AMERİKALI ANALİST KEVİN BARRETT GAZZE SOYKIRIMINI YORUMLADI

Amerikalı önde gelen siyasi analist Profesör Kevin Barrett, Hamas'ın Gazze savaşının galibi olduğunu ve Netanyahu'nun hedeflerine ulaşamadığını söyledi. 

Görüntülenme: 173 Tarih: 30 Ocak 2025 01:36
AMERİKALI ANALİST KEVİN BARRETT GAZZE SOYKIRIMINI YORUMLADI

Amerikalı önde gelen siyasi analist Profesör Kevin Barrett, Quds News ajansının İngilizce bölümüne verdiği röportajda, Gazze’deki ateşkesin İsrail ile Filistinli direniş grupları arasında sağlanması ve çok sayıda İsrailli uzman ile yetkilinin Hamas’ın Gazze Savaşı’ndaki zaferini kabul etmeleri ve siyonist İsrail’in, Hamas’ı yok etmek ve İsrailli esirleri serbest bırakmak gibi hedeflerine ulaşamamasını değerlendirdi.

Hamas Zafer Kazanmıştır

Barrett, "Ekim 2023’te Quds ajansı ve dünya çapındaki diğer medya kuruluşlarına verdiğim röportajlarda da belirttiğim gibi, Hamas şu anda açıkça zafer kazanmıştır. Netanyahu, savaşın hedeflerini Hamas’ın tamamen yok edilmesi ve İsrailli esirlerin askeri yöntemlerle serbest bırakılması olarak tanımlayarak felaket bir hata yapmıştır. Her iki hedef de açıkça imkansızdı. Hamas, 'İslami Direniş Hareketi'nin kısaltmasıdır. Zira Siyonizme karşı İslami direniş, dünya çapında bir milyardan fazla insanın desteklediği bir fikir olduğundan, Netanyahu’nun 'Hamas’ı yok etme' vaadi neredeyse boş bir söylem ve gülünç bir fikirdi" dedi.

Barrett, "Daha da saçma olanı, Netanyahu’nun İsrailli esirleri askeri güçle geri getirme hedefiydi. Esirlerin kurtarılması operasyonları, çoğunlukla zayıf hazırlığa sahip düşmanlara karşı bazen başarıya ulaşırken, çoğu zaman kurtarılacak esirin ölümüne yol açar. Esirleri ellerinde tutanlar, Gazze’deki Filistinli gruplar gibi iyi hazırlanmış olduğunda, başarılı bir kurtarma çok nadirdir. Bu nedenle, Netanyahu’nun savaş hedefi başından itibaren deli bir hayaldi" ifadelerini kullandı.

Netanyahu İsrail'i Savaşa Sokmasaydı Hapis Yatacaktı 

Profesör Barrett, "Peki, Likud Partisi lideri Netanyahu neden kaçınılmaz felakete hazırlık yaptı?" diye sorarak, şu değerlendirmede bulundu: "Ona yakın istihbarat uzmanlarına göre, Netanyahu’nun cevabı, ne kadar kibirli olsa da, o kadar aptal ve pervasız olduğudur. 1990 yılında Kudüs’te Netanyahu'nun yaptığı bir konuşmayı kaydeden Amerikalı albay Jim Hanke, 'Eğer biz tutuklanırsak, bizi sadece aynı kıyafetleri giymiş ve cinsiyetten olan kişilerle değiştirecekler. O yüzden ne yaparsanız yapın fark etmez. Amerika altın bir buzağıdır ve biz onu kurutur, ezer ve parçalara ayırıp satarız, geriye sadece bizlerin yaratıp kontrol ettiği en büyük refah devleti kalır. Neden? Çünkü bu Tanrı'nın isteğidir ve Amerika o kadar büyüktür ki, onu defalarca vurabiliriz. Biz bunu, nefret ettiğimiz ülkelerle yapıyoruz. Onları yavaşça yok ediyoruz ve bizim köleliğimize karşı direndikleri için onlara acı veriyoruz' şeklinde ifadelerde bulunmuştu" dedi.

