YDH'nin Haaretz gazetesinden aktardığı habere göre, İranlı hackerlar şubat ayı başında İsrail Polisi, Ulusal Güvenlik Bakanlığı ve özel güvenlik şirketlerinden ele geçirilen on binlerce belgeyi internete sızdırdı. Yayınlanan dosyalar arasında silahlı güvenlik görevlilerine ait ayrıntılı kişisel bilgiler ve kamu kurumlarına ait silah depolarının konumları da yer aldı.

Haberde, Hanzala adlı İranlı siber grubun, Ulusal Güvenlik Bakanlığı’nın sistemlerini hacklediğini iddia ettiği belirtildi. Grup, ele geçirilen bazı silah ruhsatlarının ekran görüntülerini paylaşarak 4 terabaytlık veriyi yayımlamakla tehdit etti. Ancak şubat ayında daha küçük çaplı bir veri sızıntısı gerçekleştirerek yaklaşık 40 gigabaytlık belge yayınladı.

Ayrıca, aynı grubun ocak ayında İsrail’deki anaokullarını hedef aldığı, özel bir şirketin altyapısındaki açıkları kullanarak en az 20 okulda genel ses sistemlerini devre dışı bıraktığı ve acil durum sistemlerine sızdığı iddia edildi.

Gazete, sızdırılan belgelerin binlerce İsrailli silah sahibinin kimlik ve adres bilgilerini içerdiğini vurguladı. İsrail polisi ise iddiaları kesin bir dille reddederek, “Yaptığımız kapsamlı incelemeler sonucunda polis sistemlerine herhangi bir dış erişim tespit edilmedi. Veri tabanlarımızda herhangi bir ihlal ya da sızıntıya dair bir bulgu bulunmamaktadır.” açıklamasını yaptı.

Buna rağmen, ele geçirilen yüz binden fazla dosyanın, polisin Güvenlik ve Ruhsatlandırma Bölümü, Ulusal Güvenlik Bakanlığı’nın Ateşli Silahlar Ruhsatlandırma Birimi ve özel güvenlik şirketlerine ait olduğu öne sürüldü.

Haberde, Ruhsatlandırma Bölümü’nün şu anda özel polis birimi Lahav 433 tarafından, yetkisiz şekilde silah ruhsatı verme iddiaları nedeniyle soruşturma altında olduğu belirtildi. Soruşturma kapsamında eski Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir’in ofisindeki bazı çalışanlarla birlikte Ruhsatlandırma Bölümü personelinin de sorgulandığı aktarıldı.

Haaretz’in haberine göre, ele geçirilen dosyalar son iki yıla ait güncel belgeler içerirken, 2025 yılına dair yüzlerce kayıt da bulunuyor. Ateşli silah ruhsat başvuruları ve yenilemelerine ilişkin belgelerde, silah sahiplerinin kimlik, adres, fotoğraf, askeri ve tıbbi geçmiş bilgileriyle birlikte sahip oldukları silah türü, mermi sayısı ve silahlarını evde mi yoksa başka bir yerde mi sakladıkları gibi detayların yer aldığı ifade edildi.

Sızdırılan dosyaların, silahlı güvenlik personelinin eğitim bilgileri, ruhsatları ve özel güvenlik şirketlerine ait iç yazışmalar gibi çok sayıda hassas veriyi de kapsadığı belirtildi. Ayrıca, lisanslı atış poligonlarına ait belgeler de ele geçirilen dosyalar arasında yer aldı.

Gazete, 7 Ekim'de başlayan Gazze savaşından bu yana İsrail’in "benzeri görülmemiş bir siber saldırı dalgasıyla" karşı karşıya olduğunu yazdı. İsrail Ulusal Siber Direktörlüğü’nün 2024 yılına ilişkin raporunda, veri sızıntıları ve siber saldırılarda büyük bir artış yaşandığı vurgulandı.

Raporda şu değerlendirmeye yer verildi: “Bu yıl Telegram gibi platformlarda İsrail ekonomisini hedef alan 900 paylaşım tespit edildi ve İsrail’e dair 500’den fazla hassas veri dosyası, hem açık internet hem de darknet üzerinde yayınlandı. Bu girişimler, İsrail kamuoyunun algısını manipüle etmeye yönelik düşmanca çabaların bir parçasıdır.”