YÜZYILIN ANLAŞMASI TARİHİN ÇÖPLÜĞÜNE ATILACAK

 

Görüntülenme: 1975 Tarih: 02 Şubat 2020 06:58
YÜZYILIN ANLAŞMASI TARİHİN ÇÖPLÜĞÜNE ATILACAK

Amerika başkanı geçen hafta, sözde Filistin ve İsrail münakaşasına son vermek iddiası ile Yüzyılın Anlaşması adlı yeni planını tanıttı. Fakat bu plan bir çok gözlemciye göre eski planlar ve belirli sebeplerden dolayı yenilgiye mahkumdur.

İslam inkılabı muhafızlar ordusu dün bir bildiri yayınlayarak Amerikan-siyonizm planı olan asrın anlaşmasını kınayarak, “bu planın yenilgi ve tarih çöplüğüne atılmaktan başka sonucu olmadığını” vurguladı.
İslam inkılabı muhafızlar ordusu, Filistin’i İslam ümmetinin ciğer pare ve Beyt-ul Mukaddes’i de kırmızı çizgisi olduğunu belirterek, Yüzyılın Anlaşması’na karşı her türlü sessizlikten çekinilmesi ve nefretin belirlenmesine vurgu yaptı.
İslami Şura Meclisi Uluslararası Filistin İntifadasını Destekleme Konferansı daimi sekretaryası, dün yayınladığı bildiride, Trump'ın söz konusu planının, daha önce Amerika'nın ortaya attığı planlar gibi direnişle karşılaşacağı ve tarihin çöplüğüne atılacağına yer verdi.
Yüzyılın Anlaşması planı siyasi, ekonomik ve hatta tarihi boyutları var ve Filistin halkının milli ve toprak hüviyeti ile tarihi haklarının unutturulması hedefi ile planlanmıştır.
Gazze’de Siyasi araştırmalar merkezi müdürü ve hukuk insanı Salah Abdul’ati Yüzyılın Anlaşması mahiyeti hakkında şöyle diyor:
“Yüzyılın anlaşmasının reklamındaki gerçek oyun, Batı yaka topraklarını sessizce israil’e (işgal bölgelerine) ilhak etmek, Gazze şeridini kuşatmak ve onu Filistin vatanının diğer bölgelerinden ayırmak ve bu planı kabul etmeleri için özerk teşkilat ve ulusal gruplara baskıları arttırmaktır.” 
Fakat tarihi kanıtlar ve tecrübeler hiçbir planın Filistin halkının gerçek desteği, iradesi ve isteği dikkate alınmadan bir yeri olmadığını gösteriyor. 
Bu kanıtlar arasında planın yenilgisinde iki konu çok önemlidir.
Birinci konu; sorunun başlıca tarafı olan Filistin halkının haklarının bu planda gözardı edilmesidir.
Planın tasarlayıcıları büyük bir hesap hatası yapmışlardır. Onlar Filistin halkının direnişi ve mukavemet akımının komplolara karşı direnişi ve entrikaların hedeflerine ulaşmasını engellemelerindeki başarısını unutmuşlardır.
İkinci konu ise; bu planın BM kararları ile çelişmesi ve Filistin meselesi ile ilgili uluslararası yasaları ayaklar altına almasıdır.
Filistin topraklarının gerçek sakinlerinin oylarına dayanarak “Geri dönüş” ve “kader belirleme” gibi haklar, Filistin halkının en önemli haklarının başlığını oluşturuyor. Bu yüzden Filistin topraklarının gerçek sahiplerinin kabullenmediği hiçbir şeye, diğer taraflar meşruiyet ve makbuliyet kazandıramaz.
Bölge tarihi bu süreçte inkar edilemeyen gerçekleri gösteriyor. Rogers Barış Planı, 1970-1972 Sedat Girişimi, Madrid Konferansı, Oslo Anlaşması, Camp David Konferansı, Barış için Yol Haritası, Şarm El-Şeyh Zirvesi, Annapolis Konferansı ve diğer bir çok sözde Filistin için barış planı, daha önce gündeme gelen fakat yenilerek rafa kaldırılan planlar ve girişimlerdir.
Tüm bu planlar, Filistin halkının haklarını dikkate almadıkları için başarılı olamadılar. Yüzyılın Anlaşması da bu kaideden müstesna değildir ve yenilgiye mahkumdur. Yüzyılın anlaşmasının gizli katmanlarında Amerika Siyonist rejimin en büyük destekçisi olarak israil’i güçlendirme ve güvenliğini sağlamaya çalışıyor.
Bu gerçeklere İslam inkılabı rehberi Ayetullah Seyit Ali Hamenei bundan önce değinmiştir.
İslam İnkılabı Rehberi hac merasimi koordinatörleri ile görüşmede, düşmanların Müslümanlar ve özellikle Filistin  meselesi üzerine odaklandıklarına işaretle şunları kaydetti:
Şimdi Amerikalılar Filistin ile ilgili şeytani siyasetlerinin adını Yüzyılın Anlaşması koymuşlar, fakat bilsinler ki ilahi fazl sayesinde bu Yüzyılın Anlaşması asla gerçekleşmeyecektir ve Amerikalı yetkililere inat, Filistin meselesi unutulmayacak ve Kudüs Filistin’in başkenti kalacaktır.

PARSTODAY 

Yorumlar