DR FAİZ EBU ŞEMMALE NETANYAHU HÜKÜMETİNİ DEĞERLENDİRDİ (ANALİZ)

 

Görüntülenme: 442 Tarih: 22 Ocak 2023 17:28
DR FAİZ EBU ŞEMMALE NETANYAHU HÜKÜMETİNİ DEĞERLENDİRDİ (ANALİZ)

İsrail basınının Benyamin Netanyahu’nun zayıflığı ve onun Siyonist dini lider Bezalel Smotrich ve Yahudi Gücü Partisi Başkanı Ben Gvir’in şantaj ve baskılarına boyun eğdiğiyle ilgili haber ve yorumlarına inanmayın; bunların doğru bir tarafı yoktur. Zira Netanyahu hâlâ en etkili kişi ve yüksek sesin sahibidir. Netanyahu, kurduğu aşırı ve fanatik okulun müdürüdür. Bu yeni teröristlerin hepsi bu okulun mezunudurlar.

Ben Gvir ile Smotrich’in Netanyahu’nun inancına ve onun çizdiği plana göre hareket ettiğini göstermek için sizi Temmuz 2019 tarihine götürmek istiyorum. Samiriye Bölgesel Konseyi’nin kuruluşunun kırkıncı yıl dönümünü kutlamaya katılan Netanyahu, Siyonist yerleşimcilere yaptığı konuşmada Batı Şeria ile ilgili bakış açısını ifade ederek “Yahuda ve Samara denilen toprakla ilgili olarak beni yönlendiren birkaç ilke var” diyerek bu konuda düşüncesini açık açık ifade etmiş ve ilkelerini de sıralamıştı. Onun bahsettiği Yahuda ve Samara toprakları, işgal rejiminin bugün işgal altında tuttuğu Batı Şeria topraklarıdır. 

Siyonist toplum önüne sıraladığı ilkeler şunlardı:

Birinci ilke: Bu topraklar bizimdir ve bizim vatanımızdır.

Dört sene önce Netanyahu’nun konuşmasında ifade edilen bu ilke, Dini Siyonizm Partisi'yle yaptığı anlaşmanın omurgasını oluşturuyor. Partiye göre Siyonist Yahudi yerleşimcilerin Batı Yaka ve Kudüs dahil bütün Filistin topraklarında hakkı vardır ve bu hak asla başkasına devredilemez.

İkinci ilke: Burada yerleşim alanları inşa edip geliştirmeye devam edeceğiz.

Bu madde de Yahudi Gücü Partisi'yle yapılan hükümet koalisyonu anlaşmasının vurguladığı bir husustur. Hükümet, Batı Şeria’da yerleşim alanlarının genişletilmesini istemekte, En-Nakab ve Celil’i Geliştirme Bakanlığı'nın kurulmasını ve bunun için bütçe ayrılmasını istemektedir. Büyük bir Arap nüfusa sahip El-Celil ve En-Nakab’ı Yahudileştirme bu hükümetin önceliklerinin ilk maddelerinden biri olacaktır. 

Üçüncü ilke: Hiçbir yerleşke hiçbir siyasi planla yerinden kaldırılamayacağı gibi, hiçbir yerleşimci de yerinden edilmeyecektir. 

Bu ilke de koalisyon anlaşmasında vurgulanmıştır. Nitekim Batı Şeria’ya İsrail egemenliğini kurma çağrıları, Batı Şeria, Kudüs ve Golan’da yerleşkelerin güçlendirilmesi talepleri bunun bir sonucudur. Yine 70 yerleşim alanına yasallık verme de koalisyonun kararları arasındadır. Daha önceki işgal hükümetlerinin yasallaştırdığı 78 yerleşke bunların dışındadır.

Dördüncü ilke: İsrail ordusu ve güvenlik güçleri Ürdün nehrine kadarki bölgenin tamamı üzerindeki otoritesini sürdürecektir. 

Netanyahu’nun bunun için Ben Gvir’i görevlendirdiğini kesin olarak ifade edebilirim. O nedenle kendisine Ulusal Güvenlik Bakanlığı verdi ve daha önceki Ulusal Güvenlik Bakanının sahip olmadığı yetkilerle donattı. 

Beşinci ilke: Bu ilkeler için uluslararası bir konsensüsün olması için çaba harcayacağım. Golan Tepeleri'ne bakmaz mısınız? Kudüs’e yaptığımıza? Diğerleri de gelecektir.

Bu maddeye göre Netanyahu Arap ülkeleriyle ilişkileri normalleştirmeyi sürdürecek ve bu halkayı genişletecektir. Dünya karar merkezlerini ziyaret edecektir. Hepsini nasıl ayartacağını çok iyi biliyor. Bunun yanında tehditlerini destekleyecek malzemeleri de var. İsrail’in emellerine karşı duracak olanlara karşı da komplo ve tuzaklarını ima edecek kartları da var. 

Netanyahu’nun saldırgan ve düşmanca ideolojisi sadece Netanyahu veya Likud Partisi'ni temsil etmiyor. Birçok kişinin zannettiği gibi fanatik aşırı sağcı koalisyonu da temsil etmiyor. Aksine Netanyahu’nun Batı Şeria’nın tümünü ele geçirip bunun üzerinde egemenlik kurma ve Yahudi nüfuzunu her tarafa hâkim kılma ideolojisi, birkaç gün önce yedi İsrail partisinin üzerinde ittifak ettiği bir ideolojidir. Koalisyona ortak olan beş partiyle, muhalefetten Yair Lapid başkanlığındaki Yesh Atid Partisi'yle Benny Gantz’ın liderliğindeki Ulusal Birlik Partisi, Batı Şeria üzerinde inşa edilen Yahudi yerleşim alanlarında İsrail kanunlarını uygulayan olağanüstü durumun uzatılmasına oy vermekle aslında Netanyahu’nun ideolojisini kabul etmiş oldular. Kanun tasarısını Knesset üyesi koalisyon ve muhalefette yer alan 58 üye lehte oy verirken, sadece İşçi Partisi ve iki Arap partisi üyesi 13 üye ret oyu kullandı.

DR FAİZ EBU ŞEMMALE

Filistin Enformasyon Merkezi

Yorumlar