Tesnim'in aktardığına göre, Hizbullah Genel Sekreteri Şeyh Naim Kasım, dün yaptığı konuşmanın başında Güney Lübnan’daki gelişmeler, şehitler Seyyid Hasan Nasrallah ve Haşim Safiyuddin’in cenaze törenleri ve Şaban ayı münasebetlerine değindi.

Konuşmasının başında Şaban ayındaki münasebetleri kutlayan Kasım, Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları’nın üst düzey komutanlarının, özellikle de bu tugayların komutanı Muhammed Dayf’in şehadetini tebrik ve taziye ile andı.

"Filistinli Esirlerin Serbest Kalması Bir Zaferdir"

Hizbullah Genel Sekreteri Kasım, Filistinli esirlerin evlerine dönmesinin Filistin halkı için bir zafer olduğunu vurgulayarak, Gazze Şeridi'nde yaşananların (direnişin talebi doğrultusunda gerçekleşen ateşkes ve esir takası) Filistin halkı için gerçek bir zafer olduğunu belirtti. Kasım, bu zaferi Filistinlilere kutlayarak, direnişin devamını desteklediklerini ifade etti.

Ateşkesin siyonist İsrail rejimi tarafından sürekli ihlal edilmesine değinen Kasım, Lübnan hükümetinin bu ihlalleri takip etme ve durdurma sorumluluğunu taşıdığını ve ABD’nin de bu süreci gözlemciler aracılığıyla denetlemek zorunda olduğunu belirtti.

Kasım, İsrail’in saldırgan eylemlerinin yalnızca ateşkesi ihlal etmekle kalmadığını, aynı zamanda ilk saldırılar niteliğinde olduğunu ve Lübnan hükümetinin bu duruma kesin bir şekilde karşılık vermesi gerektiğini ifade etti. ABD’nin ateşkesi desteklediğini iddia ettiğini belirten Kasım, Washington’ın İsrail’e baskı yaparak ateşkese uymasını sağlaması gerektiğini söyledi.

"Direniş Bir Seçenektir, Zamanı Geldiğinde Hareket Edeceğiz"

Hizbullah olarak ateşkes sürecinin uygulanmasını görmek için sabır gösterdiklerini belirten Kasım, direnişin bir strateji ve seçenek olduğunu ve zamanı geldiğinde gerekli adımları atacaklarını vurguladı. ABD ve ırkçı İsrail’in, bazı bölgesel ülkelerin desteğiyle, Lübnan’da içerden bir muhalefet dalgası oluşturarak direnişi zayıflatmaya çalıştıklarını ifade etti.

Direnişin Lübnan için bir yol ve strateji olduğunu belirten Kasım, Hizbullah’ın kendi değerlendirmelerine göre uygun zamanda hareket edeceğini vurguladı. "Mutlak bir zaferden bahsetmiyoruz, çünkü bu mücadelede kazanç da kayıp da vardır. Ancak zaferimiz, İsrail’in saldırılarını püskürtmek ve direnişin yok edilmesini engellemekle ölçülmelidir" dedi.

Güney Lübnan’daki halkın geri dönüş sahnelerinin, özgürlük ve topraklarını kurtarma yönündeki kararlı duruşlarını yansıttığını belirten Kasım, "Şu anda eşsiz ve destansı bir direnişin tanığıyız. Lübnan halkı, direniş ve ordusuyla birlikte ülkesini özgürleştirdi. Halk, ordu ve direnişin yanındadır" ifadelerini kullandı.

"İsrail Güney Lübnan'da Kalıcı Olamaz"

Kasım, halkın özgürlüğünün, silahlı ve cihadî direniş ile Lübnan ordusunun iş birliği sayesinde tamamlanacağını ifade ederek, Güney Lübnan’ın İsrail için sürdürülebilir bir varlık alanı olamayacağını ve bu toprakları işgal edemeyeceğini vurguladı. "Herkes bilmelidir ki, fedakârlıklar ancak özgürlükle sonuçlanacaktır" dedi.

Kasım, "Prensip sahibi olanlar baskılara boyun eğmez. ABD’ye bağımlılık bizi asla aldatamaz. İsrail rejiminin tanınmasını ve meşrulaştırılmasını amaçlayan dış planlara karşı baştan direnmezsek, ileride bunu durdurmak imkânsız hale gelir" ifadelerini kullandı.

"Hizbullah ve Direniş Var Olmaya Devam Edecek"

Kasım, "İslami direniş var olmaya devam edecek. Hizbullah var olmaya devam edecek. Ne inançlarımızdan ne de yönümüzden vazgeçeceğiz. Bazıları İsrail’in saldırılarını, katliamlarını ve geri çekilmeme politikasını meşrulaştırmaya çalışsa da biz kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz" dedi.

"Şehitlerin Cenaze Törenleri 23 Şubat’ta Düzenlenecek"

Kasım, Seyyid Hasan Nasrallah ve Haşim Safiyuddin’in cenaze törenlerine ilişkin olarak, Lübnan’daki mevcut koşullar nedeniyle daha önce bir tören düzenlenemediğini belirtti. Ancak uygun şartların sağlanmasının ardından, cenazelerin 23 Şubat Pazar günü defnedileceğini açıkladı.

Törenin sloganının "Biz hâlâ ahdimizde ve sözümüzdeyiz" olacağını belirten Kasım, Haşim Safiyuddin’in Hizbullah’ın eski genel sekreteri olarak doğduğu yerde toprağa verileceğini ifade etti.

Şeyh Naim Kasım, Hasan Nasrallah’ın şehadetinin ardından dört gün sonra, Haşim Safiuddin’in Hizbullah Genel Sekreteri olarak seçildiğini ve bu unvanla defnedileceğini söyledi.

Nasrallah’ın şehadetinin zor bir dönemde gerçekleştiğini belirten Kasım, "Seyyid Hasan Nasrallah, sadece Lübnan’da değil, tüm İslam dünyasında bir sembol ve pusula haline geldi" diyerek sözlerini tamamladı.

www.kudusgunu.com