12 Günlük Gazze savaşı ve HAMAS ve İslami Cihat liderliğindeki  Filistin halk direniş güçlerinin Siyonistlerin donanımlı ordusuna karşı büyük zaferi , direnişin hayatında yeni bir aşamanın kapılarını araladı. Öyle bir aşama ki  nihai zaferin müjdecisi sayılır.  Bu 12 gün içerisinde direniş füzeleri  sadece Demir Kubbe'yi geçmekle, istenilen noktaları imha etmekle kalmadı, Siyonistlerin evhamlarını, Nil'den Fırat'a kadar İsrail rüyasını  da darmadağın etti ve Siyonistleri yeni bir gerçekle yüz yüze getirdi.  İşte bu Filistin direniş güçlerinin füze kabiliyeti ile gerçekleşti. 
Bu büyük başarı, sabırlı ve yerinde dik duran halkın gücü, 73 yıl boyunca  şirret dolu düşmanının dayattığı acılara dayanan, evlerinden barklarından olan  milletin direnişi sayesinde elde edildi.  Bu millet artık taşla değil, nokta vuruşu yapan füzeleri ile Telaviv'in karanlık dolu kalbini yarmakta ve vatanını savunmaktadır.  Öyle füzeler ki  derin bir mağduriyetinden ta derinlerinden,  dayanıklı Filistin gençlerinin kanının ortasından  fırlatılmışlar ve ateşli taşlar gibi  Ebabil  ordusunun başına düşmüşlerdir. 
Şimdi de  ilahi vaatlerin gerçekleşmesinin zamanı gelip çatmıştır.  Nitekim Kuran-ı Kerim'de de şöyle buyrulmuştur: "   "یا أَیُّهَا الَّذینَ آمَنوا إِن تَنصُرُوا اللَّهَ یَنصُرکُم وَیُثَبِّت أَقدامَکُم
"﴾7﴿ Ey iman edenler! Allah’a yardım ederseniz O da size yardım eder ve ayaklarınızı sağlam bastırır."(Muhammed saa suresi 7'inci ayet)
Gerçekler  Siyonist Rejim İsrail'in, Filistin topraklarında işgal ve askeri şiddet ve kaba kuvvet ile beraber olan  kuruluşundan 73 yıl sonra, artık düşüşe geçtiğini ve çökmeye yüz tuttuğunu gösteriyor.  İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Seyyid Ali Hamanei'nin  2015 yılındaki öngörüsü bu gerçeğin göstergesi idi.   O yılda İslam İnkılabı Lideri şöyle buyurmuştu: " İnşallah gelecek 25 yıl içerisinde, ilahi tevfik ve fazl sayesinde bölgede Siyonist Rejim diye bir şey olmayacaktır. " 
Belki de  birçokları bu sözleri İslam İnkılabı Liderinin kalbinden geçen arzular olarak addettiler ancak  birçok  vaka ve gelişme  bu öngörünün gerçekleşmekte olduğunu ve sahte Siyonist Rejim İsrail'in son nefeslerini vermekte olduğunu gösteriyor. 
Analistlerin söylediklerine göre  bu talihsiz rejimin çöküşünün nedenlerinden biri de  Yahudilerin işgal topraklarından tersine göçüdür. Tersine göç çerçevesinde özellikle de son yıllarda  Siyonistler işgal altındaki topraklardan  Avrupa, Avusturalya ve Amerika'ya doğru göçe başlamışlardır.  Siyasi ve toplumsal bir düzenin varlığı, nüfus üzerinde kurulu olduğu için ve büyük nüfus  kimlik kazanmakta ve  güçlenmekte etkili olduğu için, işgalciler temelden bir sorun ile karşı karşıya kalmışlardır. 
