MAVİ MARMARA GAZİSİ ZEKİ KANAT: MAVİ MARMARA'YI UNUTTURMAK İSTEYENLERİ ALLAH'IN ŞİDDETLİ AZABI BEKLEMEKTEDİR

MAVİ MARMARA' NIN 12. YIL DÖNÜMÜNDE SUNDUĞUM TEBLİĞDİR :
     Bismillahirrahmanirrahiym, selam aleyküm. Arkadaşlar bu düzenlediğimiz programın hayırlara vesile olmasını diliyorum. Ben burada sizin 6-7 dakikanızı alacağım.
     Verdiğimiz söz olan; 'unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız'ın gereğini yapmak için buradayız. Kala kala bir avuç kaldık. Bu tarih boyunca hep böyle olmuştur. Rabbimiz'in Asr suresinde belirttiği gibi. Haklılar, direnenler hep azınlık olmuş, çoğunluk hüsranda kalmıştır. 
     Malumunuzdur, bu konu hep gölgelendiği için, yeterince işlenmemiş ve neticede yaşı 30'a dayanan gençlerimiz olaya tam şahid olamamıştır. 12 yıl geçti, biraz hatırlatmak gerek.
 

MAVİ MARMARA NEDİR?

Mavi Marmara harekatı, hem İslami hem de insani boyutları olan bir harekettir. Gemide her ülkeden, renk, ırk ve dinden insanlar vardı. Neticede bu gemide buluştuk ve tüm insanlık adına yapmamız gereken işe koyulduk. Gazze' de bizi karşılama hazırlıkları tamamdı. Bir heyecan ile yola çıktık. Serbest sulardaydık ve bir tek silahımız yoktu. Gemi bir düğün alayı gibiydi. Ezgilerle, sohbetlerle, sevinç ve ümitle bir zulmü sonlandırmaya gidiyorduk. Ancak şeytan ve dostları buna müsaade etmedi. 70 yıldır Filistinlilere yaptıklarını, 70 dakika bizlere de yaşattılar. İnsanlığımızı, sevincimizi, kardeşliğimizi kıskandılar ve gemiyi kan gölüne çevirdiler.
 

NE YAPILDI?

Bu yolcu gemisi ve 6 yük dolu gemi, pisrailin deniz ve hava kuvvetlerince sarıldı. Sanki savaş çıkmıştı. Jetler, denizaltılar, helikopterler, zodyaklar, heronlar. Bunlar ve gemide tavırlarını gördüğümüz askerler bu milletin paronoyak olduğunun göstergesiydi. Dünya canlı olarak bir katliam izledi. 10 şehid, 50 yaralı, 600 esir, tüm eşyaların yağmalanması, çalınması, işkenceler, tehditler... Bu mağduriyetlerin hesabı yok ama gene de yapıldı. Bu mağduriyetin maddi bedeli yaklaşık 3 milyar dolardır. Ne ödendi, 20 milyon dolar, o da bağış olarak kaydedildi. 
 

GEMİ NE YAPILABİLİRDİ?

Araştırmanızı talep ediyorum. Tarsus'ta Nusret Mayın Gemisi ve Samsun'da Bandırma gemisi nasıl karaya çıkarılıp 'anıt gemi' 'müze gemi' yapıldıysa, bu da olabilirdi. İçine konacak büyük kumbaralarla da tüm masraflarını kendi karşılar ilelebed yaşardı. Yaşı 30'a dayanan gençlerin bu konuyu bilmediklerine dair şikayetler geliyor. Gençler haklı, en önemli ispatımızı, görselimizi ve anıtımızı elimizden aldılar. Yılda 2-3 saat anarak mı yaşatacağız Mavi Marmara' yı. Geminin nerede olduğunu pek bilen yok. Bunun dışında hukuka müdahale edilmeyecekti. Ve dünyada bir parça adalet kalmışsa, bunun karşılığını talep edecek, yeni seferlere yol açacaktık.
Bir pisrailli siyonistin 'biz Türkiye' de pisraildekinden daha güçlüyüz' söylemi ne yazıktır ki doğru çıkmıştır. Bu zorumuza gidiyor. Bunun öyle olmadığını göstermek istiyorsak, önce gemiye hayat vermeliyiz. Orada dava anlatılacak, yeni nesillere taşınacak, herkes sorumluluk üstlenecek. Zaten böyle olmak zorunda. Olmazsa onların hesabı işleyecek, ve onların nesli gelip inançları gereği bizi yok etmeye çalışacaktır. Dileriz bizden sonraki nesil bizden iyi çıkar ve bizlere yapılanların intikamını uzlaşmaz siyonistlerden alır.
     Mavi Marmara konusu yok edilmek istense de, bir kalemde geçiştirilecek  konu değildir. Üzerine filmler, belgeseller yapılan, kitaplar yazılan, dünyanın her yerinde adına anıt, su kuyusu, okul, yetimhane gibi eserlerle ve en önemlisi 10 şehidiyle dimdik ayaktadır.

Mavi Marmara tarihteki sarsılmaz yerini almıştır. O'nu unutmak ve unutturmak isteyenleri, tarihe gömmek isteyenleri Allah'ın şiddetli azabı beklemektedir.

Unutmayın, siyonistler döverken ağlarlar. Onların hırsızlıklarını yakaladığınızda, siz onları bıraksanız da onlar sizi bırakmaz. 
 

SON OLARAK

12 yıl geçmiş olmasına rağmen bir Mavi Marmara gazisi Mescidi Aksa' yı ziyaret edemez. Hemen siyonistler izni iptal edip ülkesine yollar. Bu işgal değil midir? Neticede siyonistlerin planı tıkır tıkır işliyor. Her geçen gün arzı mev'uda, vaad edilmiş topraklara, yani bize doğru adım adım geliyorlar. Daha dün 'bayrak yürüyüşü' adı altında, yine Mescidi Aksa' ya saldırdılar. Onlarca yaralı ve esir var. Her bir saldırıda yeni yerlere giriyor, kirletmedik ve basmadık bir yer bırakmıyorlar. 
Filistin devleti diye bir aldatmaca duymuşsunuzdur. Bu nasıl bir devlettir ki, bir helikopteri, tankı, uçağı, parası yok. Bir ülke düşünün ki Hatay misali, işgal neticesinde, bir parçası Erzin'de, bir parçası Belen'de falan bırakılmış olsun. Birinden diğerine gidecek Filistinli onlarca noktada aransın. 
Bunu kabul etmektense direnelim diyen Filistinliler kurtuluş savaşı veriyor, ve bunları desteklemek farzdır. Onlara müteşekkir de olmalıyız, çünkü siyonistlerin hedeflerine ulaşmalarına engel oluyorlar. Ateşin bölgeye sıçramasına engel oluyor ve Mescidi Aksa' mızı himaye ediyorlar. 
     Son olarak; İskenderun Mavi Marmara şehidi Cengiz Akyüz'ümüzün, burada bizi dinlediğine inanıyorum. Benden şikayetçi olmasın diye ve görevimi yapmış olmak adına uzatmadan şu soru ile bitiriyorum:

Halkı müslüman olan ülkelerin yöneticileri, pisraille normalleşnek için sıraya girmişlerdir. Kendilerine gelen peygamberleri şehid eden, yüce Allah'ın peygamberlerinin normalleştiremediği pisraillileri siz mi normalleştireceksiniz?

Vesselam...
 Zeki Kanat  İskenderun Kültür Merkezi  30-05-2022

İSLAM ÜLKELERİ, 02 Haziran 2022 04:27