Sadece 3 ay sonra yani çok yakın bir gelecekte, Suudi saldırgan koalisyonunun Yemen'e karşı savaşının 6. yılı sona erecektir. Bu savaşın farklı aktörleri var. Suudi koalisyonu ve üyeleri, müstafi Abdrabe Mansur Hadi hükümeti ve paralı askerleri, Güney Geçiş Konseyi ve ona bağlı milislerin yanı sıra Yemen ordusu ve halk komiteleri de bu savaşa açıkça dahil olan aktörler arasında yer alıyor. Bununla birlikte, savaşa direkt katılmayan fakat savaşta önemli etkileri olan bazı aktörler de var ve Amerika ise bu aktörlerden biridir. 
ABD'nin Suudi koalisyonun Yemen'e karşı acımasız savaştaki başlıca  rolü, bu savaşı başlatması için Suudi hükümetine yeşil ışık yakmaktı. Eski ABD Dışişleri Bakanı Collin Powell, bir zamanlar, savaşın uzamasını eleştirerek, Riyad'ın savaşın yakında biteceğini duyurduğunu söyledi. Bu açıklama, Yemen'e karşı savaşın bizzat ABD'nin rızasıyla başladığını gösteriyor.
Amerika’nın Yemen savaşındaki bir diğer  rolü, Suudi koalisyon güçlerine silah ve lojistik destek sağlamaktır. Bu bağlamda, hatta ABD Savunma Bakanlığı, Suudi koalisyona lojistik ve istihbarat desteklerinin yanı sıra Suudi Arabistan sınırlarını korumak için Yemen’de asker konuşlandırdığını bile itiraf etti. 
New York Times, ABD askeri komandolarının Suudi-Yemen sınırında olduğunu, komandoların ise Yemen halk komiteleri ve ordu güçlerinin Riyad ve diğer Suudi şehirlerine saldırmak için kullanılan füze depolarını bulup yok etmeye yardım ettiğini bildirdi.
ABD ayrıca uluslararası forumlarda Suudi koalisyona destek vermekle bu savaşa dolaylı olarak müdahalede bulunuyor. Suudi Arabistan ve müttefiklerinin son yıllarda Yemen'deki en büyük insani felakete yol açmalarına rağmen, son 6 yıldır uluslararası toplumda, özellikle Güvenlik Konseyi'nde bu cinayete karşı  hiçbir adım atılmadı. Suudi Arabistan'ın küresel baskıdan korunmasının temel nedeni, ABD hükümetinin Suudi Arabistan'a özel ve kapsamlı desteğidir.
Suudi koalisyonunu desteklemeye yönelik tüm bu planların yanı sıra Washington yönetimi, defalarca ve kalıcı yaptırımlarla Suudi hükümetinin yardımına koştu ve Yemen ulusal kurtuluş hükümetine yönelik baskı yaptı. ABD Hazine Bakanlığı, son hamlede insan hakları ihlalleri iddiasıyla beş Yemenli yetkiliye yaptırım kararı aldı. Yaptırımlara tabi tutulan kişiler arasında Yemen Ulusal Kurtuluş Hükümeti güvenlik dairesi başkanı ve başkan yardımcısı Abdülhekim el Hivani,  Ulusal Kurtuluş Hükümeti Güvenlik Ofisi Başkan Yardımcısı Mutlak Amir El Merani  ve  Yemen Ensarullah hareketinin üyesi Abdülkadir el Şami görülmektedir. 
ABD'nin Ulusal Kurtuluş Hükümeti yetkililerine yaptırım uygulamasından güttüğü hedef, bu hükümeti meşruiyetinden yoksun bırakmaktır. Aslında Washington yaptırımların yardımıyla, Yemen siyasi düzenini etkilemeye çalışıyor ve Suudi koalisyonunda yardımda bulunarak savaşı meşrulaştırmaya ve müstafi Mansur Hadi hükümetine Yemen'deki iç çekişmede yardımcı oluyor. 
Washington bu davranışları aslında Suudi koalisyonunun Yemen'e karşı savaşının devam etmesine yol açabilir, çünkü Arabistan'a daha fazla silah satmaya zemin hazırlamakla Yemen savaşının devamını kendi çıkarına uygun olarak görüyor.
Yemen ordusu ve silahlı kuvvetlerinin eski sözcülerinden Tuğgeneral Şeref Galib Lokman, ABD'nin Yemen'e karşı savaştaki tüm bu davranışları göz önüne alındığında, Yemen'deki cinayetlerden ABD'nin sorumlu olduğunu ve bu eylemlerin Yemen'i işgalinin "Amerika ürünü" olduğunu kanıtladığını belirtiyor.

parstoday