Son 5 yılda el-Aruri direniş ekseninde,"İsrail projesi ancak çoklu, entegre ve zincirleme cephelerde yenilebilir" başlıklı bir strateji derleyip Filistinlilere sundu. İran İslam Cumhuriyeti, Lübnan Hizbullah Hareketi ve hatta Suriye dahil olmak üzere direniş ekseninin güçleri, onu işgalci rejime karşı ön cephedeki korkmaz usanmaz adam olarak görüyor. Direniş ekseninin liderlerinin, El-Aruri'nin Siyonist Rejim İsrail gerçeğine dair analizine inandıkları ve onun işgal altındaki Filistin'de son 20 yıldır parmaklıklar ardında da olsa siyasi ve askeri bir misyon yürüttüğü pek çok kişinin bilmediği bir hususa dönüşmüştür. Al-Aruri'nin teorisi, Batı Şeria'daki direnişin kapsamını genişletmeye ve farklı cepheler arasında, özellikle Gazze şeridindeki direniş cephesi arasında birlik oluşturmaya dayanıyor. Al-Aruri, işgalci rejimin gelecekteki savaşlarda hava gücü dışında hiçbir aracı olmadığını ve büyük savaşın ardından şimdiye kadar hiçbir savaşı kazanmadığını anlatıyor ve kara savaşının sonucunu her zaman belirleyen tarafın, Filistin direnişi ve Lübnan direnişi olduğunu vurguluyor. Son yirmi yılda kara savaşlarında ise hep Siyonist Rejim'in büyük bir hezimete uğradığını hezimetinin boyutlarının büyümesini önlemek için geri çekilmek ve aşırı taleplerinden vaz geçtiğini, ateşkes yaptığını belirtiyor.
HAMAS siyasi bürosu başkan yardımcısı Salih el Aruri'nin görüşüne ve varsayımına göre Batı Şeria işgalci rejimin yıpratmaya ve erozyona uğradığı yerdir ve bu gerçeğin bireysel direniş operasyonları ve halk çatışmasıyla gerçekleştirilebileceği gerçeğine dayanıyor. Tel Aviv'de çok cepheli tehdidin bu rejimin iç güvenlik tarihindeki en tehlikeli tehdit olduğuna inanılması ve el-Aruri'nin Batı Şeria cephesini de ateşleyerek diğer cepheleri ısıtmaya çalıştığını söyleyen Siyonistler de var. Bu nedenle Lübnan ve Gazze'den gelen roket saldırılarına nasıl karşılık verileceğini gözden geçirmek için Tel Aviv'de yapılan bir toplantıda, Al-Aruri'nin fotoğrafı toplantı masalarındaydı ve suikast için en önemli seçenek olarak gösterildiği de belirtilmektedir.
HAMAS siyasi bürosu başkan yardımcısı Salih el Aruri, işgal altındaki Filistin'de Hamas hareketinin siyasi ofisinin başkanı İsmail Haniye veya Hamas'ın Gazze'deki siyasi ofisinin başkanı Yahya al-Senvar kadar iyi tanınmıyor ve bilinmiyor. Ancak Siyonist istihbarat ve güvenlik sorumluları ve yetkililerinin son toplantısında hazır bulunan işgalci rejimin güvenlik güçleri çok iyi biliyor ki El-Aaruri sadece kendileriyle değil, tüm taraflar ve aktörler nezdinde önemlidir ve bu nedenle ona herhangi bir zarar gelirse durumun daha beter hale geleceği de kaçınılmazdır. Ona yönelik her türlü suikastın sadece üç cephede değil, aynı zamanda Filistin'in içinde olan dördüncü cephe açacağı, ve işte o zaman İsrail'in kağıttan bir kaplan olduğu kesin olarak kanıtlanacağını da biliyorlar.
parstoday