Son bir kaç yıl içerisinde  Siyonist Rejim makamları  her daim  Yahudilerin  işgal altındaki topraklara göçünden bahsedip  işgal topraklarını  güllük gülistanlık göstererek ve farklı farklı  avantajlar ve puanlar sağlayarak  dünyaya dağılan Yahudileri  işgal topraklarına yerleştirmekten söz etmişlerdi.  Ancak  bir kaç yıldır  Yahudilerin işgal altındaki topraklara yerleştirilmeleri için gereken imkanlar ve refah düzeyi sağlanamamış, tam tersi  aldatılmış Yahudilerin de tersine göç sürecinin başlaması  bu rejim için temel bir krize dönüşmüştür.  
Bugün üniversite mezunları, profesyoneller ve eğitimli insanlar bile işgal altındaki toprakları terk ediyor. Siyonist rejimin Merkezi İstatistik Ofisi tarafından 1948'den 2015'in sonuna kadar dönem ile ilgili yayınlanan istatistiklere göre, işgal altındaki Filistin'e giren 720 binden fazla Yahudi göçmen bölgeyi terk etmiş ve bir daha geri dönmemiştir. 2018'de hayatlarının geri kalanını işgal altındaki Filistin'in dışında kalmayı seçen ve ülkeyi terk eden Yahudilerin sayısı 16 bin 700 kişi olarak açıklanmıştır. İsrail göç yetkilileri Yahudilerin İsrail'den tersine göçü hakkında net istatistikler vermekten kaçınsa da, Yahudi Ajansı'na göre İsrail'e göç edenlerin yüzde 35 ila 40'ı göç ettiği aynı yılda işgal topraklarını terk ediyor.
İşgalci Siyonist rejimin çöküşünü gösteren bir diğer nokta da bu çocuk katili rejimin yöneticileri ve makamları arasındaki siyasi zafiyetlerdir. Partiler ve bireyler arasındaki iktidar çatışmaları bu sahte rejimin varlığını tehlikeye atmıştır. Analistler, gaspçı Siyonist rejimin direniş füzelerinden çok, kendi içindeki yıkıcı sosyal ve siyasi çatışmalardan zarar gördüğüne inanıyor.
Bu rejim, uyumlu bir ulustan yoksun olduğu için, politikacıları ve memurları arasındaki ilişkilerde en ufak bir rahatsızlıkla, varlığı doğrudan tehdit edilmekte ve tehlikeye atılmaktadır. Öte yandan İsrail toplumundaki çelişkiler de çok artmış ve bu çelişkiler işgal altındaki topraklarda alenileşmiştir.  Yahudiler arasında keskin bölünmeler yaratan "ırksal düşmanlıklar", "dini düşmanlıklar", "mezhepsel düşmanlıklar", partiler ve gruplar arasındaki "fırkacı düşmanlıklar" İsrail'i sarsmaktadır. Analistler, bu çelişkilerin birleşiminin son derece heterojen ve kırılgan bir toplum yarattığını ve en ufak bir hareketle İsrail'in içeriden dağılmasına neden olan bir bomba fünyesi gibi  görev yaptığını  düşünüyorlar. 
