YALNIZ KURT EYLEMLERİ SİYONİST REJİMİN KİMYASINI BOZDU (ANALİZ)

Araçsal bir sömürgeci gaspçı varlık olarak 'İsrail', uzun işgal ve saldırganlık tarihinde çeşitli travmalar yaşadı, ancak Batı'nın yani ABD'nin mutlak yardımı ve desteğiyle hayatta kalmayı başardı. 

Görüntülenme: 1278 Tarih: 05 Nisan 2022 21:50
YALNIZ KURT EYLEMLERİ SİYONİST REJİMİN KİMYASINI BOZDU (ANALİZ)

Bugünlerde, 'İsrail', tüm varlığı ve yerleşimcilerini derin bir stratejik belirsizlik dünyasında yaşamalarına neden olan istisnai bir teste sokan, kendi türünden yeni bir tehdidin altına giriyor.

Son zamanlarda işgal altındaki Filistin'in farklı bölgelerinde fert fert şahıslar tarafından bağımsız olarak yürütülen operasyonlar, “yalnız kurtlar” olarak adlandırılan bir olgudur. Operasyonlar dizisi, 'İsrail' toplumunun ideolojisine, ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar ve ne kadar verimli olurlarsa olsunlar, her gün yankılanacak sabit bir acı gerçek olduğu, işgal altındaki Filistin'de güvenliklerinin olmayacağı ve hiçbir askeri veya güvenlik önleminin onları kurtaramayacağı yönünde güçlü bir mesaj verdi.

Bu mesaj, Filistin gençliği ve bunca yıllık işgal, baskı ve kolonizasyondan sonra, ilk 'Fedailerin' [kendilerini bu uğurda feda edenlerin] aynı şevki, azmi ve kararlılığıyla işgale karşı savaşmaya ve mücadele etmeye devam diyor olmalarıyla gerçekten de çok güçlü bir mesajdır. 

Son operasyonların etkisi o kadar büyüktü ki, birçok Siyonist kaynak, bu konuda hiçbir şey yapamayacakları bir acı ve teslimiyet duygusuyla yorum yaptı.

'İsrail' askeri ve güvenlik aygıtları açıkça bir şok durumunda olduğundan, olanları gerçek bir skandal ve işgalci varlığın birçok istihbarat aygıtı için büyük bir başarısızlık olarak tasvir ettiler.

Ünlü "İsrailli" yazar Ari Shabeet, İbranice günlüklerinden birinde "İsrail" varlığının tükenmekte ve boğulmakta olduğunu kabul etti. Ayrıca Filistinlilerle olan tüm çatışmaya daha gerçekçi bir yaklaşım çağrısında bulundu.

Burada çok önemli bir ders öğreniliyor ve 'İsrailli' işgalciler ile bütün bir nüfus ve eksiksiz bir toplum olan Filistinli kurbanları arasında basit bir karşılaştırma kolaylıkla yapılabilir.

Gerçek şu ki, tüm güçlü askeri makine ve son derece gelişmiş cephanelik ile birlikte en önemli istihbarat aygıtlarından biri ve bitmeyen ve sürekliliği olan Batı desteğine rağmen 'İsrail' toplumu bir yandan travmatize olup, daha çok yenilgiye uğrarken, öte yandan, uluslararası toplum ve bazı Arap hükümetlerinin tüm komplolarına, yoksul kalmasına, izole edilmesine, kuşatılmasına ve ihanete uğramasına ve desteğin yokluğuna rağmen Filistin halkı hala umut ışığını sımsıkı tutuyor.

Yeni nesiller bu kurtuluş ve zafer ümidi ile yetiştirilmekte ve bu yeni bir formülün şekillenmesine yansımaktadır. Filistinliler derin inançları, ısrarlı sabırları ve yaratıcılık anlayışlarıyla direnişlerini ‘İsraillilerin' tahmin edemeyeceği yeni yollarla çeşitlendirmek için yeni yollar icat ediyorlar. Daha da önemlisi, davalarına ve topraklarına bağlılıklarının ne kadar gerçek, büyük ve güçlü olduğunun günlük bir kanıtı haline dönüşüyor.

Bu denklem, bu bağlamda Filistinlilere doğru ağır basıyor; 'İsrailliler' başarısızlığa ve yenilgiye mahkum olduklarına günden güne ikna oluyorlar, bazıları çok geç olmadan Filistin'den erken göç çağrısı yapıyor!

Kimsenin gizleyemediği gerçek basittir. Filistin'in tamamen özgürleşmesi an meselesi, elbette bu özgürleşme nehirden denize olacak…

Muhammed Yusuf

Al Ahed News

intizar.web.tr

Yorumlar