BAHREYN'DE 14 ŞUBAT DEVRİMİNİN 10. YILI

Bahreyn halkı devriminin manevi lideri Ayetullah şeyh İsa Kasım, önceki gece, Al-i Halife rejimine karşı halk ayaklanmasının 10. Yılı münasebeti ile önemli bir konuşma yaptı. 

Görüntülenme: 1517 Tarih: 16 Şubat 2021 11:42
BAHREYN'DE 14 ŞUBAT DEVRİMİNİN 10. YILI

Dün 14 Şubat 2021, Bahreyn halkının Al-i Halife rejimine karşı 14 Şubat kıyamının 10. Yıldönümüydü. Bu yüzden şeyh İsa Kasım yaptığı konuşmada Bahreyn’deki mevcut durumu açıklayarak değerlendirmede bulundu. 
Şeyh İsa Kasım’ın sözlerindeki ilk önemli eksen, Al-i Halife rejimi ve yönetim tarzının Bahreyn halkının şanında olmamasıdır. Al-i Halife yaklaşık 200 yıl önce Arabistan yarım adasından Bahreyn’e göç ederek burada iktidarı ele aldı. Bahreyn halkının ekseriyeti Al-i Halife rejimine karşıdır, bu rejimi sömürgeci Britanya’nın yardımı ile ülkenin güç yapısını gasp ettiğini, yine İngiltere’ni siyasetleri sayesinde nüfus yapısını ve ülkenin etnik yapısını değiştirmeye çalıştığını belirtiyorlar. Bu esasa dayanarak şeyh İsa Kasım “ Bahreyn’deki mevcut denge, tarihi sona ermiş, gerici ve zalimanedir ve bu ülkenin onurlu halkına uygun değildir.” Dedi.
Bahreyn halkı kıyamının manevi liderinin sözlerindeki ikinci önemli eksen ise Bahreyn’de son 10yılda yaşanan gelişmelerdi; şeyh İsa Kasım durumu, “aşırı şiddet, işkence ve yabancı baskı gücü kullanımı” şeklinde 3 kelimede özetledi. Aslında bu 3 konu Al-i Halife rejiminin, diktatörlüğün sona ermesi, adaletin sağlanmasında halkın gerçekçi ortaklığı, ırkçılığın sona ermesi ve dış ve iç siyaset karar alma mekanizmasında bağımsızlık talebinde olan Bahreynli göstericiler ve vatandaşlara yönelik stratejisidir. 
Burada önemli olan konu ise şeyh İsa Kasım’ın da vurguladığı gibi, “ne aşırı şiddet, ne işkence ve ne de yabancı baskı gücü kullanımının Bahreyn halkını susturamamasıdır”. Başka bir ifade ile Bahreyn halkı meşru isteklerine ulaşamadan Al-i Halife rejimine karşı mücadeleden vaz geçmeyecekler.
Şeyh İsa Kasım’ın konuşmasındaki 3. Önemli eksen ise Bahreyn rejiminin siyonist işgalci İsrail ile ilişkileri normalleştirmesidir. Geçen yaz aylarında Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri’nin ardından siyonist rejim ile ilişkileri normalleştirme anlaşmasını kabul eden ikinci Arap ülkesi oldu ve Abu Dabi ile birlikte 15 Eylül 2020’de korsan rejim ile Abraham anlaşmasın imzaladı. Al-i Halife rejimi ülke kamuoyuna ilaveten dini ve siyasi liderlerin bu anlaşmaya açıkça karşı çıktıkları ve onu Al-i Halife’nin gayrı meşru olduğunu gösteren yeni ve önemli belge olarak bildikleri bir ortamda imzaladı. 
Bu bağlamda şeyh İsa Kasım önceki gece yaptığı konuşmada, “Bahreyn’in İsrail ile ilişkileri normalleştirenlere katılması, bu ülkeyi tahkir etmek ve dize getirmek hedefi ile yapıldığını” söyledi.
Bahreyn Şia Müslümanlarının dini liderinin açıklamaları diktatör Al-i Halife rejimi ve Bahreyn halkı arasındaki derin mesafe ve uçurumun göstergesidir. Al-i Halife rejimi siyonist rejim ile ilişkileri normalleştirme  sürecinin Bahreyn’in ilerlemesi ve güvenliğine katkı sağladığını düşünürken ülke halkı ve liderleri ise bu anlaşmanın onları insani keramet ve erdemlikleri, izzeti, kimliği ve hüviyetini hedef aldığı kanaatindeler. 
Bu konu Al-i Halife’nin Bahreyn’de halk arasında meşruiyet ve makbuliyet  krizi ile karşı karşıya olduğunu gösteriyor, tabi ki bu da günümüz Bahreyn’de siyaset ve güç yapısının gerçek yüzüdür.

parstoday

Yorumlar