Bu kargaşanın ortasında Siyonist Rejim İsrail'in "askeri zafiyeti " rejimin gerilemesinin ve çöküşünün diğer yüzünü de ortaya çıkardı. Yıllarca İsrail'in askeri gücünü yenilmez bir güç gibi gösteren, sanki bu algı operasyonu ile Filistinlileri ve dünyadaki diğer İsrail muhaliflerini ezmeye çalışan Batı medyası, şimdi rezil rüsva olmuş durumdadır. İşte içi boş operasyonlar Direnişin füzeleri ile yerle bir edilmiştir!  İyi donanımlı ve gelişmiş askeri silahlarıyla övünen ve Demir Kubbe için boş umutlar besleyen bir rejim, direniş füzeleri tarafından kolayca zarara uğradı  ve tam zillet içerisinde ateşkese sığınmak zorunda kaldı.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Seyyid Ali Hamanei, Kudüs Günü'nde yaptığı konuşmada, Lübnan'daki 33 günlük savaşta, 22 günlük savaşta ve Gazze'deki 8 günlük savaşta  ardı ardına gelen İsrail askeri yenilgilerine atıfta bulunarak, bunları İsrail'in askeri gücünün  çöktüğünün bir işareti olarak nitelendirdi ve bu durumun İsrail'in gücünün içi boş olduğunu ispatladığını belirtti.  Aslında bu büyük zafer, Kudüs'teki işgalci rejimin nihai yıkıma daha yakın olduğunu gösterdi.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Seyyid Ali Hamanei, bu kahramanca zaferin ardından direniş liderlerine gönderdiği tebrik mesajında ​​şunları söyledi: "Cebbar rejimin bu 12 gününde, esas olarak Gazze'de büyük suçlar işlemesine rağmen birleşik Filistin kıyamına karşı pratikte direnemediğini ispatladığı nedeniyle, o kadar ayıp ve akılsızca  hareketler yaptı ki, tüm dünya kamuoyunu kendisine karşı kışkırttı ve kendisine destek veren Batılı hükümetlere hiç olmadığı kadar nefretin meydana gelmesine yol açtı. Cinayetlerin devamı ve ateşkesin kabulü, her ikisi de yenilgi idi. Bu yenilgiyi kabul etmek zorunda kaldı. "
İslam İnkılabı Lideri sözlerine şunları da eklediler: "Habis rejim daha da zayıflayacak. Filistinli gençliğin hazır olması ve değerli cihatçı grupların gövde gösterisi ve sürekli kuvvetlerin sayısının artması,  Filistin'i günden güne daha güçlü kılacak ve gaspçı düşmanı günden güne daha güçsüz ve zayıf hale getirecektir. "
Bu savaşta sadece Gazze Şeridi halkı değil, Batı Şeria ve 1948 topraklarının Filistinlileri de bir şekilde birleşti ve Filistinlilerin bu ittifakı başka bir zafer meydana getirdi.  Filistinlilerin birlik ve beraberliği, düşmanı daha güçlü ve daha zayıf kılacağı kesindir. 
Ancak bu alçak rejim Filistinlilere zulmetmeye devam ediyor. Filistinli savaşçı güçler ile Kudüs'teki işgal rejimi arasındaki ateşkesin ve direniş güçlerinin gurur verici üstünlüğünün ardından  yine de Filistin topraklarında, özellikle Şeyh Cerrah bölgesinde işgalcilerin zulmüne tanık olmaya devam ediyoruz. İsrailli paralı askerler, Filistinlileri bölgeden zorla tahliye etmeye ve bu aşırı talebi, gaspçı girişimi gerçekleştirmek için her yolu kullanmaya devam ediyor. Ancak Şeyh Cerrah bölgesindeki Filistinliler, hiçbir şekilde ikamet alanlarını terk etmeyeceklerini ve Siyonistlerin cesetlerini taşımak zorunda kalacaklarını ifade ettiler.
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Seyyid Ali Hamanei mesajında ​​Şeyh Cerrah'ın dirençli halkına şunları söyledi: "Şeyh Cerrah'ın, rejimin zulmüne ve paralı yerleşimcilere direnme deneyimi, gayretli Filistin halkının sürekli direktif haline gelmelidir. Şeyh Cerrah kahramanlarına selam olsun. "
 Şimdi  de Filistinlilerin gücü artmış ve Siyonistlerin bu çirkin davranışı halkın direnişi ile yok edilmeye çalışılmıştır. İslam İnkılap Lideri'nin İsmail Haniye'ye mesajı inşallah gerçekleşecektir.  İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Seyyid Ali Hamanei İsmail Hanye'ye " Allah'ın izni ile zafere ulaşacaksınız ve kutsal toprakları  korsan gaspçılardan temizleyeceksiniz inşallah" diye söylemişti.  

Parstoday