Kudüs'te otobüs durağında meydana gelen patlama olayını değerlendiren Siyonist İsrail eski Askeri İstihbarat Başkanı Tümgeneral Tamir Hyman, üçüncü Filistin İntifadası’nın başladığına dair açık işaretler olduğunu duyurdu.  

Hyman, "Bu işaretler çok net ve göz ardı edilemez, üçüncü İntifada öncekilerine göre eşi benzeri olmayan özellikler taşıyor.  
Filistinlilerin yaşadığı bölgeler pek çok kişinin hayal bile edemeyeceği bir öfkeyi içinde tutuyor. Kudüs'te gerçekleştirilen eylem ve ‘Tiran Biru’nun cesedinin kaçırılması, orta vadede şiddetli bir patlamanın yaşanabileceğinin göstergeleri olarak değerlendirilmelidir.” değerlendirmesinde bulundu.  

Öte yandan Siyonist İsrail medyası, Batı Şeria'daki olayların 80’ler ve 2000 yıllarındaki iki İntifada’dan farklı bir İntifada olduğunu ve birliklere karşı yapılan şiddet olaylarının daha da arttığını duyurdu.

İsrail medyasına göre, rejimin güvenlik yetkilileri, Filistinlilerin yaşadığı şehirlerdeki durumun kontrolden çıkmasından "çok endişeli".

Musa'nın Asası Hacker Grubundan Siyonist Rejim’e Yeni Darbe

İsrail'e daha önce de siber saldırılar düzenleyen ve kendilerine "Musa'nın Asası" adını veren hackerlar, dün Batı Kudüs’te düzenlenen iki saldırıdan birinin patlama anlarına ait güvenlik kameralarından alındığı anlaşılan görüntüleri Telegram'da paylaştı.

Bu görüntülerin yayınlanmasıyla birlikte Siyonist İsrail medyası, bu videonun hangi kurumun kameralarına ait olduğunun henüz belli olmadığını bildirdi.

Vala isimli İsrail internet sitesi, Kudüs polisi ve belediyesinin ellerinde bu operasyona ait herhangi bir görüntü olmadığını ve yayınlanan görüntülerin hangi kameraya ait olduğunu bilmediklerini vurguladı.

"Musa'nın Asası" hacker grubu, yakın gelecekte olayla ilgili yeni görüntüler yayınlamakla tehdit etti.
Siyonist medya "Vala"ya göre; Söz konusu grup, İsrail'e ait sunuculara erişerek, askerlerin de aralarında olduğu binlerce İsraillinin kişisel bilgilerini yayımlamıştı. Yaklaşık 3 ay önce de Siyonist İsrail Dış İstihbarat Teşkilatı Mossad Başkanı David Barnea'nın telefonu hacklendi. Başkanın vergi formları ve yeni kişisel bilgileri yayımlandı.

İsrail’in Güvenlik Açığı

Hacker grubunun güvenlik kameralarına sızmasını İsrail güvenlik kurumları için ağır bir darbe olarak nitelendiren İbranice yayın yapan İsrail'in Kanal 14 televizyonu muhabiri Hillel Biton Rosin, bu olayın büyük güvenlik açığını ortaya çıkardığını söyledi.

Kanal 13 televizyonu muhabiri Hiller de hackerlerin kamera sistemlerine sızmasının ardından İsrail güvenlik kurumlarının geniş bir soruşturma başlattığını bildirdi.

Çarşamba günkü iki patlamanın detayları yavaş yavaş ortaya çıkacaktır, ancak Siyonistler kapattıkları eski dosyaları yeniden açtılar.

23 Kasım 2022’de Siyonistler uzun yıllar sonra yeniden Kudüs’te patlama olaylarına tanık oldu.
2016 yılında Beytüllahim şehrinden Abdülhamid Ebu Surur adlı Filistinli genç, bir otobüse yerleştirdiği bombanın infilak etmesi sonucu şehit oldu. Otobüste yaşanan patlamada 2’si ağır 21 kişinin yaralandığı bildirildi.

Kudüs’te meydana gelen art arda 2 patlama haberi aynı zamanda 2011 yılında Batı Kudüs'te bir İsrail otobüsünün otogarda patlatılması olayını hatırlattı. Kudüs’ün girişindeki otobüs terminalinde düzenlenen eylemde Kudüslü İshak Arafa adlı Filistinli bir genç şehit oldu, 67 Siyonist ise yaralandı ve birkaç yıl sonra olayda ağır yaralanan bir kadın öldü.

Bomba Eyleminin Özellikleri

İsrail uzmanı ve araştırmacı Haldoun Al Barğusi, Al Jazeera TV kanalına verdiği açıklamada, Kudüs’te yapılan eylemi değerlendirerek, “İlk operasyonun yeri ve zamanı olağanüstü özelliklere sahiptir. Çünkü patlama kalabalık otobüs durağında meydana geldi.” dedi.

Haldoun Al Barğusi, “İsrail güvenlik kurumları, Filistinlilerin bıçaklı ve silahlı saldırıları gibi operasyonların artması nedeniyle bu tür eylemlerin gerçekleşeceğini önceden tahmin etmişti. Bu kapsamda olaydan birkaç gün öncesine kadar kontrol noktalarından birinin yakınında bir şüpheli aracı patlatmıştı. Bu sürecin ardından 23 Kasım’daki olay meydana geldi.

İsrail güvenlik kurumları son dönemde gerginliğe yol açabilecek hareketlerin azaltılması gerektiğini vurgulamıştı, ancak seçim çıkarlarına öncelik veren Siyonist siyasiler, yerleşimcilerin Kudüs ve Batı Şeria'daki baskınlarının sürmesine izin vermişti.” açıklamasını yaptı.

Haldoun Al Barğusi’ye göre, Siyonistlerin baskınları sürerken aynı önce Cenin’de ve ardından Nablus'ta ortaya çıkan yeni direniş grupları arasındaki dayanışma arttı, dolayısıyla Filistinlilerin yürüttüğü operasyonların nitelik olarak gelişeceği öngörülüyordu.
Konuya dair güvenlik ve Filistin uzmanı Siyonist gazeteciler, “Kudüs'teki genç yerleşimcileri bu tür operasyonlara alışkın değil, ancak büyükleri ikinci İntifada’daki patlama olaylarını hatırlıyor.” dedi. 

İsrail’in Kara Günleri

Yahudileştirme Karşıtı Kudüs Komitesi Başkanı Nasır el-Hedmi, Kudüs’teki patlama olaylarına ilişkin “Kudüs’te bomba eylemi, Siyonistlere İntifada yıllarında geçirdikleri karanlık günleri hatırlattı ve işgal altındaki bölgelerin derinliklerinde korkunç patlama olayına tanık oldu. Hele de İsrail'in başkenti olduğunu iddia ettikleri bir şehirde.” değerlendirmesinde bulundu.

Nasır el-Hedmi, “Bu iki patlama, Filistinlilerin bir nevi yenilgiyle karşı karşıya kaldığı dönemde gerçekleşti, çünkü işgal güçleri son dönemde Filistinlilerin kamplarına, şehirlerine ve köylerine yönelik saldırılarını artırmıştı.
Bu operasyon, işgalcilere ve Siyonistlere bu topraklardaki güvenliklerinin giderek azaldığını bir kez daha vurgulamak için yapılmıştır.” diye konuştu.

tesnim