YDH'nin haberine göre, Şehab News'in elde ettiği sızdırılmış belgeler ve aktivistlerin açıklamaları, olayın arka planında farklı bir gerçekliğe işaret ediyor: Gençlerin esas amacının işgal altındaki Batı Şeria’ya silah ulaştırarak Filistin direnişine destek vermek olduğu öne sürülüyor.

Yetkililerin “Ürdün Hücresi” adını verdiği ve 16 kişiden oluşan bu grup, resmi açıklamalara göre, yerli malzemeler ve dışarıdan temin edilen parçalarla yasa dışı biçimde roket üretmek, patlayıcı ve ateşli silah bulundurmak ve kullanılmaya hazır bir roketi gizlemekle suçlandı.

Ancak Şehab’ın yayımladığı soruşturma evraklarına göre, sanıkların hedefi bu silahları Ürdün içinde kullanmak değil, Batı Şeria’ya kaçırarak İsrail’e karşı yürütülen direnişi güçlendirmekti.

Bazı Filistinli ve Ürdünlü aktivistler, yayımlanan video itiraflarının kurgulanarak gençlerin motivasyonlarının çarpıtıldığını, Filistin’e yardım amacıyla hareket eden bu kişilerin krallık karşıtı sabotajcılar gibi sunulduğunu savundu. Aktivist Alaa el-Kudah, sosyal medyada yaptığı paylaşımda, Müslüman Kardeşler bağlantısı gibi bölümlerin öne çıkarılıp direnişe destek gibi temel ifadelerin kırpıldığını belirterek, "Neden bu bölümler sansürleniyor? Gençlerin Ürdün içinde saldırı planladığına dair kanıt nerede?" diye sordu.

Bir diğer aktivist Ubeyde eş-Şakran da soruşturma belgelerinde, sanıkların hedefinin Ürdün değil, Batı Şeria’ya yardım olduğunu net şekilde ifade ettiğini dile getirdi.

Hamas Siyasi Büro üyesi Basim Naim ise yaptığı açıklamada, Ürdün’ün bu kişileri hedef almasını sert şekilde eleştirerek bu adımı “utanç verici” olarak niteledi. Naim, direniş eylemlerinin kriminalize edilmesini İslam, Araplık ve insanlık değerleriyle bağdaşmaz olarak değerlendirdi.

Olay, siyasi yorumcular ve yazarlar arasında da geniş yankı buldu. Bazı kalemler, gözaltına alınan gençleri “kahraman” olarak nitelendirirken, Ürdün’ün bu operasyonla İsrail’e sadakat gösterdiği ve direnişin önünü kesmeye çalıştığı görüşünü dile getirdi. Gazeteci Lama Hatır ise, yayımlanan itirafların Ürdün yönetimini suçladığını, gençleri değil.

Bu arada, Gazze’de süren savaşın etkisiyle Ürdün genelinde düzenlenen ve güvenlik güçlerinin zaman zaman zor kullanarak bastırdığı protestolar da devam ediyor. Aktivistler, gözaltı sürecinin tam da bu protestoların yoğunlaştığı bir dönemde başlamasına dikkat çekerek, dosyanın siyasi bir mesaj içerdiğini öne sürüyor.