SİYONİST İSRAİL İRAN'A SALDIRMAYA NEDEN CESARET EDEMİYOR?

İran İslam Cumhuriyeti savunma bakanı Tuğgeneral Emir Hatemi Pazartesi günü Kazvin eyaleti idari konseyi toplantısına katılarak basın toplantısında " İran'a yönelik tehditte İsrail'in sesi yüksektir fakat pratikte bir şey yapma gücü yoktur." ifadelerine vurgu yaparak sözlerine şunları da ekledi: 

Görüntülenme: 1446 Tarih: 11 Şubat 2021 03:33
SİYONİST İSRAİL İRAN'A SALDIRMAYA NEDEN CESARET EDEMİYOR?

"İsrail büyük ve geniş ağzı olan, bağıran ve tehdit eden, fakat küçük güç ve cüssesi ile İran’a karşı tehditlerini gerçekleşme gücü olmayan bir hayvan gibidir.” 
Savaş ve şiddet yanlılığı  İsrail ordusunun çekirdeğini oluşturmaktadır.  Gallup gibi Batılı enstitülerin verilerine göre dünyanın en büyük askeri bütçesi ilk olarak Amerika ve ardından İsrail'e aittir. Ancak burada sorulması gereken önemli soru  Amerika ve İsrail'in tüm bu yıllarda neden İran'a saldırma cesareti gösterememeleridir!?
İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Seyyid Ali Hamenei ise  Pazar günü,  Hava Kuvvetleri subaylarının İmam Humeyni ile 19 Behmen 1357'deki biatının yıldönümünde hava gücü komutanlarıyla görüşmesinde "Bölgede başta siyonist rejim olmak üzere Amerika'ya bağlı rejimlerin telaşlanması, paniklemesi ve son boşboğazlıklarının nedeninin, onların Amerika'nın uluslararası çevrede ve içeriden zayıflamasından duydukları kaygı ve ıstıraptan olduğunu" belirtti.
Ayetullah hamenei Amerika, Avrupa ve ortaklarının  maksimum baskı siyasetinin  uygulanması yönündeki ısrarlarının, aynı yenilgiye uğramış siyasetlerin tekrarlanması olduğunu, günümüzde bu yenilginin diğer boyutlarının da aydınlandığını belirtti. 
 Siyonist Rejim makamlarının İran aleyhindeki  tehditleri de  bu çerçevede değerlendirilmelidir. 
 Siyasi meseleler analisti  Kasım İzzeddin   İsrail'in  İran ve Direniş Cephesi karşıtı  girişimlerindeki başarısızlığı hususunda şöyle diyor: "İsrail'in sahada  direniş ile savaşta yenilgisi,  aslında Amerikalılar ve Batılıların  İran ve direniş eksenine diz çöktürme yönündeki hesaplarının hatalı olduğunu gösterdi." 
İzzeddin şöyle bir hatırlatmada da bulundu: "İsrail'in  savaştaki çıkmazı, Amerika'nın İran'a karşı savaştaki çıkmazıdır.  Bunun nedeni İran'ın Amerika'nın bölgedeki üslerine ve çıkarlarına yönelik oluşturduğu tehdidin doğurduğu vahşet dengesidir. "
Tehditler karşısında İran Silahlı Kuvvetleri gerekli müdahale ve caydırıcı güce sahip olduklarını göstermiştir. İran Savunma Bakanı'nın da belirttiği gibi komutan Süleymani'nin şehadeti sırasında kimse bir ülkenin doğrudan ABD üssünü hedef alabileceğini düşünmemişti. Buna karşın, Amerikan saldırgan güçlerinin suç ve terör eylemine cevaben, 8 Ocak 2020'de İslam Devrim Muhafızları, Irak'ın El-Anbar vilayetindeki ABD Aynel Esed üssünü 10'dan fazla füze ile hedef alarak darmadağın hale getirdi.
Bugün İran İslam Cumhuriyeti'nin savunma gücü, düşmanın İran'la askeri olarak karşı karşıya gelmeye cesaret edemeyeceği seviyededir. Böylece düşmanlar sadece lafazanlık yapıp herhangi bir eylemde bulunmaktan çekinmektedirler. Kısa süre içerisinde ülkede 10 büyük kara, hava, deniz ve savunma tatbikatı yapılması, ülkenin silahlı kuvvetlerinin yüksek hazırlık durumunu göstermektedir.
Bu nedenle düşmanlar, İran'ın askeri gücünün gerçekliğini hesaba katmalıdır; aksi takdirde kesinlikle kendileri için çok pahalıya mal olacak büyük bir hata yapacaklar. 
Bu açıdan İsrail'in İran'a yönelik tehditlerinin de iki boyutu var. İlk boyut, yeni bir konu olmayan Siyonist propagandası,  abartma ve ortam oluşturmasıdır. Diğeri ise çaresizlik nedeniyle oluşan sinirsel tepkiler, bölgede güç dengesinin değişmesinden dehşeti ve bölgede Amerikan askeri gücünün düşüşüdür. 
Bu iki bileşene ek olarak bir başka gerçeklik de İran İslam Cumhuriyeti'nin tehditlere karşı caydırıcı ve karşılık vermedeki yadsınamaz gücüdür.

Parstoday

Yorumlar