İRAN ASILLI MOSSAD CASUSU AHMED RIZA CELİLİ KİMDİR? (1. BÖLÜM)

İran medyasının duyurduğu habere göre İran asıllı Ahmed Rıza Celali, İranlı nükleer bilim adamlarının kimlikleriyle ilgili bilgileri terör için Mossad subaylarına veren casuslardandı. 

Görüntülenme: 701 Tarih: 28 Mayıs 2022 19:24
İRAN ASILLI MOSSAD CASUSU AHMED RIZA CELİLİ KİMDİR? (1. BÖLÜM)

Bu Mayıs ayının başlarında, İran İslam Cumhuriyeti Yüksek Divanında “Ahmed Rıza Celali”yle ilgili verilen kararın onandığı ve kararın uygulanış tarihi hakkında bazı haberler çıkmıştı. İsrail rejimi ve Mossad teşkilatı için casusluk yapma suçundan yargılanan Celali, uzun bir yargı sürecinin ardından idam kararına çarptırıldı.

Birkaç bölüm sürecek bu yazı dizimizde, Ahmed Rıza Celali’nin durumu, geçmişi, faaliyetleri ve siyasi rolünü şöyle bir gözden geçirmek istiyoruz.

Celali kim ve nasıl oldu da Mossad’a katıldı?

Bu konuda yayınlanan bilgilere göre, 1971 doğumlu Ahmed Rıza Celali, tıp bölümü mezunu ve katil İsrail’in casusluk teşkilatının en önemli istihbarat ajanlarından biridir. Ama nihayet İran’ın “İmam Zaman’ın (s.a) Adsız Askerleri” olarak anılan istihbarat görevlilerince tespit edilip yakalandı.

Celali, İran Savunma Bakanlığıyla gerçekleştirdiği ortak bir çalışmanın ardından, İsveç’e yaptığı bir bilimsel seyahat sırasında, Siyonist Mossad’ın kurduğu ağa düşer. Ondan sonra bu Siyonist teşkilatı, Celali’yi kendilerinin istediği hedefe doğru adım adım yönlendirerek yurt içinde Tel Aviv lehine casusluk yapması için hazır duruma getirir.

İran asıllı Siyonist İsrail casusu Ahmed Rıza Celali, Siyonist Mossad subaylarına İran’ın savunma alanıyla ilgili bilgiler verdiğini itiraf etti.

Siyonist Mossad casusu Celali, bu teşkilatla yaptığı işbirliği konusunda verdiği ifadelerinde “Mossad subaylarıyla görüşmelerimizde genelde, bir çalışma röportajı adı altında İran’ın savunma alanıyla ilgili projeleri hakkında bilgi veriyordum. O sürede ben Şehid Dr. Şehriyari ve Şehid Dr. Ali Muhammedi gibi bilim adamlarının yanında bulunuyordum” diye kaydetti.

Yine bu konuda verilen bilgilere göre Celali, Mossad tarafından 2 güvenlik telefon hattı aldıktan sonra Mossad ajanlarıyla 50’yi aşkın görüşmede bulunur ve her bir görüşmesine karşılık olarak da yüksek paralar alır.

Mossad ayrıca Celali’ye, batılı Avrupa ülkelerinden birinin vatandaşlığını alacağı vaadinde bulunur.

İran asıllı Siyonist İsrail casusu Ahmed Rıza Celali, İranlı nükleer bilim adamlarının iş yeri, gezdikleri yerler ve ev gibi adreslerini tam ve ayrıntılı olarak Mossad’a aktarıyordu.

Celali’nin Şehid Şehriyari ve Şehid Ali Muhammedi gibi İranlı bilim adamlarının tam adreslerini Mossad ajanlarına vermesi sonucu bu teşkilat söz konusu bilim adamlarına terör planları hazırlayıp gerçekleştirebildi.

Celali’nin Mossad’la işbirliğinde bulunduğunu açıkça ortaya çıkaran belgelerden biri, onun bu hususla ilgili kendi itiraflarıdır.

Celali, verdiği ifadesinde şöyle kaydediyor: “1971 doğumluyum. Orta halli, dindar, memur takımından bir ailede dünya geldim ve yetiştim. Okul döneminde elit takımı öğrencilerinden biriydim. Üniversiteyi de iyi bir notla kazandım. Tıp bölümünde 7 yıl okudum. 1992’de evlendim. Daha sonra “Tarım Cihadı” Bakanlığı  ve Sağlık Bakanlığının Kriz Yönetim Merkezinde çalışmaya başladım.”

