Beyrut-Tel Aviv arasındaki tartışmalı deniz sınırı gerilimi sürerken Siyonist İsrail 2015 tarihli İran nükleer anlaşmasının yeniden canlandırılmasından büyük endişe duyuyor. 

Raialyoum yazarı Zouhair Indraous kaleme aldığı yeni yazısında, bu gelişmelerin gerek Siyonist çevrelerde gerekse siyasal arenada büyük şok yaşattığını belirtti. 

Arap yorumcu Indraous’un yazısı şöyle:  “İşgal altındaki topraklarda Siyonist yetkililerin, yerleşimcilerin ve rejim medyasının durumu histerik bir tepkiyle karşıladığını ifade edersek yalan söylemiş olmayız; Bu rejimin yetkilileri, ABD'nin İran'la nükleer anlaşmaya dönmesini engellemek için yürüttüğü yoğun çabalarına rağmen hiçbir sonuç almazken ABD Başkanı Joe Biden bile Yair Lapid’in (İsrail rejiminin sözde başbakanı) telefonuna cevap vermeyi reddetti. Konuya ilişkin açıklama yapan Beyaz Saray, Biden'ın resmi izne çıktığını duyurdu." 

İsrail'in geçirdiği sinir krizi işgal altındaki Filistin'in kuzey cephesine de ulaştı ve bu cephe hattında Hizbullah Hareketi ile Siyonistler arasında gergilik hâlâ devam ediyor.

Öte yandan Siyonist kaynaklar, rejim yetkililerinin Hizbullah ile olan deniz sınırı davasına ilişkin endişelerini ortaya koyarak, Hizbullah'ın bu durumda şartlarının tavanını yükselttiğini duyurdu.

Hizbullah'tan gönderilen sinyaller, direniş harketinin Kariş enerji sahası krizinin ardından Lübnan'ın diğer tartışmalı bölgelerdeki egemenliğini pekiştirmeyi amaçladığını gösteriyor.

Bu bağlamda, Siyonist İsrail’in güvenlik servisindeki üst düzey kaynaklar, bu rejimin karar verici çevrelerinin, İran'ın nükleer durumu hakkında endişelerini dile getirirken başka bir tehlikeli sorunla uğraşmak zorunda olduklarını ortaya koydu. Bu konu Hizbullah'ın İsrail’e ait gaz platformlarını vurma tehditleri ile ilgilidir. Siyonist kaynaklara göre İsrail Akdeniz'de gaz çıkarmaya başlarsa Hizbullah da tehditlerini yerine getirecektir.

Tel Aviv'in Hizbullah'ın tehditleriyle başa çıkma planlarının başarısız olduğunu itiraf eden kaynaklar, İsrail İstihbarat Servisi yetkililerinin Hizbullah Hareketi Genel Sekreteri Hasan Nasrullah'ın takındığı tavrı ele almak amacıya önümüzdeki hafta Perşembe günü toplanacağını söyledi.”

Bunlara ek olarak, "Yediot Aharanot" gazetesinin (Ynet) internet sitesine konuşan İsrail'in Askeri İstihbarat Servisi eski Şefi Amos Yadlin, şunları kaydetti:

“İsrail bugünden itibaren, İran nükleer anlaşmasının kaderi belirlenecek tarihe odaklanmalı. Anlaşma sağlanır veya sağlanmaz ABD ile siyasi, stratejik ve askeri konularda işbirliğine ve aynı zamanda bu seçeneklerin her birinin uygulanması halinde meydana gelecek gelişmelere hazırlıklı olmalıyız.”

Şu anda gündemde olan İran ile (4+1) grubu arasında 2015 tarihli İran nükleer anlaşmasının yeniden canlandırılması ve Tahran’a yönelik Batı yaptırımlarının kaldırılmasıyla ilgili gelişmeler Siyonist yetkilileri kızdırdığı açıktır. Onlar  Kapsamlı Ortak Eylem Planı (KOEP) anlaşmasının yeniden canlandırılmasını kendileri için talihsiz ve rezil bir senaryo olarak tanımladılar çünkü bu anlaşmanın yeniden hayata geçirilmesi halinde İran'ın tüm hedeflerine ulaşacağına inanıyorlar.

