YEMEN'DEKİ SUUD KUŞATMASI KIRILIYOR MU?

Yemen'deki savaşın 7. yıl dönümüne bir hafta kala, zamanlama düzeyinde başlayan sürecin tamamı, tabloyu alt üst edebilecek sancılı ve önemli operasyonların yeni bir aşamasını başlatırken, önemli mesajları da yansıtıyor.

Satır araları, “Kuşatmayı Kırmak I” Operasyonu, Silahlı Kuvvetlerin Suudi ve BAE derinliklerinde kalitatif operasyonları yüksek hızda ve aşırı doğrulukta yürütme kabiliyetini ortaya çıkardı ve Yemen'in Roket Kuvvetleri ve Tahrikli Hava Kuvvetleri'nin mükemmel bir kabiliyetini ortaya koydu.

Aynı zamanda, Suudi liderliğindeki koalisyonun bu tür yetenekleri bozmak ve hedeflemek veya etkinliklerini azaltmak konusundaki küçük düşürücü başarısızlığını da ortaya koyuyor. Dahası, birçok siyasi analist, diğer tarafın Yemen Silahlı Kuvvetleri'nin Suudi Arabistan ve BAE'deki herhangi bir operasyonunu önlemeye hazır olduğu konusunda daha önce yayınlanan açıklamalarla alay etti.

Ayrıca, operasyonlar dizisi, Yemen askeri sanayileşme yeteneklerinin saldırganlık ülkelerinin uyguladığı ambargodan olumsuz etkilenmediğini ve Yemen'in bu teknolojileri üretmesini ve geliştirmesini ve bu konuda kendi kendine yeterli olmasını sağlayan hem yerel uzmanlığa ve beceriye sahip olduğunu ortaya koydu.

Yemen Silahlı Kuvvetleri tarafından yeni bir denklem kuruldu: "petrol için petrol." Yemen yaklaşık yedi yıldır kuşatma ve yakıt kıtlığı çektiği için, saldırganlık ülkeleri ve operatörleri de Yemen halkının yıllardır çektiği gibi acı çekmelidir. Yemen Füze Kuvvetleri ve Hava Kuvvetleri'nin caydırıcılık operasyonlarını durdurmasını istiyorlarsa, önce saldırganlıklarını durdurmalı ve kuşatmalarını kaldırmaları gerekir.

“Kuşatmayı Kırmak II” Harekatı, hem etki hem de zamanlama açısından çok önemli bir süreci temsil etti ve daha fazla siyasi ve askeri önemli denklemleri yürürlüğe koydu.

Operasyon, hedefleme aralığının Yanbu'dan Riyad'a, güneydeki Abha, Cizan ve Hamis Mushait eyaletlerine genişletilmesi noktasında özeldi. Buna ek olarak, hedefler ekonomik ve hayati hedefler olmak gibi iki nokta arasında değişti, Yemen Silahlı Kuvvetleri'nin açıklamadığı diğer hassas yerlerden bahsetmiyorum bile. Suudi rejimi tuzdan arındırma ve diğer bölgelerdeki enerji ve gaz santrallerinin hedef alındığını kabul etti; ancak Suudi Enerji Bakanlığı operasyondan sonra Yanbu rafinerisinde üretimde bir azalma olduğunu kabul etti.

Operasyon, Yemen halkına yönelik boğucu kuşatmanın devam etmesine, dünyanın en kötü yakıt krizine neden olan ve insan ıstırabını derinleştiren ve hayati sağlık ve hizmet sektörlerini tamamen felçle tehdit edmesine doğal bir tepki olarak gerçekleşti.

Siyasi olarak, Silahlı Kuvvetler, Suudi petrol tesislerini olası hedefler haline getiren, yaklaşan herhangi bir nitel müdahaleye hazır olduğundan, “İkinci Kuşatmayı Kırma” Operasyonu, operasyonların sonuncusu gibi görünmüyordu.

Ayrıca savaşın 8. yılı başlarken “Üçüncü Kuşatmayı Kırma Harekatı” gerçekleştirildi. Suudi Aramco'nun Cidde, Ras Tanura, Rabag, Cizan ve Necran'daki tesislerini hedef alan operasyon, Riyad, Abha ve Hamis Mushait'teki hayati ve hassas hedeflere de ulaştı.

Bir dizi askeri operasyonun sıklığı, Suudi liderliğindeki koalisyona milyarlarca dolara mal olan ABD ve Batı hava savunma sistemlerinin Yemen'den gelen füzeleri ve insansız hava araçlarını izlemede ve engellemede başarısız olduğunu doğruluyor.

Dört gün önceki son operasyonun ardından Suudi Arabistan'ın artık yedi yıl önceki kadar güvenli olmadığı ortaya çıktı. İşleri daha da kötüleştirmek için Suudi Enerji Bakanlığı, Suudi Arabistan'ın petrol üretim kapasitesini etkileyecek üretim, işleme ve rafinaj sektörleri için ciddi etkileri olduğunu kabul etti.

Suudi Arabistan artık yedi yıl önceki gibi değil, çünkü gökyüzü sadece on gün içinde, füzelerin ve insansız hava araçlarının neden olduğu alevlerin oluşturduğu bulutların gölgesinde kaldı. 

Niteliksel operasyonların mükemmel bir zamanlama ime gedçetmeykesi, yakıt fiyatlarının benzeri görülmemiş bir şekilde varil başına 130 dolara yükselmesine neden oldu ve geride Ensarullah Lideri Seyyid Abdulmelik el-Husi'nin yaklaşık üç gün önce açıkladığı şu denklemi bıraktı: “Ya barış teklifimizi kabul edersin ya da pişman olmaktan başka bir şeyle yüzleşmezsin.”

İntizar.web.tr

İSLAM ÜLKELERİ, 30 Mart 2022 03:24