya ABD Elçiliği’ne yürünüp orada kitlesel bir basın açıklaması yapılamaz mı? Ankara’daki STK’lar bunu yapamaz mı? Bendeniz çok yakından biliyorum ki, Ankara’daki kardeşlerimiz bunu rahatlıkla yapabilir. Geçen sene Mısır ve Gazze olaylarında bunu yapabileceklerini ispatladılar. Buradan yanlış anlaşılmamak için isim vermeden Ankara’daki STK’lara seslenmek istiyorum: Sizler! Hiçbir İslami  grubu rahatsız etmeden ve ihtilaflı siyasi konulara girmeden  Kudüs ve Mescid-i Aksa merkezli ortak bir bildiri hazırlayıp Cuma sonrası Kocatepe’den Siyonist Elçiliğe yürüyebilirsiniz. Bunu yapmak zor değil ve Ankara’da bunu yapabilecek pek çok muvahhid kardeşim var. Vakit geç değil. Haydi! Daha neyi bekliyorsunuz? Yoksa, ‘’bize Kudüs’ün kurtuluşu yolunda yardım edin’’ diyen  Filistinli Müslümanların feryatları kulaklarınıza gelmiyor mu?

         Bu arada Kudüs Günü konusunda duyarlılık gösteren özellikle Saadet Partisi, AGD ve Hüda Par’ı ( Mustazaflar Cemiyeti) da burada şükranla anmak gerekiyor. Rabbimiz kendilerinden razı olsun.

         Türkiye’mizde ve Avrupa ülkelerinde  bu yazıyı okuyacak tüm kardeşlerimden ricam şu : Dünya Kudüs Günü ile ilgili olarak alimlerimizin de vurgulamış olduğu şeri vazifemizi yerine getirmeye çalışalım.

         Bugün eğer İslam ülkelerinde akan kanın ve zulmün durmasını ve Siyonist İsrail devletinin ortadan kalkmasını  istiyorsak, aramızdaki tüm ihtilafları ( mezhepsel, kavmi, hizbi vb.) bir kenara bırakarak ortak davamız olan Kudüs ve Mescid-i Aksa  etrafında kenetlenelim. Bunun da ilk yolu Dünya Kudüs Günü’nü gerektiği şekilde ihya etmekten geçer.

         O zaman 10 Temmuz’da tüm Türkiye’de ve Avrupa ülkelerinde meydanları dolduralım. Hep beraber  ‘’ Kahrolsun Siyonizm, Yaşasın Kudüs’’ feryadını yükseltelim.

www.kudusgunu.com                                          Kemal Kemahlı