Barrett, Netanyahu'nun geçmişteki rüşvet alma ve verme geçmişine de dikkat çekti ve "Şu anda üç ayrı yolsuzluk davasıyla yargılanan Netanyahu, muhtemelen 10 yıl hapis cezası alacak. Eğer Netanyahu, İsrail’i bitmeyen bir savaşa sokmasaydı, 2023’ün sonunda görevden alınacak ve hapis yatacaktı" şeklinde ekledi.

Profesör Kevin Barrett, Netanyahu’nun açıklanan savaş hedeflerinin boş olduğunu belirterek, gizli hedefinin "Hamas’la mücadele" bahanesiyle, Gazze’deki sivillere mümkün olduğunca kitlesel cezalandırma uygulamak olduğunu ifade etti. "Netanyahu, başbakanlık ofisini kelepçeyle terk etmekten korktuğu için geri adım atamadı. Bu yüzden 15 ay süresince Gazze’deki soykırımı sürdürdü ve savaş ne kadar uzarsa, İsrail’in askeri olarak ve küresel kamuoyu nezdinde kaybı o kadar yıkıcı oldu. Eğer ateşkes anlaşmasını ihlal ederek soykırımı sürdürürse, bu büyük bir yenilgiye yol açacaktır" dedi.

Gazze'nin Tamamındaki Sivil Nüfus Yok Edilmek İstendi 

Amerikalı analist, Quds News ajansının sorusuna verdiği yanıtta ise, ırkçı İsrail’in Gazze’ye karşı yürüttüğü savaşın yasal yönlerinin uluslararası platformda değerlendirilmesi gerektiğini belirtti. "İsrail’in Gazze’deki cinayetleri, evlerin ve altyapıların yok edilmesi, insanlık tarihinin en belirgin ve belgelenmiş soykırım suçlarından birini oluşturuyor. Uluslararası hukuk uzmanları, Illinois Üniversitesi’nden Profesör Francis Boyle gibi isimler, savaş öncesinde de İsrail’in Filistinlilere karşı işlediği soykırım suçlarını detaylı bir şekilde açıklamışlardır. Ancak Gazze’deki 15 aylık yıkım, İsrail’in Filistinlilere yönelik diğer soykırımlarından çok daha büyük bir boyutta oldu. Siyonistler, gerçek askeri operasyon yapmaya çalışmak yerine sivil hedefleri yok etmeyi tercih ettiler. Bu, Filistinlilere yönelik kitlesel cezalandırmanın hedeflendiğini ve sadece 'Hamas’ı yenmek' ya da 'esirleri kurtarmak' değil, Gazze’nin tamamındaki sivil nüfusun yok edilmesinin amaçlandığını açıkça ortaya koyuyor. Mısır’ın, Gazze’den kaçan mültecileri kabul etmeyi reddetmesi, Siyonistlerin Gazze nüfusunu öldürmek ve sürgün etmek için ciddi bir girişimde bulunmalarını engelledi" diye ekledi.

Barrett, soykırım suçlarını kanıtlamanın en zor yönünün, suçluların niyetini ortaya koymak olduğunu belirtti. Ancak, İsrail’in bu geleneği kırarak açıkça soykırımı savunduğunu ve Netanyahu’nun 'yok etme' talimatından, Savunma Bakanı Yoav Gallant’ın Filistinlilere 'insanlık dışı hayvanlar' demesine kadar birçok soykırım açıklaması ve eylemin İsrail medyasında belgelenmiş olduğunu söyledi. "Anketler, İsrail’deki Yahudilerin yüzde 90’ından fazlasının soykırımı desteklediğini gösteriyor" şeklinde konuştu.

Siyonist Liderler Soykırım Suçlamasıyla Yargılanacak 

Barrett, sözlerini şu şekilde sonlandırdı: "Kesinlikle Netanyahu ve Gallant gibi liderler, Smotrich ve Ben-Gvir gibi aşırı sağcı bakanlar, soykırım suçlamalarıyla yargılanma riskiyle karşı karşıya. Bu nedenle, Batı’nın tarafgirliğine rağmen Uluslararası Adalet Divanı, Güney Afrika ile yaptığı geçici anlaşmada, İsrail’in soykırım yaptığını kabul etmek zorunda kaldı ve aynı şekilde, Uluslararası Ceza Mahkemesi de Netanyahu ve Gallant hakkında tutuklama kararı çıkardı."

kudusgunu.com

Yorumlar