Celali daha sonra şöyle kaydediyor: “Bir süre sonra Savunma Bakanlığında çalışmaya başladım ve ülkenin önemli projelerinden birinde yer aldım. Ayrıca 2001 ve 2003 yılları arasında da çok önemli projelerden birinde yer aldım. Daha sonra Savunma Bakanlığından ayrılıp, ülkenin bilimsel araştırma merkezlerinden birinde çalışmaya başladım. Bu merkezde yaklaşık 5 yıl çalıştım. Tabi bir taraftan Savunma Bakanlığı ve bu Bakanlığa bağlı bilimsel merkezlerle olan ortak çalışmalarım da devam ediyordu. Sonra bir gün yurtdışına çıkıp yüksek okul öğrenimimi devam ettirmeye karar verdim. Böylece yurtdışına çıktım ve bir yandan okula devam ederken bir yandan da sınırlı olarak dışarıda çalışıyordum. Fakat çalıştığım projeler gereği ve aynı zamanda benim ihtisas alanım nedeniyle İran’la bağlantılı çalışmam ve işbirliğinde bulunmam istendi.”

Mossad’la işbirliğinde bulunan ve İranlı iş arkadaşlarıyla ilgili özel bilgileri Mossad ajanlarına veren İran asıllı Siyonist İsrail casusu Ahmed Rıza Celali, bu hususta daha fazla ayrıntı verdi.

Mossad casusu Celali, yakalandıktan sonra verdiği ifadelerinde yüksek öğrenimini sürdürmek üzere yurtdışına çıktığını ve Avrupa ülkelerinden birine yerleştiği oradan da Batılı birçok ülkeyle irtibata geçtiğini kaydetti.

Celali bu konuda şöyle yazdı: “Doktoramı aldıktan sonra çalışmak için Avrupa ülkelerinden birine gittim ve orada yaklaşık 4 yıl çalıştım. Aynı zamanda da Amerika ve çeşitli Avrupa ülkelerindeki bilimsel merkezlerle de bağlantı kurup işbirliğinde bulunuyordum. Ben, Avrupalı 7 ülke arasında bazı bilimsel projelerin sorumlusuydum.”

Celali daha sonra Siyonist İsrail’in casusluk teşkilatı Mossad’la nasıl işbirliğine geçtiği hakkında şu ifadeleri yazdı: “2008 yılının başlarında bir eğitim programı için İsveç’teydim. Orada “Thomas” adında biriyle tanıştım. Kendini hadise ve güvenlik meseleleri uzmanı olarak tanıttı ve Avrupa’da bir şirkette çalıştığını iddia etti.

Benim İsveç’te ikametim kesinleştikten sonra Thomas bir gün bana çalıştığı şirketle de geçici olarak işbirliği yapmamı önerdi. Bir de daha sonra yarım vardiya halinde çalışmanı sürdürebilirsin dedi. Böylece yaklaşık 1,5 yıl orada çalıştıktan sonra Thomas’la ilişkimiz git gide yakınlaştı. O, benim geçmişteki çalışma tecrübelerim ve İran’da yaptığım işlerden bahsederek “Bunlar iyi bir referans. Bizim şirkette senin gibi geniş tecrübeli uzman kişilere ihtiyaç var. Bence sen bizim orada işe alınırsın, başvur” dedi.

İran asıllı Siyonist İsrail casusu Ahmed Rıza Celali ifadelerinde, Thomas adlı arkadaşı aracılığıyla iş görüşmelerinde bulunduğunu ve kuşku uyandırıcı sorularla karşılaştığını yazdı.

Celali bu konuda şöyle yazdı: “Thomas 2 kere benim için iş görüşmesi ayarladı. Birincisinde 2 uzman geldi konuştuk. Her şey çok normaldi. Thomas bir süre sonra iş görüşme sonucunun olumsuz olduğunu söyledi. Bu benim için normaldi tabi. Sonuçta bu bir iş görüşmesiydi. Fakat sordukları sorulardan bazıları garip ve kuşku uyandırıcıydı elbette. Ama ben yine de onlardan kuşkulanmadım. Bunlar eğer başka şeylerin peşinde olsalardı beni hemen işe alırlardı dedim kendi kendime. Dolaysıyla cevabın olumsuz olması çok normal geldi bana. Bir süre sonra İran’a döndüm. Ardından yine İsveç’e gittim. Birkaç ay sonra Thomas geldi ve “Senin için yeni bir iş görüşmesi ayarlayacağım.Bizim uzmanlardan biri gelecek ve seninle görüşecek” dedi.

Bu görüşme de yapılınca benden bir bilimsel program çerçevesini aldılar. Sonra da “Çok iyi. Senin bu iş ve akademik bilgilerin bize tam uygun işbirliğinde bulunabiliriz” dendi.

Celali, bu aşamayla ilgili ifadelerinde, Mossad İstihbarat Subaylarının kendi esas kimliklerini saklamak ve öte yandan Celali’nin de güvenini kazanıp, onu işbirliğine ikna etme niyetiyle kendilerini Avrupa Birliği Güvenlik Subayları olarak tanıttıklarını kaydetti.

Celali bu konuda şöyle yazdı: “Ben onları gerçekten Avrupalı zannediyordum. Fakat kendileri de “Biz AB’nin güvenlik sistemine bağlıyız” diyorlardı.”

Devam edecek..

yazilimedya.com

Yorumlar