Lübnan merkezli el-Menar medya kuruluşunun bildirdiğine göre, Lübnan İslami Direnişi – Hizbullah Pazartesi günü bir açıklama yayınladı.

Hizbullah, “büyük Filistin halkını ve yiğit direnişini, Gazze'ye destek veren tüm direniş güçlerini, Arap ve İslam ulusunu ve dünyanın özgür halklarını, Aksa Tufanı destanının başlamasından bu yana geçen 15 ayı aşkın süre boyunca gösterilen efsanevi ve tarihi kararlılığın bir sonucu olarak ortaya çıkan ve ulusumuza ve bölgemize yönelik Siyonist-Amerikan saldırganlığı karşısında takip edilmesi gereken bir örnek teşkil eden, İsrailli düşmana karşı kazanılan bu büyük zaferden dolayı” kutladı.  

Açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Bu tarihi zafer, direniş seçeneğinin işgali caydırabilecek ve saldırgan planlarını bozguna uğratabilecek tek seçenek olduğunu bir kez daha teyit etmektedir. Bu zafer, Siyonist düşman ve destekçileri için yeni bir stratejik yenilgiyi temsil etmekte ve dikte etme zamanının geçtiğini, özgür halkların iradesinin kırılmaz olduğunu ve Siyonist ve Amerikan savaş ve terörizminin tüm makinelerinden daha güçlü olduğunu teyit etmektedir. Filistin direnişi bu savaşta, tüm suçlara ve acımasız saldırganlığa rağmen güçlü olduğunu ve Siyonist düşmanın kibir ve zorbalığını kırabileceğini kanıtlamıştır.”

Hizbullah, “direnişin koşullarını dayatarak ve Filistin halkının haklarından vazgeçmeden ateşkes anlaşmasına varmanın, askeri başarıya eklenen siyasi bir zafer olduğunu ve işgal rejiminin hiçbir hedefine zorla ulaşamadığını ya da Filistin halkının iradesini ve kararlılığını kıramadığını gösterdiğini” belirtti.

Hizbullah sözlerini şöyle sürdürdü:

“Direniş, bu geçici varlığın hayatta kalma ve devam etme kabiliyeti olmayan kırılgan bir varlık olduğunu ve halkımıza, topraklarımıza ve kutsallarına karşı saldırganlığını sürdürdüğü sürece güvenlik ve istikrardan yararlanamayacağını teyit etti.”

Hizbullah, ''bu zaferin Filistin halkının, çocukların, kadınların, yaşlıların ve erkeklerin direnişi, kararlılığı, azmi ve sabrı sayesinde ve en onurlu ve en büyük savaşta yükselen şehitlerin kanı sayesinde elde edildiğine'' dikkat çekti:

‘’Bunların başında, onur ve kurtuluş alanlarına öncülük eden, fedakârlık ve özverinin en yüksek anlamlarını somutlaştıran ve düşmanın hedef ve projelerini boşa çıkaran kahramanlık destanlarını kanlarıyla yazan şehit liderler, şehit İsmail Heniye ve şehit Yahya Sinvar gelmektedir.”

“Bu kan, ulusumuza zafer ve özgürlük yolunda rehberlik eden bir fener olarak kalacaktır” diyen Hizbullah, ‘Siyonist işgalcinin bu savaş sırasında sivilleri, çocukları, kadınları ve yaşlıları hedef alan en iğrenç suçları ve soykırımı işlerken yaptıkları, bu varlığın ve destekçilerinin barbarlığının tarihi bir tanığı olarak kalacak, nesillerin hafızasına kazınacak ve sessiz ve kayıtsız uluslararası toplumun alnında bir utanç damgası olarak kalacaktır’ değerlendirmesinde bulundu.

Hizbullah, “Amerika Birleşik Devletleri, düşmanın Filistin halkına karşı işlediği suçların ve soykırımın tam ortağıdır ve bu işgale askeri, güvenlik, istihbarat, siyasi ve diplomatik olarak sürekli ve devam eden desteği nedeniyle tam sorumluluk taşımaktadır” dedi.

Hizbullah ayrıca direnişin desteklenmesinde ve kararlılığının güçlendirilmesinde önemli bir rol oynayan, büyük zaferin ortakları olan destek cephesi güçlerinin çabalarını kutsadı ve ''Kudüs yolunda bir grup salih şehidi'' takdim etti.

Açıklamada öncelikle, “Direnişin kararlılığında temel bir sütun oluşturan ve Filistin uğruna tüm baskılara ve risklere katlanan İran İslam Cumhuriyeti” selamlandı.

Ayrıca “mücadeleleri ve füzeleri durmayan ve Gazze'yi desteklemek için tüm engelleri aşan Irak'taki İslami direnişi” de selamlandı.

Siyonist varlığa kuşatma uygulayan ve Filistin'i desteklemek için büyük ülkelerin filolarına meydan okuyan Yemen'deki direnişçilerin gücü ve cesareti övüldü.

Hizbullah, “Filistin halkının ve direnişinin bu kutlu zaferinden gurur ve onur duyduğunu, Lübnan'daki direnişin ve halkının kararlılığı, azmi ve fedakarlıkları sayesinde bu zaferin kazanılmasına ortak olduğunu, bu uğurda sahip olduğu en değerli şeyi, şehitlerin efendisi Seyyid Hasan Nasrullah'ı sunduğunu” ifade etti.

Lübnan İslami Direnişi, ‘’Seyyid Haşim Safiyüddin ve çok sayıda lider ve direnişçi ile birlikte Filistin'i savunma bayrağını tüm güç ve inançla taşıyan sadık ve inançlı halkını” kutladı ve ‘işgal sona erene kadar kurtuluş ve onur savaşında Filistin halkına ve direnişine daimi desteğini teyit etti.”

YDH