GEÇİCİ İSRAİL REJİMİNDE TERSİNE GÖÇ HIZLANDI (ANALİZ)

Siyonist rejimin Knesset (Parlamento) seçimlerinde aşırı sağcı hareketin daha fazla oy kazanmasının ardından 29 Aralık 2022'de işgal altındaki topraklarda "Benyamin Netanyahu"nun 3. kez başbakan olmasıyla birlikte, İşgal altındaki topraklardaki durum her geçen gün daha da kötüye gidiyor, öyle ki işgal topraklarından geriye dönüşün yoğunlaşması, büyük bir sorun halline geldi. 

Görüntülenme: 626 Tarih: 21 Ağustos 2023 14:23
GEÇİCİ İSRAİL REJİMİNDE TERSİNE GÖÇ HIZLANDI (ANALİZ)

Siyonist rejimin kabinesini oluşturan Netanyahu liderliğindeki aşırı sağcı partiler arasındaki görüş ayrılıkları, Filistinli savaşçıların Batı Şeria ve Gazze'deki direnişlerinin yoğunlaşması ve peş peşe yürüttüğü operasyonlar nedeniyle işgal altındaki Filistin'de birçok Siyonistin tersine göçü düşündüğü bir duruma sebep oldu.
Yargı reformu yasasının kabul edilmesi ardından işgal topraklarında yapılan ankete katılanların en az yüzde 28’i işgal topraklarını terk edeceklerini belirtti.
"Tersine göç", İsrail rejiminin başlangıcından bugüne kadarki en önemli sorunlarından biridir, öyle ki Siyonist çevreler bu olayı, İsrail’in içten çöküş faktörlerinden biliyorlar. Siyonist rejimin Merkez İstatistik Bürosu tarafından yayınlanan istatistiklere göre, 1948'den 2015'in sonuna kadar işgal altındaki Filistin'e giren 720 binden fazla Yahudi göçmen, bu bölgeden çıkarak bir daha geri dönmedi.
Yayınlanan istatistiklerde dikkat çeken konulardan biri, işgal topraklardan göç ederek orada yaşamaya devam etmeyi tercih edenlerin yaklaşık yarısının işgal altındaki Filistin'de doğmuş olması.
Siyonsit rejim medyası ters göç için, dünyadaki diğer ülkelere kıyasla işgal altındaki Filistin’de yaşamanın pahalı olması, çeşitli üniversitelerde iş veya araştırma fırsatları gibi farklı sebepler ileri sürüyorlar. Elbette bu konuda Siyonist rejimin güvenlik ve siyasi durumunu büyük ölçüde sarsan direnişin rolünü de kabul etmek gerekir.
İşgal altındaki topraklarda tersine göçün bir başka nedeni de başta Etiyopyalılar olmak üzere Afrikalı Yahudiler ile beyaz Yahudiler arasındaki ayrımcılıktır. "Mariz" Siyonist düşünce kuruluşu, bir araştırmasında, İsrail'deki Etiyopyalı Yahudilerin %41'inin yoksulluk sınırının altında yaşadığını ve çoğunun, birçok işveren onları işe almayı reddettiği için temizlik gibi basit işler yaptığını ve aralarında işsizlik oranının %65'e ulaştığını belirtiyor.
Genel olarak Filistin topraklarına ve ülkesine ait olmama duygusu, Arap kimliğinin Filistin üzerindeki hakimiyeti duygusu, "ikinci bir vatan" ve İsrail dışı bir vatandaşlık bulma ihtiyacı duymak, güvensizlik duygusu ve Filistinliler ve başta Filistin'e komşu olan bölge ülkeler ile uzlaşma ihtimalinin olmaması, geçim sorunları ve işgal altındaki topraklarda artan suç oranı, Filistin direnişinin gücü ve halkının intifadaları, siyonsitlerin tersine göçünün başlıca sebepleri arasında yer alıyor.
Bu arada Siyonist rejim karar alma merkezlerini alarma geçiren ise, bir yandan tersine göç süreci ve diğer yandan Filistinlilerin sayısındaki artış nedeniyle, 2020 yılında işgal altındaki topraklardaki Filistinli ve Siyonist göçmen nüfusunun birbirine eşitlenmiş olmasıdır.
​Tüm bu meseleler el ele vererek işgal topraklarında özel bir durum oluşturmuştur, öyle ki Siyonist medya tarafından yapılan en son ankete katılanların yüzde 88’i Binyamin  Netanyahu kabinesinin onların hayatına zarar verdiğini ve kabinenin tehlikeli olduğunu belirtiyorlar.

parstoday

Yorumlar