Mübarek Ramazan ayının başlamasından itibaren Filistinliler ve Siyonist askeri güçler arasında Kudüs'te devam eden çatışmalar çerçevesinde yaklaşık 200 kadar Filistinli tutuklanmıştır.
Cuma akşamı işgal altındaki topraklarda yaşanan çatışmalarda 100'ü aşkın Filistinli de yaralanmıştır. Geçen günlerde yaklaşık 20 kadar İsrailli askeri güç ve Siyonist de yaralanmıştır.
Filistin Kızılay Örgütü de Pazar günü Siyonist askerlerin işgal altındaki Kudüs'ün eski mahallelerinin etrafına yaptıkları baskınlarda ve saldırılarda 12 kadar Filistinlinin yaralandığını duyurdu. Buna ilaveten son günlerde Gazze Şeridinden İsrailli yerleşim alanlarına 40 kadar roket fırlatılmıştır.
Siyonist Rejim İsrail savaş bakanı Benny Gantz ise bu rejimin Gazze Şeridi ile gerilimlerin durumunu değerlendirme bağlamındaki güvenlik oturumun ardından gerilimlerin artabileceği tehdidinden de söz etti. Şimdi sorulması gereken temel soru bu yeni tur gerilimlerin başlamasının nedenlerinin ne olduğudur.
Yeni tur gerilimlerin en önemli nedeninin Kudüs ve Mescid-i Aksa ile ilgili olduğu söylenebilir. Mübarek Ramazan ayının başlaması ile Kudüs sakinlerinin çoğu bu mübarek ayın ilk günlerinde camide itikaf yapmak için harekete geçti . Ancak Siyonist Rejim İsrail bunu engelledi ve birçok Filistinliyi Mescid-i Aksa'dan uzak tutmaya çalışıp onların camiye girmesini engelledi. Siyonist Rejim İsrail'in daha önceden Kudüs ve Mescid-i Aksa'ya yönelik şiddet uygulamaktaki bahanelerine ilaveten şimdi de İsrail mülkiyet iddiasında bulunmaktadır. Bu durum, Amerika eski başkanı Donald Trump'ın Aralık 2017'de Kudüs'ü yeni İsrail başkenti olarak tanımasından ve Washington'un büyükelçiliğini Telaviv'den Kudüs'e taşımasından kaynaklanmıştır.
Gerçekte, mevcutta Kudüs'te yaşanan çatışmalar, bu stratejik ve önemli şehrin hakimiyeti ve mülkiyetinden dolayıdır. Bu doğrultuda Filistin İslami Direniş Hareketi HAMAS Tahran temsilcisi Halit Kuddumi şöyle bir açıklamada bulundu: " Kudüs'te cereyan edenler, özellikle de Siyonistlerin kutsal havuz olarak adlandırdıkları Mescid-i Aksa ve çevresine yönelik hakimiyetin tespit edilmesi etrafındadır. "
Son çatışmaların ikinci nedeni ise, seçimler ile ilgilidir. Filistinliler 22 Mayıs tarihinde parlamento seçimlerini düzenlemekte kararlıdırlar. Filistinliler seçimlerin Kudüs'te düzenlenmesinde ısrar ediyorlar. Ancak İsrail Kudüs'te seçimlerin düzenlenmesini istemiyor. Çünkü bu şehrin kendi hakimiyetinde olduğunu savunuyor. Filistinliler ise Kudüs olmaksızın seçimlerin düzenlenmesi değersiz olmasının yanı sıra İsrail'in Kudüs'e olan hakimiyetini kabul etme anlamına da geldiğini düşünüyorlar.
Bir diğer yandan Siyonist Rejim İsrail elebaşısı Binyamin Netanyahu yeni kabineyi kurmakla görevli olup bir yandan da beşinci parlamento seçimlerinin düzenlenmesi ihtimaline göz atarak, bu bağlamda da Kudüs ve radikal Siyonistlerin de unsurları olduğu planlar yapmaktadır. Bu yüzden Filistinlilerin seçimlerinin Kudüs'te düzenlenmemesi de Netanyahu için avantaj sayılır. Halit Kuddumi bu hususta şöyle diyor: " Dördüncü kez son iki yılda Siyonistlerin meşgul olduğu seçimler ve özellikle de Netanyahu'nun radikal Siyonistlerin oylarını toplama hırsı ve bu bağlamda Mescid-i Aksa'ya saldırma ve yerleşim alanlarını genişletme yönündeki talimatlar, mevcut Kudüs gelişmelerinin diğer nedenlerindendir. "
Böylece çatışmaların şiddetlenmesi ile Filistin İslami Cihat hareketi HAMAS da Ramazan intifadası çağrısı yapmış ve Filistinlileri kutsal Ramazan intifadasına katılmaya çağırmıştır.
parstoday