Mahmut Abbas ve Jake Sullivan görüşmesi bir kaç boyuttan değerlendirilebilir.
Birinci boyut, Sullivan'ın Siyonist rejim İsrail yetkilileri ile görüşmesi ardından Abbas ile bir araya gelmesidir. Sullivan Salı günü işgal edilen Filistin topraklarında giderek başta ırkçı rejimin başbakanı Neftali Bennett olmak üzere Siyonist yetkililer ile bir araya geldi.  Buna göre Sullivan'ın özellikle Filistin ile keşmekeş konusunda ırkçı rejim İsrail yetkililerinin görüşlerini dinlediğini, diğer yandan da muhtemel Filistin Özerk Teşkilatı Başkanına Siyonistlerden bir mesaj taşıdığı söylenebilir.
İkinci boyut, Sullivan ve Abbas'ın, eski Amerikan başkanı Donald  Trump'ın Kudüs ile ilgili aldığı kararın 4. Yılında gerçekleşmesidir. Eski Amerikan başkanı Donald Trump, 6 Aralık 2017'de Amerika  Büyükelçiliğinin Tel Aviv'den işgal altındaki Kudüs'e taşınacağını açıkladı ve Mayıs 2018'de bu kararı uygulamaya koydu. Buna ilaveten eski Amerika yönetimi Özerk Teşkilata sağladığı mali desteği de kesti böylece Filistin ile Washington arasındaki ilişkiler resmen kesildi. Böylece 2016 yılından itibaren taraflar arasında herhangi bir görüşme yapılmadı. 
Bu bağlamda 5 yıl aradan sonra geçen hafta Amerikan ve Filistinli yetkililer, çevrimiçi görüştü ve ardından ortak bir açıklama yaptı. Açıklamada Amerika hükümeti ile Filistin Özerk Teşkilat arasındaki siyasi ve ekonomik ilişkilerin canlandırılmasının önemi vurgulandı. Bu nedenle Sullivan ile Abbas arasındaki görüşme, ABD ve Filistinli yetkililerin geçen haftaki toplantısına paralel olarak gerçekleşti. 
Üçüncü boyut, söz konusu görüşmenin Filistin Özerk Teşkilatının büyük ekonomik sorunlar ile karşı karşıda bulunmasıdır. Özerk Teşkilat başkanı Mahmud Abbas da Sullivan'a verdiği demeçte, "Filistin ekonomisi baskılar nedeniyle durgunluk seviyesine girdi" dedi. Görünüşe göre Amerikan Ulusal Güvenlik Danışmanı ile görüşen Mahmut Abbas, örgütün bazı mali sorunlarını çözmek için Washington'un Filistin'e yardımının yeniden başlatılması çağrısında bulundu. 
Dördüncü boyut ise online görüşmenin, korsan rejimde Naftali Bennett ve Yair Lapid'in koalisyon kabinesinin göreve başlamasının ardından ırkçı rejim ve Filistinli yetkililer arasındaki işbirliği ve güvenlik görüşmelerinin başladığı bir zamanda gerçekleşmesidir. Buna rağmen korsan rejim kabinesi Doğu Kudüs'te işgal yerleşim alanları inşa çalışmaları ve tek yanlı siyasetlerine ve de Filistinlilere karşı şiddet eylemlerine devam ediyor. 
Bu bağlamda Filistin Özerk Teşkilat başkanı Mahmut Abbas, Sullivan ile yaptığı görüşmede "Siyonist rejim Filistin topraklarının işgaline son vermeli ve yerleşimlerin gelişimini durdurmalı" vurgusunda bulundu.
Mahmut Abbas ayrıca Sullivan'a hitaben açıkça, "Tel Aviv, Mescid-i Aksa'ya saygı duymalı ve Doğu Kudüs'teki Filistinlilerin sınır dışı edilmesine son vermeli çünkü bu tür eylemler yasalara aykırıdır."  Dedi. fakat Abbas'ın söz konusu isteklerine rağmen görünüşe göre Sullivan bu talepleri yerine getiremeyeceği düşünülüyor zira Amerika'nın görevde olan hükümetinin korsan rejim İsrail kabinesi ve yetkilileri üzerinde gerekli etki ve nüfuza sahip değildir. 
Beşinci boyutu ise söz konusu görüşmenin, Filistin direniş grupları ile Siyonist rejim arasındaki çatışmanın arttığı bir dönemde gerçekleşmesidir. Bu nedenle muhtemelen Sullivan, Filistin direniş gruplarına korsan rejim İsrail ile olan çatışmalarının yoğunluğunu azaltmaları için bir mesaj da taşımış olabilir. 
Fakat unutmamak gerekir ki, Filistin direnişinin davranışı ırkçı rejim İsrail'in işlediği cinayetlere bir tepkidir. Bu yüzden ırkçı rejimin cinayetleri ve boyutu azalmazsa, hatta yeni bir savaşın yaşanma ihtimali de bulunuyor.

parstoday