İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nde giderek artan savaş suçları, İsrailli akademisyen Profesör Yoel Elizur tarafından yayımlanan bir raporla yeniden gündeme geldi.

Elizur’un Haaretz gazetesinde yayımlanan analizinde, Filistinli sivillere yönelik insanlık dışı muameleler ve askerlerin tanıklıkları çarpıcı detaylarla gözler önüne seriliyor.

Analiz, özellikle bir İsrail komutanının 4 yaşındaki bir çocuğa uyguladığı şiddeti detaylandırıyor.

Tanık askerlerin ifadelerine göre, komutan çocuğu yakalayarak kollarını ve bacaklarını kırmış, ardından karnına defalarca basarak uzaklaşmış.

Olay sırasında komutanın, “Bu çocukların doğdukları günden itibaren öldürülmeleri gerekiyor,” sözleri ise vahşetin boyutunu ortaya koyuyor.

İsrail’de İbrani Üniversitesi’nde fahri profesör olan Elizur, bu tür eylemleri eleştiren askerlerin ciddi sonuçlarla karşılaştığını belirtti.

Örneğin, Max Kresh isimli bir yedek asker, Gazze’deki operasyonlar hakkında eleştirilerde bulunduktan sonra sosyal dışlanmaya maruz kaldığını ifade etti.

Kresh, “Beni takımımda istemediklerini açıkça belirttiler. Görevden döndüğümde zihinsel olarak tamamen tükenmiş hissediyordum,” dedi.

Analizde ayrıca, Sde Teiman gibi yerlerde süregelen kötü muamele uygulamalarına dikkat çekiliyor.

Bir asker, bu merkezlerde insanlık dışı davranışların sıradan hale geldiğini belirterek, “Burada tamamen bir insanlıktan çıkarma süreci var. En kötüsü ise bir süre sonra artık rahatsız etmeyi bırakması,” dedi.

Haaretz gazetesinin başka bir araştırma makalesinde, İsrail askerlerinin Netzarim koridorunda oluşturduğu “ölüm bölgesi” olarak adlandırılan alanda sivillere yönelik vur-öldür politikaları detaylı bir şekilde ele alındı.

Bu bölgede, sivillerin terörist olarak damgalanıp öldürüldüğü ve kayıp istatistiklerinin manipüle edildiği ortaya çıktı.

Bir başka tanık, birlik komutanlarının rapor edilen ölümler üzerinden yarışa girdiğini ve bu durumun askerler arasında ahlaki bir çöküşe yol açtığını ifade etti.

Özellikle 16 yaşındaki silahsız bir çocuğun öldürülmesi olayında, tabur komutanının bu cinayeti “bir teröristin etkisiz hale getirilmesi” olarak değerlendirmesi, etik değerlerin ne derece ihmal edildiğini gözler önüne seriyor.

Analizde, bazı bölgelerde öldürülen sivillerin cesetlerinin toplanmadığı ve bu durumun vahşi köpek sürülerini cezbettiği bilgisine de yer verildi.

Bir tümen komutanının, “Köpeklerin cesetlere saldırdığı bir alan oluşturuldu,” sözleri, Gazze’de yaşanan vahşeti daha da somutlaştırıyor.

YDH