Tel Aviv Üniversitesi Ortadoğu ve Afrika Çalışmaları Merkezi Başkanı Moshie Dayan, konuya ilişkin İsrail'in 103fm radyosuna verdiği bir röportajda, “İran bu anlaşmadan istediği her şeyi alacak ve hiç şüphesiz İranlıların durumu şu an en âlâ seviyede. ABD ve Avrupa'nın da bu anlaşmaya ihtiyacı var. İranlılar, Amerika’nın nükleer anlaşmada yer aldığı sürece İsrail'in eli kolunun tamamen bağlı olacağına inanıyor.” değerlendirmesinde bulundu.

İbranice yayınlanan Yediot Aharonot gazetesi de, şunları yazdı:

“Tel Aviv yetkilileri zaman geçtikçe İran nükleer anlaşmasının yeniden canlandırılmasını engellemeye yönelik çabaların hiçbir işe yaramadığını anlıyor. Bu nedenle onlar İran ile anlaşma sağlanır sağlanmaz Amerikalılarla koordinasyona hazırlanmaya çalışıyorlar.

Bu gazeteye göre, nükleer anlaşmanın yeniden canlandırılması nedeniyle İsrailliler arasında ABD’ye karşı büyük bir öfke var.”

Siyonistler, “ABD, geçtiğimiz aylarda bizi kandırdı. Amerikalılar ile İranlılar arasındaki (dolaylı) görüşmeler devam ederken Washington anlaşma olmayacağına dair bize söz verdi.” diyor.

İsrail'in şu anki asıl korkusu, ABD’nin nükleer anlaşmayla ilgili Tel Aviv'e verdiği diğer vaatlerini görmezden gelmesidir. Geçtiğimiz günlerde İsrailli ve Amerikalı yetkililer arasında sert konuşma oldu. Siyonist yetkililer Amerikalılara hitaben, “Bizi aldattınız ve İran'la nükleer anlaşmayla ilgili müzakerelerin gidişatı hakkında bilgi vermediniz.” dedi.

Yediot Aharonot gazetesinin yazarı Orly Azoulay, Siyonistlerin nükleer anlaşmanın yeniden canlandırılması olasılığına duydukları öfke hakkında, “Uluslararası toplum, Joe Biden'ın yanı sıra dünyanın tüm demokratik liderlerinin İsrail'i arkadan vurduğunu ve Tel Aviv ile Washington arasında onarılamaz bir çatlak yarattığına tanık olacak. Şimdi nükleer anlaşmanın iki tarafı görüşmelerin son bulduğunu ve anlaşma taslağını hazırlama sürecinin devam ettiğini açıkladı. Amerikalılar ile Avrupalıların İran'dan evet veya hayır beklediğini görüyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

Bunlara ek olarak İran'ın nükleer meselesiyle ilgili hedeflerinde başarısız olan rejimin eski ve iktidar yetkilileri birbirlerine girdiler.

Nükleer müzakere sürecinden memnun olmayan Siyonist Rejim’in eski başbakanı Ehud Olmert, Amerika'nın nükleer anlaşmadan çekilmesinden "Likud" partisinin liderini sorumlu tuttu.

Eski Başbakanı Ehud Olmert, Radio 103fm'e verdiği röportajda , Likud Partisi'nin lideri Benjamin Netanyahu'yu sert bir şekilde eleştirerek, "Bizi ABD ile gereksiz çatışma düzeyine getiren Netanyahu'dur" dedi.

Olmert, “Eski ABD Başkanı Donald Trump'ın nükleer anlaşmadan çekilmesini etkileyen oydu. Bu anlaşmadan çekilmeleri, İran'ın nükleer davadaki ilerlemesini her şeyden çok hızlandırdı. Mevcut durumun kötüleşmesinden ve İran'ın bomba yapma ihtimaline yönelmesinden o sorumludur.” açıklamasında bulundu.

Siyonist İsrail dış istihbarat servisi Mossad'ın Başkanı David Barnea, İran ile nükleer programı konusunda uluslararası bir anlaşma imzalanmasının Tel Aviv için "stratejik felakete neden olacağını" söyledi.

Tesnim News