Mevcut durumda, Tahran ve Bakü yetkilileri duygusal durumu kontrol edemezlerse ve birbirlerinin iç işlerine dış müdahaleleri kontrol edemezlerse, hasmane politikaların iki komşu ülke ve Müslümanlar arasındaki ilişkileri gölgede bırakacağı açıktır.

Son yılların tecrübesi , iki Müslüman ve komşu ülke milletlerinin karşılıklı ilişkileri geliştirmeye yönelik ilgi ve isteklerine rağmen, bazı dış müdahalelerin ikili ilişkilerin olumlu ve yapıcı sürecine olumsuz etki yapabildiği gerçeğini yansıtmıştır. 

Son günlerde Tahran ve Bakü arasında gelişen ilişkilerin düşmanları  harekete geçmiş ve  iki Müslümanlar  komşu ülke arasındaki ilişkilerin bozulmasına zemin hazırlamış ve bu ilişkileri daha da bozmaya çalışmıştır. 

Bu arada, bazı Bakü hükümet yetkililerinin yanlış tavırları ve son günlerde Azeri yetkililerin açıklamalarının bu sürece büyük katkı sağladığına şüphe yoktur. Azerbaycan Cumhurbaşkanı da dahil olmak üzere İlham Aliyev hükümetinin yetkilileri, son zamanlarda "İkinci Dağlık Karabağ Savaşı sırasında Azerbaycan Cumhuriyeti'ne yapılan dış yardımları özellikle de Siyonist yardımlarını" itiraf ettiler. 

 Azerbaycan Cumhurbaşkanı'nın bu yöndeki eylemleri ve tepkileri, bölge ve dünya medyasında geniş yer buldu.

Bu konuda üzerinde durulması gereken bir başka nokta da,Siyonist ve Amerikan medyasının İlham Aliyev'in son dönemdeki uygunsuz davranışına yönelik eleştirileri olmuştur. Örneğin, Amerika'nın eski Bakü büyükelçisi ve siyaset bilimci Richard Kozlarich, Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in İsrail İHA'sı Harop ile fotoğraf ve video çekmesi ve İHA'ya elini sürmesi fotoğrafını paylaşmasını eleştirdi ve arı kovanına çomak sokmak olarak nitelendirdi ve şu açıklamada bulundu:  "Bölgedeki gelişmeler şiddetlenirse hangi ülke Azerbaycan Cumhuriyeti'ne destek olacak? Türkiye'nin savaşa katılmak istediğini düşünmüyorum. Rusya konusunda da şüphelerim var. ABD de zaten karmaşık bir durumda. Azerbaycan Cumhuriyeti  halihazırda zor durumdadır. "

İlham Aliyev hükümetinin sözde müttefikleri tarafından Azerbaycan Cumhurbaşkanı'nın son zamanlardaki kışkırtıcı davranışlarına yönelik sözde eleştirilerin yanı sıra, Tahran'ın toleransının şimdiye kadar iki komşu ülke arasındaki gerilimlerin daha da artmasını engellediği görülmektedir. Her halükarda, İkinci Karabağ Savaşı'nı kazanmakta yabancıların müdahaleleri ve Aras'ın kuzeyindeki topraklarda askeri üslere sahip olmaları konusu İranlı yetkililerin tepkisiyle karşılaştı.

İran İslam Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Hüseyin Emirabdullahiyan, konuyla ilgili olarak, "Tahran, Siyonist rejimin İran sınırlarındaki askeri varlığına ve bölgede Ermenistan ile Azerbaycan Cumhuriyeti sınırlarında  jeopolitik değişiklikler yapmak için yıkıcı eylemlerine asla müsamaha göstermeyecektir. "açıklamasında bulundu. 

Aslında Azerbaycan Cumhuriyeti topraklarının kurtarılmasının ardından Güney Kafkasya bölgesinde tatsız olaylar meydana geldi. Bu tatsız olaylar arasında Güney Kafkasya ve Azerbaycan Cumhuriyeti topraklarındaki ırkçı İsrail hareketleri de var.

Mevcut fırsatlardan yararlanan Siyonist rejim, İran sınırlarına mümkün olduğunca yaklaşmak için Azerbaycan Cumhuriyeti'nin bazı bölgelerinde iki kat daha fazla çaba sarf etti. Bu bağlamda, Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı Kurumu Uluslararası İlişkiler Analiz Merkezi direktörü ve siyasi ve güvenlik meseleleri konusunda Azeri bir uzman sayılan Ferid Şafiyev şunları kaydetti: "2005'te İran ve Azerbaycan Cumhuriyeti, üçüncü bir tarafın iki ülkenin topraklarını diğerine karşı kullanmasına izin vermeme çerçevesinde anlaştılar."

Bu anlaşmaya rağmen, Bakü hükümet yetkililerinin, Azerbaycan Cumhuriyeti'nin İkinci Dağlık Karabağ Savaşı'ndaki zaferi için dış yardım alınması ve Azerbaycan topraklarında İsrail askeri üslerinin gizlice kurulması konusunda neden defalarca yorum yaptıkları belirsizdir. 

parstoday