NASRALLAH VE HENİYYE'NİN GÖRÜŞMELERİ NE ANLAMA GELİYOR? (ANALİZ)

 

Görüntülenme: 2009 Tarih: 07 Eylul 2020 08:22
NASRALLAH VE HENİYYE'NİN GÖRÜŞMELERİ NE ANLAMA GELİYOR? (ANALİZ)

Filistin İslami Direniş Hareketi-HAMAS siyasi bürosu başkanı İsmail Haniye, Lübnan'da Hizbullah Hareketi lideri Seyyid Hasan Nasrullah ile bir araya gelerek görüş teatisinde bulundu.

İsmail Haniye ve Nasrullah'ın görüşmesi, sembolik bir görüşme değil ve  büyük öneme de sahiptir.  Bu görüşmede kalben itikadi değerlere dayanarak Siyonist Rejim ile mücadele eden ve Lübnan ve Filistin'de direniş ekseninin sorunlarının azalması için  Siyonistlerle uzlaşmaya ve müzakereye yanaşmayan  Direniş Cephesinin iki etkin lideri bir araya geldi. 
Bu görüşme zamanlama olarak da büyük bir öneme sahiptir.   Halihazırda Batı-Siyonizm-Gerici Arap ekseni komploları  direniş cephesine daha açık bir şekilde yapılmaktadır. 
 Birleşik Arap Emirliklerinin  Siyonist Rejim ile ilişkilerini normalleştirmesi, yeni bir konu değildir. Son on yıllarda yaşanan fakat şimdi alenileşen bir durumdur. 
Bu durum sırf Birleşik Arap Emirlikleri ile de sınırlı kalmamıştır. Kimi gerici Arap ülkeleri de korsan rejim ile beraber gizli ama resmi ilişkileri yürütmektedir. Ve hatta bazıları da bu ilişkileri alenileştirme peşindedirler. 
Bu durum Direniş Ekseni aleyhinde bir projenin hayata geçirilmekte olduğunu gösterirken Haniye ve Nasrullah görüşmesinin önemini de kat kat artmaktadır.  Yapılan görüşme aslında Lübnan direniş hareketinin, Filistin'e karşı ihanetleri küçümsemediğini ve bölge düzeyinde direniş cephesine karşı bir ihanet saydığını gösteriyor. 
Bu anlayış ve bakıştan yola çıkarak  bölge düzeyinde Yüzyılın Anlaşması, ilhak projesi ve Siyonistler ile ilişkilerin normalleşmesi gibi komplo projelerine karşı  direniş gruplarının kenetlenmesi ve görüş birliğinde olma  zaruretini gözler önüne sermektedir. 
Buna ilaveten HAMAS ve Hizbullah Hareketi Amerika'nın yaptırımları gibi ortak tehditler yaşamaktadırlar. Bu yaptırımların hedefi ise  direniş hareketlerine ekonomik baskı uygulamakla halk nezdindeki imajını bozmak ve  onların askeri kabiliyetlerinin güçlenmesini önlemektir. 
HAMAS ve Hizbullah Hareketi, aynı zamanda işgal rejimin saldırılarına da uğramışlar.  Tabii bu çerçevede HAMAS daha fazla hedef alınmıştır.
 Bu doğrultuda  Seyyid Hasan Nasrullah ve İsmail Haniye görüşmesinde de direniş ekseninin  istikrarlı ve güçlü duruşuna ve tehditler ile baskılar karşısındaki tutumuna vurgu yapıldı.  Filistin HAMAS  hareketi liderlerinden  biri ise   daha önce    İsmail Haniye ve Seyyid Hasan Nasrullah'ın görüşmesine değinerek   HAMAS ve Hizbullah hareketi ilişkilerinin stratejik ve geçmişe dayalı ilişkiler olduğunu ve ufak tefek ihtilafların da bu ilişkileri etkilemeyeceğini belirtti. 
Burada önemli olan bir başka nokta da HAMAS'ın  Filistin hareketi ve Hizbullah'ın da Lübnan'ın önemli direniş hareketi olarak   ülkelerinde büyük yandaş kitleye sahip olmalarıdır. Gerçekte bu iki Filistin ve Lübnanlı hareket, halk tarafından verilen büyük destekler sayesinde meşruiyet kazanmıştır. 
İki hareketin birleşmesi ve buna paralel olarak  Filistin İslami Cihat Hareketi, Irak Haşdi Şabi kurumu ve Yemen Ensarullah hareketleri de bir araya gelmesi ile  bölgede Siyonist Rejim İsrail'e karşı direniş ekseni de daha güçlü hale gelecektir. 
Burada değinilmesi gereken son nokta  geçen Perşembe akşamı  Filistin direniş grupları temsilcilerinin Lübnan'daki oturumunun   ve  İsmail Haniye'nin Beyrut'taki görüşmelerinin   uzlaşmacı Arap ülkelerine ciddi uyarı sayılmasıdır. Muhakkak uzlaşmacı Arap rejimleri, uzlaşmacı tavırlarından dolayı tepki görecekler ve direniş ekseninin onlara karşı tehdidi de büyük bedelleri onlara ödettirecektir.

parstoday

Yorumlar