İşgal altındaki Filistin'de yeni gerilim ve kriz dalgası, Çarşamba sabahı Siyonist güçlerin Mescid-i Aksa'ya saldırısı ve itikaf edenler ve ibadet edenlerin şiddetli şekilde dövülmesiyle başladı. Bu arada Perşembe ve Cum günü de güney Lübnan ve Gazze'den işgal altındaki bölgelere onlarca roket atıldı. Dolayısıyla burada önemli olan nokta işgal altındaki Filistin'in füze yağmuruna tutulmasının Siyonist rejimin Filistinlilere karşı işlediği cinayetlerine bir tepki olmasıdır.Filistinli grupların kararlı eylemi, kabinede ve Siyonist Rejim İsrail ordusunda bölünmeye neden oldu. Bazıları bu saldırılara karşı kararlı bir karşılık verilmesini vurgularken, bazıları da İsrail'in yeni bir savaşa girecek durumda olmadığına inanıyor. Bu kişiler işgal altındaki topraklardaki iç siyasi krizden ve Netanyahu kabinesinin zayıf ve kırılgan konumundan bahsediyor. Siyonist rejim dün gece geç saatlerde roket saldırılarına karşılık vererek Lübnan'ın güneyini ve Gazze Şeridi'ni hedef alsa da en çok rejimin tepkisi onun zayıf bir konumda olduğunu da  gösterdi.

Bu bağlamda Siyonist rejim uçakları ve helikopterleri, geçmişin aksine Gazze'deki hedeflerine uzun mesafeden güdümlü füzeler fırlattı. Bu nedenle, Filistin direniş güçlerini gelişmiş hava savunma füze sistemleriyle donatmak, saldırgan ve işgalci Siyonist rejimin ana kabiliyeti olan yakın operasyonlar için özel savaş uçakları ve helikopterler kullanma kabiliyetine ciddi bir darbe indirdi ve onlar için ciddi bir sorun haline geldi. Siyonist rejimin aynı tepkisi, Filistin direnişinden de karşılıklı ve güçlü bir tepkiyle karşılandı. Ürdün Vadisi'ndeki El-Hamra bölgesinde bir araca düzenlenen silahlı saldırıda da iki Siyonist öldü, biri yaralandı.Siyonist rejim medyası, Ürdün Vadisi operasyonunu bu rejim için zor bir operasyon olarak nitelendirdi. Bu medya, İsrail'in zor bir operasyona ve çok zor bir güne tanık olduğunu bildirdi. 

Diğer bir konu da, Kudüs'ü işgal eden Siyonist rejimin Lübnan Hizbullah'ı ile çatışmaktan da çekinmesidir. Direniş gruplarının saldırılarına şaşıran Siyonist rejim, saldırıların sorumluluğunu Lübnan içinde güçlü bir konuma sahip olmayan Lübnan hükümetine yüklemeye çalıştı. Burada dikkat çeken son nokta ise, direniş gruplarının işgalci rejime karşı kararlı eylemi ve bu rejimin itikaf edenlere karşı işlediği cinayete verdiği yanıt, rejimin suçlarıyla baş etme kararlılığını ve azmini göstermiştir. Bu konuda Filistin İslami Direniş Hareketi'nin (Hamas) siyasi daire başkanı İsmail Haniye, Siyonistlerin Mescid-i Aksa'yı ele geçirme tacizinin Arap ve İslam ülkeleri için tehlike oluşturduğunu belirterek, direniş yolun devamına vurgu yaptı. Mescid-i Aksa'ya direniş ve müdafaa için "İsrail hükümetine Kudüs'ü Yahudileştirme ve Mescid-i Aksa'yı bölme planlarını gerçekleştirmesine izin vermeyeceğiz." vurgusunda da bulundu. 

parstoday