YDH'nin haberine göre, siyonist İsrail'in 7 Ekim 2023’te başlattığı ve aralıksız süren Gazze saldırılarının, 39 binden fazla çocuğun ya bir ebeveynini ya da her ikisini birden kaybetmesine yol açtığı bildirildi. Son veriler, yaşamını yitirenlerin sayısının 50 bin 523’e ulaştığını, yaralı sayısının ise 114 bin 776’ya çıktığını ortaya koyuyor.

Filistin Merkezi İstatistik Bürosu, İsrail'in devam eden saldırıları nedeniyle anne-baba bakımından mahrum kalan on binlerce çocuğun bulunduğunu ve Gazze'nin şu anda “modern çağın en büyük yetim kriziyle” karşı karşıya olduğunu açıkladı.

Filistin Çocuk Günü arifesinde yapılan resmi açıklamada, 534 gündür süren bombardıman sonucunda 39 bin 384 çocuğun yetim kaldığı, bu çocuklardan yaklaşık 17 bininin her iki ebeveynini de kaybettiği ve ciddi bir bakım ve destek eksikliğiyle karşı karşıya olduğu ifade edildi.

Birleşmiş Milletler'e bağlı UNRWA’nın Başkanı Philippe Lazzarini ise UNICEF'in verilerine dayanarak yaptığı açıklamada, 18 Mart’tan bu yana her gün Gazze’de en az 100 çocuğun ya öldüğünü ya da yaralandığını bildirdi. Lazzarini, bu durumu “dehşet verici” olarak tanımlarken, çocukların sebebi olmadıkları bir savaşta hayatlarını kaybetmelerinin insanlık adına utanç verici olduğunu vurguladı.

Lazzarini ayrıca, savaşın başladığı tarihten bu yana Gazze'de öldürülen çocuk sayısının 15 bine ulaştığını belirtti. “Hiçbir gerekçe çocukların öldürülmesini meşru kılamaz” diyen Lazzarini, derhal ateşkes çağrısında bulundu.

UNRWA Başkanı, İsrail’i Gazze’deki savaşı sırasında insani yardımları bir “silah” olarak kullanmakla suçladı. İsrail ablukası ve bombardımanlarının halkın yaşamını daha da zorlaştırdığına dikkat çeken Lazzarini, temel insani ihtiyaçların girişine izin verilmemesi nedeniyle bölgede durumun giderek kötüleştiğini söyledi.

Açıklamasında, gıda, ilaç ve yakıt dahil olmak üzere hayati yardım malzemelerinin engellendiğini, bunun da Gazze’de bir aydan uzun süredir tam bir kuşatma ortamı yarattığını kaydeden Lazzarini, yaşananları “toplu cezalandırma” olarak nitelendirdi.

Yardımların kesintiye uğramasının, bölgedeki sivil düzenin çökmesine katkı sunduğunu vurgulayan Lazzarini, Gazze halkının küçük bir kara parçasına hapsedilmiş durumda olduğunu ve bu baskının onları yorgun ve çaresiz bıraktığını ifade etti. Son olarak, yardım girişlerinin serbest bırakılması ve ablukanın sonlandırılması gerektiğini güçlü bir şekilde dile getirdi.